Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/712 E. 2022/618 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/712 Esas
KARAR NO:2022/618

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:15/11/2019
KARAR TARİHİ:20/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline,— tarihinde —üzerindeki yaya geçidinin hemen yanında davalı — ait ve— kullandığı —plaka sayılı aracın çarptığını, müvekkilinin ağır yaralandığını, aracın davalı— şirketine —olduğunu, müvekkilinin yaralanma neticesinde yaşadığı — nedeniyle — günü hastanede olmak üzere hiç hareket etmeden — ay boyunca yatakta tedavi gördüğünü, çok ağır bir ameliyat geçirdiğini, neticede yaklaşık — oranında malul kaldığını, bu durumun emekli olmasına rağmen aktif bir çalışma hayatı bulunan müvekkilini derinden yaraladığını, kazanın oluşumunda davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu, yaya geçidine yaklaştığında hızını azaltmayarak müvekkile çarptığını, davalı —şirketine yapılan başvuru ile hasar dosyası açıldığını, ancak evrakları tam olarak göndermelerine rağmen eksik evrak gerekçesi ile başvurunun neticelendirilmediğini, — kapsamnında yapılan görüşmelerden karşı tarafların cüzi teklifleri nedeniyle uzlaşılamadığını, müvekkilinin müteahhitlik yaptığını, ancak bu kaza nedeniyle sağlılığının bozulduğunu, işlerinin aksadığını ve yeni iş alamadığını, bu sebeplerle fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydı ile — maddi tazminatın— manevi tazminatın sigorta şirketi haricindeki davalılardan, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleriyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar —vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili—ait olan ve olay günü oğlu—- idaresindeki — üzerinde olayın gerçekleştiği cadde üzerinde trafik ışıklarında durduğunu, daha sonra yeşil ışığın yanması üzerine diğer araçlarla birlikte aracını harekete geçirdiğini, müvekkilinin solunda ilerleyen aracın perdeleme etkisi yapmasıyla, (1. şeritteki aracın, orta reşitte bulunan müvekkil şahsın aracından bir araç boyu farkla sol şeritte önünde ilerlemesi nedeniyle),– geride bulunan trafik ışıkları önündeki yaya geçidini kullanmayan davacının, — şerit geliş ve –şeritte gidiş toplam– şeritli yolda- ekmek aldıktan sonra aracına dönmek için, kontrolsüz bir şekilde koşarak -toplam –şeritli- yolun orta refüjüne geldiği, daha sonra refüjü de geçerek yine koşarak diğer –reşitli araç yoluna kontrolsüz bir şekilde atladığını ve —. şeritteki aracın önünden son anda geçerek, —-. şeritteki aracın arkasından gelen ve orta şeritte aracıyla ilerleyen müvekkilinin, hiç göremeyeceği bir noktadan müvekkilinin kontrolündeki aracın önüne çıktığını, müvekkilinin önünde ilerleyen— şeritte bulunan aracın,— bu yayayı görmesine engel olması nedeniyle, müvekkilinin yaya olan davacıyı, fren mesafesinden daha kısa bir mesafede de gördüğünü ve yayayı gördükten sonra hemen aracıyla fren yaptığını ancak duramayarak yayaya çarptığını, davacı vekili tarafından, —oranında malul kaldığından bahisle sürekli iş görememezlik tazminat talebinin, söz konusu — maluliyet oranına ilişkin dosya sunulduğunu ancak herhangi bir sağlık raporu bulunmadığından reddi gerektiğini, davacının istemiş olduğu manevi tazminatın, trafikte gerekli dikkat ve özeni göstermiş olmasına rağmen davacının yaya geçidini kullamak, veya trafik lambalarında yaya geçiş işaretini beklemek vs. hiçbir trafik kuralını gözetmediğini, trafik kurallarını hiçe sayarak hem kendisinin maddi olarak zarar görmesine hem de araç kullanan müvekkilinin psikolojik olarak yıpranmasına neden olduğunu, tüm bu nedenlerle, hiçbir delile dayanmaksızın sadece soyut iddialar ile istemiş olduğu tazminat taleplerinin reddine, vekalet ücreti dahil tüm yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı — vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iddia ettiği kalıcı sakatlığın tespiti için rapor alınması gerektiğini, poliçe genel şartlarına göre davacının talep ettiği geçici iş göremezlik, tedavi giderleri ve bakıcı giderlerinden müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, bu nedenlerle davanın reddine, vekalet ücreti dahil tüm yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
—Esas sayılı dosyasının —kayıtları dosya arasına alınmıştır.
—yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—– müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, — tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davalı şirket nezdinde sigortalı bulunan— plakalı aracın yaya olan davacıya çarpması sonucu, HMK 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak geçici, kalıcı iş göremezlik ve tedavi giderlerine ilişkin —maddi tazminat ile — manevi tazminat davasıdır.Dava dilekçesi, cevap dilekçeleri, gelen müzekkere cevapları ve taraflarca sunulan deliller hep birlikte değerlendirilmiştir.Dosyada, davacı vekili tarafından dava dilekçesi ile ihtiyati haciz talebinde bulunulmuş olup, talep ara kararla değerlendirilmiştir.Dosya, maluliyetin tespiti amacıyla —gönderilmiş, — tarihli, ön raporda, “Maluliyet oranı tespiti sorulmakta olup, istenilen hususlarda rapor tanzim edilebilmesi için;
1)Kişinin bir —hastanesine sevkinin sağlanarak yeni çekilecek kırık alanlarını —içine alan— yönlü — dijital ortamda— kopyasının ve bu incelemeler sonucu düzenlenecek raporlarının teminen gönderilmesi,
2)Kişinin — günü kimlik belgesiyle ve tüm tıbbi belgeleriyle birlikte saat — Kurulumuzda hazır bulunacak şekilde muayeneye gönderilmesi,” belirtilerek dosyanın geri çevrildiği,— tarihli celsede eksik hususların tamamlanarak dosyanın yeniden — gönderilmesine dair ara kararlar oluşturulduğu,
— tarihli celsede:”—- raporunda belirtilen eksik hususların giderilmesi amacı ile davacı tarafça celse arasında herhangi bir başvuruda bulunulmadığı görüldü.
Davacı vekilinden soruldu : Müvekkilimiz — iline taşınmıştır, size açık adresini ve en yakın—bildirmek üzere tarafımıza süre verilsin dedi.Davalılar vekilinden soruldu :—muayene randevu günü— — gününe verilmesine rağmen karşı taraf eksik hususları gidermeyerek muayeneye gitmemiştir, yeniden —raporu alınmasına muvafakat etmiyoruz, davanın reddine karar verilsin dedi.Dosya incelendi.
G.D:
1-Davacı vekiline zapta geçen talebi gibi muvekkilinin —hafta kesin süre verilmesine, aksi taktirde mevcut dosya kapsamı ile yetinilmek sureti ile değerlendirme yapılarak yargılamaya devam olunacağının ihtarına,
2-Yukarıdaki ara karar süresinde yerine getirildiği takdirde— raporunda belirtilen eksik hususların giderilmesi amacı ile bildirilecek olan hastaneye davacı tarafça elden takipli müzekkere yazılmasına,
3—raporundaki eksik husular giderildikten sonra dosyanın — iptal kararı doğrultusunda rapor alınması için yeniden — gönderilmesine,”şeklinde tespitler yapılarak ve ara kararlar oluşturularak yukarıya aynen aktarılmıştır.— tarihli celsede:
“Celse arasında davacı vekili tarafından hastane adının bildirildiği, bildirilen— davacı tarafça elden takipli müzekkere yazıldığı, müzekkereye yanıt verilmediği, bu sebeple dosyanın yeniden— gönderilemediği görüldü.Bir kısım davalılar vekilinden soruldu: Davacı taraf davasını takip etmemektedir, geçen celse ara kararların yerine getirdiğine ve hastaneye sevk edildiğine dair dosyaya herhangi bir şey sunulmamıştır, biz bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep ederiz dedi.
Dosya incelendi.
G.D:
1-Davacı vekilinin mazeretinin kabulü ile duruşma gün ve saatini — öğrenmesine,
2—- yazılan müzekkerenin akıbetinin sorulmasına, davacı tarafça muayeneye gidilmiş ise buna ilişkin muayene ve raporların gönderilmesinin istenmesine,
3-Yukarıdaki ara karar yerine geldikten sonra dosyanın — gönderilmesine,Kaza tarihinin — olduğu, — Dairesinin güncel ictihatları ve — iptal kararı doğrultusunda Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik Hükümlerine göre rapor düzenlenmesi gerektiği hususunun yazılacak müzekkereye şerh edilmesine,
4-Geçen celse — nolu ara kararın iş bu duruşma gününe kadar süresinde davacı tarafça yerine getirilmemiş olduğunun gelecek müzekkere cevabına göre anlaşılması halinde geçen celse —- nolu ara kararına göre mevcut dosya kapsamı ile yetinilmek sureti ile değerlendirme yapılacağına,”şeklinde tespitler yapılarak ve ara kararlar oluşturularak yukarıya aynen aktarılmıştır.
—-tarihli celsede:
“Geçen celse ara kararı uyarınca —- yazılan müzekkerenin akıbetinin sorulduğu, herhangi bir cevap verilmediği görüldü.
