Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/843 E. 2022/644 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/843
KARAR NO: 2022/644
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/11/2019
KARAR TARİHİ: 28/09/2022
Tarafları yukarıda belirtilen davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka ile dava dışı —- arasında —- imzalandığı, davalının bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, söz konusu sözleşme gereğince kullanılan ——- ödenmemesi üzerine—— gelen borcun ödenmesi için —— —–keşide edilerek borçlulara tebliğ edildiği halde süresinde borcun ödenmemesi üzerine —– sayılı dosyası üzerinden genel haciz yoluyla takip başlatıldığı, itiraz üzerine zorunlu arabuluculuğa başvurulduğu ve ——– numarası üzerinden ——-arabuluculuk numarası ile sürecin anlaşamama ile sonuçlandığı ve anlaşamama son tutanağı düzenlendiği; itirazların haksız olduğu ileri sürülerek itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Teselsül talebinde bulunulmamıştır.
Davacı vekili duruşmada da dilekçesini tekrar etmiştir.
Davalıya tebligat yapıldığı halde davaya süresinde cevap verilmemiş ise de ön inceleme duruşma tensibinden sonra davalı vekil ile temsil edilmiş olup buna göre davalı vekili tarafından —- tarihli dilekçede davaya karşı beyanları içerir dilekçe sunmuş olup bu dilekçede resende gözetilmesi gereken imzanın aidiyeti ile ilgili beyanlar bakımından dilekçe dikkate alınarak sonuçta —— tarihli duruşma tutanağına yansıyan şekilde ve davalı vekilinin söz konusu duruşmadaki beyanına bağlı olarak davalı açısından aidiyet sorunu kalmadığı ifade edildiğinden davanın isticvabına gerek olmamıştır.
İbraz edilen —- —– göre —- ve arabuluculuk numarası —–numaralı yapılan başvurunun taraflarla ilgili olduğu, tarafların davete uyduğu ancak anlaşma sağlanamadığı için —– tarihli son tutanak düzenlendiği, arabuluculuğa başvuruya ilişkin dava şartının yerine getirilmiş olduğu belirlenmiştir.
Celp edilip incelenen icra dosyasına göre;
—- asıl alacak, — işlemiş akdi faiz, —- ihtarname masrafı ve —olmak üzere toplam — üzerinden —— tarihinde takibe konulduğu, takibin genel kredi sözleşmesi, müteselsil kefalet, ihtarname ve hesap özetine dayalı olduğu, davalının da takip borçluları arasında yer aldığı, davalı-takip borçlusu adına süresinde yapılan itirazla takibin durmuş olduğu, ——– yetkili olduğundan bahisle yetki itirazında da bulunulduğu belirlenmiştir.
Ön inceleme duruşmasında yapılan irdelemede taraflar arasındaki ihtilafsız —- Maddesine göre —— İcra Dairelerinin yetkili olduğunun kararlaştırılmış olması nedeniyle yetki itirazının yerinde olmadığı anlaşıldığından icra dairesinin yetkisine itiraz kaldırılarak borca itirazın esası yönünden ön inceleme duruşması yapılarak engel bir dava şartı bulunmadığı belirlendikten sonra itilaf noktaları tespit edilerek tahkikata geçilmiştir.
Dava dilekçesine, celp edilip incelenen icra dosyasına, ön inceleme duruşmasında belirlenen ihtilaf noktalarına ve dosya kapsamına göre dava ——— dayalı olarak yapılan takibe itirazın iptaline ve buna bağlı olarak talep edilen icra tazminatına yöneliktir.
Deliller toplanarak taraflar arasındaki——— içeriği ve davanın niteliği gözetilerek banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilerek bir bankacılık konusunda uzman bilirkişiden rapor temini yoluna gidilmiştir.
Temin edilen rapor, raporda ulaşılan bedelin nasıl elde edildiğinin denetlenebilir olmaması, davalı vekilinin itirazları ve emsal olarak dayanılan ——– sayılı davası hakkında verilen karara ilişkin savunma, dava konusu sözleşmenin özgülenmesine yönelik itiraz ve ihtiyaç birlikte değerlendirilerek bu hususları karşılar nitelikte ara kararlar oluşturulup ek rapor temini yoluna gidilerek söz konusu —– dosyanın gerekli kısımlarının—- içeriği celp edilmiş olup yukarıda ilgili paragrafta da belirtildiği şekilde aidiyet sorununu ve buna bağlı isticvap ihtimalini bertaraf eder şekilde davacı vekili tarafından ibraz edilen —– işlem tarihli dilekçe ile gerekli ——— yapılarak ilgili sözleşmenin —- tarihli olup davalı tarafından —— tarihinde imzalandığı belirtilen sözleşme olduğu belirlenmiş olup davalı vekili bu özgülemeye göre kendileri açısından ———– sorunu kalmadığını, isticvaba ihtiyaç olmadığını ifade etmiş ve devamında temin edilen ek raporda işaret edilen belge eksikliği, davacı vekilinin bu eksiklik yönünden —- tarihli dilekçe ekinde belgeleri ibraz etmiş olması, ek raporda sonuç kısmında — belirtilen ihtimalin açık ve denetime elverişli olmaması ve emsal olduğu ileri sürülen söz konusu ——–hakkında verilen karar ve dayanak rapora ilişkin irdeleme yapılmamış olması ve ileri sürülen itirazlar gözetilerek yeniden ek rapor temini yoluna gidilmiş olup bilirkişi tarafından düzenlenen bu —— tarihli—– Ek raporun gerekli kısımları:
———
—— ara kararı doğrultusunda yapılan çalışmaların sonuçları aşağıda belirtilmiştir.
