Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/806 E. 2021/550 K. 13.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/806 Esas
KARAR NO : 2021/550

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/11/2019
KARAR TARİHİ : 13/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı——- verildiğini, davalıya—– zamanında ödenmemiş olması nedeniyle yapılan — sözleşmesinin feshedildiğini ancak davalı tarafın 15.08.2019 tarihli ihtara cevabında feshin haksız olduğunu ve borcu olmadığını ileri sürerek ihtarın gereğini yerine getirmediğini, bu davada sadece —- sözleşmeleri ile davalıya —- bedelinin talep edildiğini, davalı tarafın kendisine kesilen faturalara itiraz etmediğini, bu itibarla fatura içeriğini kabul ettiğini, ayrıca davalıya tedarik edilen ürünlerle ilgili bir iddia da ileri sürülmediğinden davalı tarafın müvekkiline borçlu olduğunu, icra takibine yönelik itirazın haksız olduğunu beyan ederek fazlaya ilişkin talep haklarının saklı tutulmak suretiyle davanın kabulüne, haksız itirazın iptaline, %20’den aşağı olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı———— sözleşmesine dayanarak,—– bedellerinin zamanında ödenmediğinden bahisle sözleşmeyi tek taraflı olarak ——– davacı tarafa cevap verdiğni ve cevabında davacının yaptığı feshin haksız bir fesih olduğunu, ürün borcu olmadığını, olmayan bir borcun zamanında ödenmediği ile ilgili iddiaları kabul etmediğini yazılı olarak bildirdiğini, daha sonra davalı tarafın ——–değerinde asıl alacak şeklinde ilamsız takip başlattığını, takibe yasal süresi içerisinde itiraz edildiğini, müvekkili ——- bedellerinin ödenmesi şekli konusunda herhangi bir düzenleme mevcut olmadığını, —- gereğince ——– yapılmalıdır” şeklinde belirlendiğini,—- senedin ödeme gününün——– düzenlendiğini, müvekkiline gönderilecek olan söz konusu ———gönderildiğini, davacı tarafından müvekkiline yollanılan ürünler ve tarafına tebliğ edilen tüm faturaların usulüne uygun kaydedildiğini,——- ayında bir adet senet ve üç adet çek olarak ödendiğini, müvekkilinin daavcıya borcu bulunmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
—–davalı—– çekilmiş olup buna ilişkin gerekli usuli işlemler yapılmıştır.
Deliller
Tarafların —–dosya arasına alınmıştır.
——- cevabı dosya arasına alınmıştır.
——- dosyası dosya arasına alınmıştır.
—–alanında uzman bilirkişi ile mali müşavir bilirkişi heyet raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, ——- sayılı dosyası, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında lisans sözleşmesine dair ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça—– sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Davalı taraf davacıya borcu olmadığını iddia etmiştir. Davalı taraf yetki itirazında bulunmuş olup taraflar arasında akdedilen yetki sözleşmesi uyarınca HMK 6 ve 17.maddeleri gereği takibin başlatıldığı icra dairesinin ve Mahkememizin yetkili olduğunun tespiti ile yargılamaya devam olunmuştur.
Dosya, defter inceleme günü belirlenerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak —–uzman bilirkişi ile mali müşavir bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; defter inceleme gün ve saatinde davacı yanın defterlerini hazır bulundurduğu, davalı yanın defter ibraz etmediği, bu hali ile HMK 222.madde uyarınca defter ibrazından kaçınmış sayılması gerektiği nazara alınarak, 03.12.2020 havale tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği,—– sözleşmesinin hukuken bağlayıcı, geçerli ve usulüne uygun olarak ————toplam bedelli fatura düzenlendiği, davalı tarafından verilen 20.000,00 TL senedin davalıya iade edilerek 142.128,33 TL toplamda borçlandırıldığı, fatura bedellerine karşılık davalı— yapıldığı, takip tarihi itibariyle davacı tarafın davalı taraftan 28.035,33 TL (142.128,33 TL- 114.093,00 TL) alacaklı olduğu rapor edilmiş olup, bilirkişi raporunun bu yönleriyle gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunduğu, 3095 sayılı yasaya göre faaliyetin ticari iş sayılması ve ticari temerrüt faizi talep edilebilmesinin mümkün olduğu tespitiyle beraber davanın kabulü ile —- üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının —– Esas sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİ ile asıl alacak 28.035,33 TL üzerinden takibin devamına, alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %21,50 oranında ve değişen oranlarda ticari temerrüt faizi uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 28.035,33 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 5.607,07 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.915,09 TL harçtan peşin alınan 338,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.576,49 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 338,60 TL harç gideri, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti ve 152,15 TL posta masrafı ve olmak üzere toplam 1.690,75 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile —– uyarınca —- arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan —– ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.