Davacı vekilinden soruldu: Müvekkilimi ilgili hastaneye muayeneye gitmiştir, ilgili hastaneyle görüşüp beyanda bulunacağız, ayrıca yazı tekid edilsin dedi.
Davalılar —- vekilinden soruldu: davacı tarafın muayeneye gidip gitmediği gitti ise ne zaman gittiği belli değildir, biz davanın reddine karar verilmesini talep ediyoruz dedi.
Dosya incelendi.
G.D:
1-Davacı vekiline zapta geçen talebi gibi beyanda bulunmak üzere –hafta kesin süre verilmesine, aksi takdirde davacının dava dolayısı ile malül olmadığı kabul edilerek yargılamaya devam olunacağına ilişkin kesin süre sonuçlarının huzuren ihtar edilmiş olduğuna,
2—- yazılan müzekkerenin tekidine, ayrıca yazılacak müzekkereye davacı tarafın ne zaman başvuruda bulunduğu hususununda sorulmasına,
3-Yukarıdaki ara karara göre geçen — ara kararı uyarınca dosyanın — gönderilmesine,”şeklinde tespitler yapılarak ve ara kararlar oluşturularak yukarıya aynen aktarılmıştır.
— tarihli celsede:
“Geçen celse ara kararı uyarınca davacı vekili tarafından beyan dilekçesi sunulduğu görüldü.—- yazılan müzekkereye yanıt verildiği, davacının kesin süresinden sonra —tarihli duruşmadan önce muayeneye gitmediği, — tarihinde muayeneye gitmiş olduğu, süresinden sonra muayeneye gidildiğinden, geçen celse ara kararları uyarınca dosyanın —gönderilmediği ve ara karar gereğine bağlı olarak mevcut kapsam ile yargılamaya devam edildiği görüldü.Davacı vekilinden soruldu: Biz dosyanın yeniden —gönderilmesini talep ederiz, takdir Mahkemenindir, dedi.
Davalılar — vekilinden soruldu: zapta geçen hususlara bir diyeceğimiz yoktur, davacı taraf verilen kesin süresi içinde muayeneye gitmemiş olup, bu hali ile malül olduğuna ilişkin dosyada herhangi bir veri bulunmamaktadır, bu sebeple davanın reddine karar verilsin dedi.
Dosya incelendi.
Dosyanın aydınlandığı, HMK 320 gereği tahkikatın bittiği, davanın basit yargılama usulüne tabi bir dava olup dilekçeler teatisinin ve taraf teşkilinin sağlandığı, 7251 sayılı kanun ile getirilen değişikliğe uygun olarak sözlü yargılama duruşması için ayrı bir gün tayinine yer olmadığı anlaşılmakla sözlü yargılamaya geçildi.Davacı vekilinden son sözü soruldu: Davamızın kabulüne karar verilsin dedi.Davalılar—vekilinden son sözü soruldu: Davanın reddine karar verilsin dedi.
Dosya incelendi.
Araştırılacak başkaca bir husus kalmadığı anlaşıldı. Açık yargılamaya son verildi.” şeklinde tespitler yapılarak ve ara kararlar oluşturularak yukarıya aynen aktarılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,—ön raporundaki eksik hususların tamamlanarak dosyanın yeniden— gönderilmesine dair yukarıya da aynen aktarılan dosya aşamalarındaki ayrıntılı tespit ve ara kararlara göre, davacının kesin süresinden sonra ve dahi —tarihli duruşmadan önce muayeneye gitmediği, — tarihinde muayeneye gitmiş olduğu, süresinden sonra muayeneye gidildiğinden,—tarihli celse ara kararları uyarınca dosyanın — gönderilmediği ve ara karar gereğine bağlı olarak, davacının malul olmadığı kabul edilerek ve mevcut dosya kapsamı ile yetinilerek yargılamaya devam edildiği, mahkememizce usulüne uygun ihtaratlarla verilen sürenin kesin süre olduğu, bu hususun karşı taraf yönünden usuli kazanılmış bir hak doğurduğu, karşı tarafın da açıkça muvafakatinin bulunmaması sebebiyle dosyanın yeniden— gönderilemediği, sonuç olarak mevcut dosya kapsamıyla yetinilmesine bağlı olarak, davacının kaza sebebiyle malul olmadığı kabulüyle, maluliyetinin bulunmaması sebebiyle davacının ispatlanamayan maddi ve manevi tazminat davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi ve manevi tazminat davasının REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken — karar ve ilam harcından peşin alınan — harcın mahsubuyla arta kalan — harcın dosyanın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca—bütçesinden ödenen— arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Maddi tazminat davası yönünden davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca— vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
7-Manevi tazminat davası yönünden davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT 10/3 uyarınca — vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,Dair, davacı vekili, davalı— ile davalılar — vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren –hafta içerisinde — Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.