1 ) Davacı—– ile ilgili olarak —- sunmuş olduğu dilekçe ve ekindeki tablolar incelenmiştir. —– Raporumuzun—– sayfasında belirtilen eksikliğin; ” icra takibi ile talep edilen —- tutarın—- bazında tutar dağılımının belirlenmesi tarafımca talep edilmesine rağmen ilgili şubeden veri / bilgi temin edilememiştir ” giderilmesi için Davacı —-sunulan tablolarda yer alan rakamlar —- tarihli değerleri içermektedir. Sunulan tablolarda icra takip tarihi olan —- tarihine kadar olan hesaplamalar yer almamaktadır.
Davacı ——– yapılan ——— sisteminde icra takip tarihine kadar olan süre için her bir kredi ürünü bazında veri bulunmadığı, ——sisteminde ürün bazında rakamların güncel değeri —– üzerinden takip edildiği bilgisi alınmıştır.
2) Davacı——— de yer aldığı üzere kefil —- kapsadığı —– numaralı risklerden sorumlu olduğu belirtilmiştir. Bu üç krediden kaynaklı—— olduğu Davacı ——tarafından belirtilmiştir.
—- tarihi itibariyle Bilirkişiliğimizce bu —-ürünü için hesaplanan toplam —– dir.
3) ——- sayılı dosyası üzerinden verilen karara ve dayanak rapora ilişkin irdeleme yapılmamış olması ” ile ilgili ileri sürülen itirazlar tarafımca incelenmiş olup, değerlendirmelerimi —— takdirine arz ederim.
—— Karar tarihli, —— incelendiğinde özetle;
• Davacı — dava dışı ——imzaladığını ve bunların iki tanesine müteselsil kefil sıfatıyla ———-olduğu,
• —— kullandırılan kredilerde sorun yaşanması üzerine kredilerin yeni bir sözleşme ile yapılandırıldığı, bu yapılandırma —– Davalı— kefilliğinin bulunmadığı,
•——–Bir sonraki sözleşme imzalanmasına müteakip, eski sözleşmeye göre kullandırılıp devam eden —– hariç olmak üzere, eski sözleşmenin hükümsüz kaldığı, yeni sözleşme tarihinden sonra kullandırılan kredilerden eski sözleşmedeki kefilin sorumlu olmadığı ” hükmü yer almaktadır.
• Bu sebeple —————– ile dava dışı asıl borçlu arasında imzalanan yeni sözleşmeden sonra kullandırılan yeni kredilerden müteselsil kefil olan davalı sorumlu olmayacağından davanın reddine karar verildiği ” belirtilmiştir.
• —- huzurundaki davada ise yeni bir ——- olmayıp, mevcut sözleşme ile devam eden kredi kullanımları ve bu kredilerin ödenmemesi durumu mevcuttur. Huzurunuzdaki davaya konu olan——- numaralı olup, bu sözleşme asıl borçlu — tarihinde ve müteselsil kefil—– tarihinde imzalanmıştır.
4) Davalı Müteselsil —— tarihi itibariye bu üç kredi ile ilgili olan borç durumu;
İcra Takip Tarihi —– İtibariyle Müteselsil Kefilin Borç Durumu
———
——
——–
Tazmin Olunan Gayri
———— TOPLAM ——
Davacı Bankanın Davalı’ dan talep etmiş olduğu toplam alacak tutarı icra takip tarihi itibariyle ——–
İcra takip tarihi itibariyle üç adet kredi ürünü ile ilgili Bilirkişiliğimizce hesaplanan Bankanın toplam alacak tutarı ise —- Davacı Banka tarafından hesaplanan bu —- adet kredi ürünü ile ilgili Bankanın toplam alacak tutarı ise —– olarak belirtilmiştir.
Bu bağlamda Davalı ———– kefil sorumluluğunun —– göre henüz süre aşımına uğramadığı ve ——- limit dahilinde sorumluluğunun devam ettiği,
Sonuç ve kanaatine varılmıştır.
—–
şeklinde olup yukarıya aynen aktarılmıştır.
Söz konusu 2. ek raporun tebliğine rağmen davacı vekili tarafından rapora karşı herhangi bir beyanda bulunmamış olup duruşmadaki beyanında söz konusu 2. ek rapora karşı herhangi bir itirazlarının olmadığını ifade etmiştir.
