Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/851 E. 2021/354 K. 04.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/851 Esas
KARAR NO: 2021/354
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 29/11/2019
KARAR TARİHİ: 04/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA/TALEP;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkilinin — nolu —- sigortalı bulunan—tarafından —adlı firmaya — —– karşılığı satılmış olan ———- — nakliyesi işinin — faturası karşılığında davalı/borçlu —— tarafndan üstlenildiğini, ——– olarak ambalajlanarak davalı şirket tarafından temin edilen —— plaka nolu ——– yüklendiğini ve davalının sorumluluğunda —sevk edildiğini, alıcının ————– adresinde emtianın araçtan tahliyesi esnasında rulolarda hasar meydana geldiğinin tespit edildiğini ve CMR üzerine hasar şerhi düşüldüğünü, müvekkili sigorta şirketine yapılan başvuru üzerine —nolu hasar dosyasının açıldığını ve alınan eksper raporunda —— hasar olduğunun belirlendiğini, —— davaya konu olaydan kaynaklı olarak — tarihinde sigortalı dava dışı şirkete—- sigorta tazminatı ödendiğini, ve TTK 1472 maddesi uyarınca sigortalının haklarına halef olunduğunu, —— yevmiye nolu ihtarnamesi ile oluşan hasarın davalı borçluya rücu edileceğinin ihtar ve ihbar edildiğini, sonuç alınamayınca ——– sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, karşı tarafın itirazı ile takibin durduğunu, beyanla fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, borçlunun takibe, asıl alacağa, faize ve ferilerine ilişkin haksız itirazlarının iptaline, ——– dosyasındaki takibin devamına, davalı borçlunun %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP /TALEP:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacının aktif husumet ehliyetine itiraz ettiklerini, geçerli bir sigorta sözleşmesine dayanılmadığını, davacının yaptığı ödemenin lütuf ödemesi olduğunu, davada CMR hükümlerinin uygulanmasının gerektiğini, CMR konvansiyonu 30.maddesi uyarınca müvekkiline usulüne uygun olarak ihbarda bulunulmadığını, dava konusu iddia edilen hasardan müvekkili şirketin sorumluluğu ve kusurunun bulunmadığını, emtiada oluştuğu iddia edilen hasarlanmanın bariz bir şekilde ambalajlama hatasından kaynaklandığını, bu durumun da davacının sigortalısının hatasından oluştuğunu, sigorta şirketinin tazminat talebinin fahiş olduğunu ve konvansiyon hükümlerine aykırı olduğunu, sovtaj bedeli hesaplanmadığını beyanla davanın usulden ve esastan reddine, davacı şirketin %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama harç ve giderlerinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: —— ——- fotoğraflar,——– diğer bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava ,——- nedeniyle taşıma sırasında oluşan hasar sonucunda zayi olan emtia için dava dışı sigortalıya yapılan ödemenin 6102 sayılı TTK’nın 1472. maddesi uyarınca davacı sigorta şirketinin sigortalısının haklarına halef olması sebebiyle başlattığı icra takibine itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, uyuşmazlık belirlenmiş ve vaki davete karşın tarafların sulh olmak istememeleri üzerine tahkikata geçilerek tahkikat işlemleri yerine getirilmiş, deliller toplanmış, incelenip değerlendirilmiş ve karar duruşmasına katılan taraf vekillerinin son sözleri dinlenerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Davaya konu ———- sayılı dosyası getirtilerek, incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusu ile uyumlu olduğu görülmüştür. Dosyaya mübrez Arabuluculuk tutanağına göre de zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Öncelikle davanın yasal dayanığının hatırlatılmasında yarar vardır;2004 Sayılı İİK.’nın 67.maddesinde ———-Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, ——-alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. ———Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın ———– yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. —-Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının ——— alacağını dava etmek hakkı saklıdır.———– Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” hükmü bulunmaktadır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun “Halefiyet” başlıklı 1472. maddesinde ” (1) Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir. ——– Sigortalı, birinci fıkraya göre sigortacıya geçen haklarını ihlal edici şekilde davranırsa, sigortacıya karşı sorumlu olur. Sigortacı zararı kısmen tazmin etmişse, sigortalı kalan kısımdan dolayı sorumlulara karşı sahip olduğu başvurma hakkını korur.” hükmü bulunmaktadır.
6102 sayılı TTK’nın 875/1 maddesinde “Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur.” denilmek suretiyle taşıyıcının sorumluluğu düzenlenmiş, sorumluluktan kurtulma halleri 876 ve 878 maddelerinde, sorumluluğun sınırı ise 882 maddede belirtilmiştir.sorumluluktan kurtulma halleri 876 ve 878 maddelerinde, sorumluluğun sınırı ise 882 maddede belirtilmiştir. 886. madde de ” Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879 uncu maddede belirtilen kişiler, bu Kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz.” denilmiştir.
6102 Sayılı TTK.’nın 876 Maddesinde;” (1) Zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur,” hükmü düzenlenmiştir.
6102 Sayılı TTK.’nın 886 Maddesinde;”(1) Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879 uncu maddede belirtilen kişiler, bu Kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz,” hükmü düzenlenmiştir.
