Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/886 E. 2021/745 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/886 Esas
KARAR NO: 2021/745
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/12/2019
KARAR TARİHİ: 12/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait —- istikametinde seyir halinde iken,——— yola aniden çıkması neticesinde kaza meydana gediğini ve müvekkiline ait araçta hasar oluştuğunu, bu hususta —- dosyası ile açılan davanın arabuluculuk dava şartının yerine getirilmemiş olması sebebiyle usulden reddedildiğini, trafik kazası nedeni sonucunda oluşan hasarlar giderilerek bu bedelin sigorta şirketi taralından karşılandığını ancak araçta kazaya bağlı olarak meydana gelen ————başvuru neticesinde kabul edilmesine rağmen yalnızca —- taraflarına ödendiğini, kazanın meydana gelmesinde tüm kusurun —- plaka sayılı araç sürücüsünde olduğunu, kazada hiçbir kusuru bulunmayan müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybının tespiti ile fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —tarafından taraflarına yatırılan —— davalılardan müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Yetkili mahkemenin —-Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davaya konu kazaya karışan —- plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde ———sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin ——- dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğunun poliçe limiti —- sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde sorumluluğun bulunduğunu, yapılan başvuru üzerinde davacının —- hasar tazminatı ile davacıya —— değer kaybı tazminatı ödendiğini, yapılan ödemeler ile poliçe limitinin bu tutarlar kadar azalmış olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin, sigortalısının kusuru oranında ve ancak gerçek hasarı ödemekle yükümlü olduğunu, sigortanın bir zenginleşme aracı olmadığını, sigortalı aracın sebep olduğu riziko sebebiyle üçüncü kişilere ait mal veya bedeni zarardan ötürü poliçede gösterilen limit, meblağın tamamını değil üçüncü kişilerin maruz kaldığı gerçek zarar miktarının saptanarak ödenmesinin esas olduğunu, bu nedenlerle davanın öncelikle usulden reddine, aksi halde esastan reddine, yargılama gideri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller —— sayılı dosyanın uyap kayıtları dosyası dosya arasına alınmıştır.
Davalı—-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—konusunda uzman bilirkişi, sigorta hukuku alanında uzman bilirkişi ile —- alanında uzman makine mühendisi bilirkişi heyet raporları dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, —tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıya ait — plakalı araçta hasar ve değer kaybı olup olmadığı ve buna bağlı olarak HMK 107.maddesi uyarınca açılmış maddi tazminat davasıdır.
Dosyada, davalı sigorta vekilinin yetki ilk itirazı ön inceleme duruşmasında değerlendirilmiş, 6100 sayılı HMK 6,7 ve 16.madddeleri uyarınca mahkememizin yetkili olduğu kabulüyle yargılamaya devam olunmuş, dosya, trafik kusuru konusunda uzman bilirkişi, sigorta hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi ve —- alanında uzman makine mühendisi bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; —– tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, sigorta poliçesi, hasar dosyası ve ibraz edilen deliller ışığında, — plakalı araç sürücüsü davalı—– plakalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, kaza sonrası parça değişimi, tamir ve işçiliklere ilişkin düzenlenen ekspertiz raporunun meydana gelen kaza, hasar ve işlemler yönünden uygun olduğu,———–yaratmadığı, aracın motor kaputunun değiştirildiği, şase düzeltme işçiliği yapıldığı ve yapılan bu işlemlerin değer kaybı yaratacağı, sağ ön ve sol ön çamurluk parçalarının plastik olması nedeniyle değer kaybı hesabına dahil edilmediği, —olduğu, —- ödenen kısmın mahsubuyla bakiye —– davacıya ödenmesi gerektiği, rapor edilmiş, rapora karşı itirazların değerlendirilmesi amacıyla aynı bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış, sunulan ek raporda bilirkişilerin görüş ve düşüncelerinin kök rapordaki ile aynı olduğu görülmüştür.
Dava konusu araçta kaza tarihinden önce herhangi bir hasar yok ise; aracın kazasız piyasa rayici belirlenip buna göre hasarlı hali arasındaki fark değer kaybı kabul edilmelidir.
Davacıya ait araçta meydana gelen gerçek zararın belirlenmesi için mahkemece yapılacak iş, aracın kaza tarihindeki hasarsız piyasa değeri ve hasarlı haldeki piyasa değeri arasındaki farkı belirlemek için konusunda uzman bilirkişiden ayrıntılı denetime açık ve gerekçeli rapor alınarak, davalı sürücünün kusur oranı nispetinde tazminata hükmedilmesi olmalıdır.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi kök ve ek raporlarının bu yönleriyle hükme esas alınmaya uygun, gerekçeli ve denetlenebilir bulunduğu, kaza dolayısıyla davalı sigorta şirketi tarafından yapılan —-ödenen kısmın mahsubuyla bakiye — davacının davalılardan alacağı olduğu———–, her ne kadar davacı tarafça kaza tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmuş ise de, faizin türü açıkça belirtilmediğinden yasal faize hükmedilebileceği, yerleşik içtihatlar uyarınca temerrüdün, davalı sigorta şirketi yönünden ödeme tarihi olan —-tarihinde gerçekleştiği, diğer davalılar —- dava öncesinde temerrüde düşürüldüklerine dair dosyada herhangi bir bilgi ve belge olmadığından dava tarihi olan—– itibariyle bu davalılar yönünden temerrüdün gerçekleştiğinin tespitiyle beraber davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile toplam —– değer kaybı tazminatının davalı — tarihinden; diğer davalılar—- yönünden dava tarihi olan —– tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL harç gideri, 1.950,00 TL bilirkişi ücreti ve 374,65 TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.369,05 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 189,52 TL’sinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4—— bütçesinden ödenen ——– davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak — davacıdan tahsili ile; —– davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 82,91 TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı —- kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 917,09 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı —- verilmesine,
7-Davalılar tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/10/2021