Davalı vekili tarafından 2. ek rapora karşı itiraz dilekçesi ibraz edilmiş olup ileri sürülen itirazların genel ve soyut nitelikli mahiyeti, temin edilen 2. ek raporun dosya kapsamına uygun ve Mahkememizce de yeterli görülmesi karşısında ileri sürülen itirazlar yerinde görülmemiştir.
İlgili yasal düzenlemeler:
”6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu:
…TİCARİ DEFTERLERİN İBRAZI VE DELİL OLMASI
Madde 222 – (1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
—– Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
—– İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi—— yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz.—- Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
—- Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
—-Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.
2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu:
A İTİRAZIN İPTALİ :
-Madde 67—– Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
—– Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın ——- yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat —-
-Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
—– Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun madde 18/A düzenlemesinde yargılama gideri yönünden yer alan ilgili fıkralar:
Dava şartı olarak arabuluculuk
Madde 18/A——
(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
——-
(11) Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez. Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.
(12) Tarafların arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaları hâlinde, arabuluculuk ücreti, Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesinin eki Arabuluculuk Ücret Tarifesinin İkinci Kısmına göre aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde karşılanır. Bu durumda ücret, Tarifenin Birinci Kısmında belirlenen iki saatlik ücret tutarından az olamaz.
(13) Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı —————– ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak ——göre karşılanır.—– bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır.
—— Bu madde uyarınca ——— tarafından yapılması gereken zaruri giderler; ——- faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere ——- bütçesinden karşılanır.
————-
şeklinde olup yukarıya aynen aktarılmıştır.
Sonuç olarak celp edilip incelenen icra dosyası, kredi ve kefalete ilişkin sözleşmeler ve limitleri, kat ihtarı, buna ilişkin ihtarnamenin içeriği ve tebliğ tarihi; dosya kapsamına uygun, denetime ve hükme esas alınmasına elverişli olup Mahkememizce de dosya kapsamına uygun ve yeterli görülen 2. ek rapor, 2. ek rapora itirazların yerinde görülmemesi, 2. ek raporda da tatminkar bir şekilde açıklandığı üzere emsal olduğu ileri sürülen söz konusu—– sayılı davanın konusunun yeni sözleşmeyle ilgili olup eldeki bu davanın ise eski sözleşmeyle ilgili olması nedeniyle söz konusu ——– sayılı davanın eldeki dava yönünden emsal niteliğe haiz olmaması, eldeki davayı etkilememesi nedeniyle o davayla ilgili sürecin beklenmesine gerek olmaması, yukarıya aktarılan ilgili yasal düzenlemeler, davacı tarafın 2. ek rapora itirazının olmaması ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davanın söz konusu 2. ek rapor doğrultusunda kısmen sübuta erdiği kanaatine varılmıştır.
Söz konusu 2. ek rapordaki veriler ve takip talebi gözetildiğinde:
—- işlemiş temerrüt faizi ve —- olup talebe konu toplam —- düşüldüğünde kısmen redde konu bedel olarak——- bedele ulaşılmış olup aşağıdaki hesaplamalarda bu değerler gözetilmiştir.
Tarafların icra inkar-kötü niyet tazminatı adı altında talep ettikleri icra tazminatı yönünden yukarıya aynen alınan İcra ve İflas Kanunu’nun 67.maddesinin 2. Fıkrası hükmü, davanın niteliği, çok sayıda sözleşmeye dayalı ileri sürülen çok sayıda talep yönünden hesaplama ve denetleme zorluğu birlikte değerlendirildiğinde iki taraf yönünden de icra tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşmediği sonuç ve kanaatine varıldığından iki taraf yönünden de icra tazminat talebi reddedilmiştir.
Harç yönünden kabule konu toplam dava değeri olan —– matrah üzerinden işlem yapılmış ve avukatlık ücreti hesabı yönünden de harca esas alınan bu bedel gözetilmiştir.
HÜKÜM–:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabulü ile;
—–üzerinden yapılan takibin———- üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa faiz işletilmek suretiyle yürütülmesine; itirazın belirtilen çerçevede iptaline ve takibin belirtilen şekilde devamına,
2-Gerekçede açıklanan şekilde şartları oluşmadığından iki taraf yönünden de icra tazminat talebinin reddine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Harç muafiyeti nedeni ile başlangıçta harç alınmamış olması da gözetilerek ve gerekçede açıklanan matrah üzerinden hesaplanan — nispi karar harcı ile dava tarihine göre başvurma harcı —- TOPLAMI OLAN —— davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun madde ——- düzenlemelerine ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine bağlı olarak ——-tarafından yapılan ve ——– zaruri giderin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 1.326,75 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre takdiren 967,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; geri kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafça yapılmış bir gider olmadığından bu konuda başkaca bir hüküm oluşturulmasına yer olmadığına,
8-Davacı vekili için kabule konu toplam değer üzerinden tarife gereğince hesap ve takdir edilen —— nispi avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı vekili için redde konu toplam değer üzerinden tarife gereğince hesap ve takdir edilen —- nispi avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
İlişkin olmak taraf vekillerinin —- sistemi üzerinden yüzlerine karşı aleni olarak yapılan yargılama sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde———- Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/09/2022