Yukarıda anlan yasal düzenlemeler ,yapılan yargılama ve toplanan deliler ışığında somut olaya bakıldığında; dava dışı sigortalı — davacı sigorta şirketi arasında —- başlangıç- bitiş tarihli — düzenlendiği —- bedelli emtianın — tarihinde yükleme ile davalının sorumluluğunda — plakalı araç ile ——- nakliyesi işinin yapıldığı ve taşıma sırasında hasar oluştuğu ve davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ——– hasar ödemesi yaptığı açıktır. Davacı sigorta şirketi TTK 1472 maddesine göre halefiyet gereğince ödediği tazminatın tahsili için ——— sayılı dosyasından icra takibi başlatmış ve vaki itiraz üzerene bir senelik yasal süre içinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce taraflarca gösterilen deliler toplanmış ve dosya bilirkişi raporu düzenlenmesi için taşıma konusunda uzman bir bilirkişiye verilmiştir. Bilirkişi ——— tarafından hazırlanan rapora göre özetle olayda CMR Konvansiyonun uygulanması gerektiği ve CMR 23.maddesinin 2. ve 4. maddeleri gereğince davalı taşıyıcının zarar gören emtianın değeri olarak toplam karar tarihindeki ——alındığında ——- tutardan sorumlu olduğu yönünde tespit ve görüş bildirilmiştir. Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş ve beyan ve itirazlar da diğerlendirilmiştir. Bu kapsamda davacı sigorta şirketinin CMR hükümlerine göre gerçek zarar tutarını takipten önce ihtar bulunmadığından icra takip tarihinden itiberen işleyecek avans faiziyle birlikte rücuen isteyebileceği sonuç ve kanaati hasıl olmuştur. Binaenaleyh bilirkişi raporunun gerekçeli, hüküm kurmaya elverişli ve yerinde olduğu kabul ve takdir edilerek usulüne uygun olarak kısmen ispatlanan davanın kısmen kabul;kısmen reddi ile, davalı-borçlunun —- sayılı takip dosyasına — asıl alacak kısmına yapmış olduğu itirazın iptali ile icra takibinin, asıl alacağa —- takip tarihinden itibaren avans işlemlerinde uygulanan — oranlarda ticari temerrüt faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin ————-talebin reddine, karar verilmesi gerekmiştir.
Davacının İcra İnkar Tazminatı İsteğine ilişkin yapılan değerlendirmede ise——- kararlılık kazanmış uygulamasına göre itirazın iptali davalarında İİK’nın 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak inkar tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada borçlunun itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmamaktadır. Bu yasal koşullar yanında takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması, başka bir ifadeyle borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç gerekse borçlu bakımından bu koşullar mevcut ise ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Somut olayda , asıl alacağın varlığı ve miktarının davalı tarafından tayin ve tespit edilebilir ve dolayısıyla alacak/borç likit ve muayyen olmadığından davacının İcra İflas Kanununun 67/2.maddesi gereğince şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebi dinlenmemiştir. Öyle ki davalının, İcra İflas Kanununun 67/2.maddesi gereğince kötü niyet tazminatı talebi de takibin asıl alacağa ilişkin kısmen haklı olması ve kötü niyete ilişkin hiçbir delil de bulunmadığından reddedilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında 6100 Sayılı HMK’nın 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderlerinden ; arabuluculuk son oturum tutanağı içeriğine göre davalının mazeretsiz olarak toplantıya katılmadığı anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-11-13 maddeleri gereğince tamamen davalı taraf sorumlu tutulmuştur. Bu kapsamda Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2. Maddeleri gözetilerek dava öncesi ——— bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin de davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK’nın 26 ve 297/2 maddeleri gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KISMEN KABUL;KISMEN REDDİNE,
2-)2004 sayılı İİK’nın 67/I maddesi gereğince davalı-borçlunun—— sayılı takip dosyasına — asıl alacak kısmına yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile icra takibinin, asıl alacağa ——takip tarihinden itibaren avans işlemlerinde uygulanan —– değişen oranlarda ticari temerrüt faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA, fazlaya ilişkin —— talebin REDDİNE,
3-)Davacının, 2004 sayılı İİK’nın 67/II maddesi gereğince icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
4-)Davalının, 2004 sayılı İİK’nın 67/II maddesi gereğince haksız ve kötü niyetli takip tazminatı talebinin REDDİNE,
5-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 333,27 TL karar ve ilam harcından başlangıçta alınan 64,83 TL peşin harcın ve icra dosyasında alınan 28,84 TL harcın mahsubuyla bakiye 239,60 TL Karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —–bütçesinden ödenen 1.320 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-)Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı 64,83 TL peşin harç ve 6,40 TL vekalet harcı, 35,50 TL posta ücreti ve 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 901,13 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-)Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1 maddesi uyarınca 4.080,00 -TL nispi/maktu vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-)6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinın Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı 6100 sayılı HMK.’nın 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle kararın kabul ve reddedilen kısımlar yönünden ayrı ayrı miktar itibariyle —–İstinaf kanun yoluna başvuru sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/06/2021