Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/676 E. 2019/76 K. 19.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/696 Esas
KARAR NO: 2019/75
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ: 14/11/2019
KARAR TARİHİ: 18/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle özetle, müvekkilinin, ——-tarih ve — numaralı—TL bedelli çeki bilinmeyen bir nedenle kaybettiğini, kaybedilen çekin kötü niyetli 3. Kişilerin eline geçme ihtimaline binaen müvekkilinin hamili olduğu çekin dava sonuna kadar ödenmemesi için ödemeden men kararı verilmesini ve —- Şubesi—- numaralı —–TL bedelli çekin iptaline karar talep ve dava etmiştir.
Deliller
—— tarih ve —- numaralı————TL bedelli çek teslim tutanağı dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava çek iptali istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 19. maddesine göre; “(1) Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir. (2) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. (3) Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. (4) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.”
6102 Sayılı TCK 818. maddesi (1). fıkrasına göre; “Poliçeye ait aşağıdaki hükümler çek hakkında da uygulanır: … s) İptal hakkındaki 757 ilâ 763 üncü maddelerle 764 üncü maddenin birinci fıkrası.”
6102 Sayılı TCK 757 maddesi (1). fıkrasına göre; “İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.”
Dava tarihinden önce ——- tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 818/I-s. maddesi, poliçenin iptale ilişkin 757 ilâ 763. madde hükümlerinin çek yönünden de uygulanacağı yönünde düzenleme sevk etmiş olup, aynı Kanunun 757/I. maddesi ve —— tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve 6102 sayılı TTK’nın 4 ve 5. maddelerinde değişiklik öngören 6335 sayılı Kanun gereğince kıymetli evrakın zayii nedeniyle iptali isteminde görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu düzenlenmiştir. Aynı Kanunun 757/1. maddesinde iradesi dışında poliçe elinden çıkan kişinin, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebileceği, 759/1. maddesinde ise poliçeyi eline geçiren kişi bilinmiyorsa, poliçenin iptaline karar verilmesi istenebileceği hususu düzenlenmiştir.
Somut olayda; davacı vekili, müvekkilinin hamili olduğu çeki kaybettiğini, çekin tedavüle girerek mağduriyetlere yol açabileceğini belirterek dava konusu çeke ihtiyati tedbir kararı verilerek ödeme yasağı konulmasını ve kayıp nedeni ile iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava konusu çekin ödeme yerinin ——— olduğu, davacının yerleşim yerinin ise ———- olduğu anlaşılmıştır. —- olayda kesin yetki kuralının geçerli olduğu, kesin yetkinin hakim tarafından resen ve yargılamanın her aşamasında gözetilmesi gereken ve eksikliği giderilemeyecek bir konu olduğu, davacı vekilinin, iptali istenen çekin davacının elinde iken zayi olduğunu beyan etmesine, davacının yerleşim yerinin ——- çekin ödeme yerinin İstoç/Bakırköy olmasına göre, dava şartının eksik olduğu anlaşıldığından HMK 138 gereği ayrıca ön inceleme yapmadan ve duruşma açmadan dosya üzerinden inceleme yapılarak 6100 sayılı HMK’nın 114/1-ç ve 115/2 maddeleri uyarınca mahkememizin yetkisizliğine, davacının yerleşim yeri mahkemesi olan Küçükçekmece Adliyesi’nin, çekin ödeme yeri olan Bakırköy Adliyesi’nin mülhakat adliyesi olması ve Küçükçekmece Adliyesinde ayrı bir ticaret mahkemesi olmaması olguları bir bütün olarak değerlendirilerek görevli ve yetkili mahkemenin Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğuna ve dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar verilmiş olduğundan yatırılan gider avansından kullanılmak suretiyle kararın resen tebliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.———–
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK’nın 114/1-ç ve 115/2 maddeleri gereği usulden REDDİNE,
2-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
3-Görevli ve yetkili mahkemenin Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğuna,
4-Hukuk Muhakemeleri Kanunu 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesine müteakiben iki hafta içinde talep halinde dava dosyasının yetkili ve görevli mahkeme olan Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi halde aynı madde gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına (kararın tebliği ile ihtarat yapılmış sayılmasına), bu usuli kararın verilmesi ve bu kararla birlikte harç hususunun re’sen karara bağlanması hususlarının re’sen gözetilmesine; re’sen gözetilmesi gereken hususlar dışında kalan yönlerden ise gerekirse talebe bağlı olarak değerlendirme yapılmasına,
5-Yargılama harç ve giderlerinin 6100 Sayılı HMK 331/2. maddesi gereğince görevli ve yetkili mahkemede verilecek nihai kararla birlikte değerlendirilmesine,
6-Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar verilmiş olduğundan yatırılan gider avansından kullanılmak suretiyle kararın resen TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.18/11/2019