Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/659 E. 2021/168 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/659 Esas
KARAR NO : 2021/168

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/11/2019
KARAR TARİHİ : 15/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
DAVA ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı , davacı şirket tarafından işletilen—- takip tarihi itibariyle kendisine ait olan araçla—– geçiş yaptığını ve davacı şirkete 3.403,00 TL tutarında borçlandığını, bu nedenle davalının borca ve ferilerine itirazının haksız olduğunu, davalı kendisine ait olan—— tarihleri arasında davacı şirketin işlettiği otoyoldan——- yaptığını, ———-geçişler sonrasında her ne——— ücret ———- sistemi , plakaları yazan araçların plakalarının bağlı bulunduğu—– istemiş olmasına — davalının sahip olduğu araçların plakalarının ————-olması nedeniyle davalının geçişlerine dair tahsilet yapılamadığını, davalı işbu dava konusu icra takibi ile kendisinden istenen geçişlerin yanı sıra ayrıca başkaca geçişler de yaptığını, bu geçişler ile ilgili her türlü hakkının saklı tuttuğunu belirtmek istediklerini, davalı tarafından icra takibine haksız yere itiraz edilerek takibin durduğunu, uyuşmazlığın çözülmesi amacıyla zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu ancak uzlaşma sağlanamadığını, bu nedenle işbu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, davalının davacı şirkete olan borcu kanundan kaynaklanmakta olduğunu, davacı şirketin——————-olarak geçen davalının borca itirazının haksız olduğunu, davayı konu kanun hükmüne bakıldığında —— cezasının herhangi bir bildirim veya uyarı şartına bağlanmadığının görüleceğini, ayrıca , para borcunun götürülecek borç olması da bu hususun doğruluğunu ortaya koyduğunu, ——- serbest geçiş sistemi bulunması da ihlali geçiş esnasında davacı şirketin bildirimde bulunma zorunluluğunun bulunmadığını gösterdiğini, davacı şirket , kanuni yükümlülüğü bulunmamasına rağmen davalının ——– yeterli bakiye bulunup bulunmadığını kontrol ederek üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirdiğini, salt bu husus dahi, itirazın iptaline karar verilmesini gerektirdiğini, davacı şirketin araç sürücülerine ihlali geçişte bulunduklarına dair bildirimde bulumamış olması sebebiyle davacı şirkete herhangi kusur atfedilemeyeceğini, huzurdaki davaya emsal nitelikte olan bir davada , davanın davacı şirket lehine reddine karar verildiğini, ayrıca huzurdaki davaya ışık tutabilecek bir bilirkişi raporunun da haklılığını ortaya çıkaracağını, davacı şirket tacir olduğundan alacağa işleyecek faiz ticari temerrüt faizi olduğunu, alacak likit olduğu için davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin gerektiğini , söz konusu davanın kabulüne, borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına , davalının haksız olarak itiraz ettiği alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ;
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar tacir olsa da———hizmeti olduğunu, iddia edilen geçişlerin ticari faaliyetler için yapılmadığını, görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğunu, davalı ——-davacının—– ihlalli olarak geçmediğini, davaya konu kanun hükmüne bakıldığında davacının geçişlerin ihlalli gerçekleşmesi durumunda geçiş cezasını herhangi bir bildirime veya uyarı şartına uymadan uygulayabileceğini, davalının geçişleri hukuka ve kurallara uygun olduğunu, davacı —- olduğundan emin olmadan davacının hesabından 15 gün içerisinde çekim yapmadan takibi başlattığını, ————- sistemi bulunması nedeniyle sistemin düzgün işlememesi davacının sorumluluğunda olduğunu, davacı araç sürücülerine—— bildirimde bulunmamış olması davacının kusuru olduğunu, davanın ve davacının tüm taleplerinin reddine, davacının itirazın iptali talebinin ve icra inkar tazminatı talebinin reddine, davacının icra takibin konusu olan meblağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, her halükarda yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLER : İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün—– Esas sayılı dosyası, Arabuluculuk Tutanağı, —- kayıtları, dosyadaki diğer bilgi ve belgeler.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Yargılama sırasında taraf vekillerinin müşterek beyanlarına göre incelenen davaya esas İstanbul Anadolu —-.İcra Dairesinin —– Esas Sayılı icra dosyasına konu borcun ödendiği ve dosyanın infaz edilerek kapatıldığı görülmüştür. Buna göre dava konusuz kaldığından, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacının İİK’nın 67/2 maddesi gereği icra inkar tazminatı talebinden vazgeçmesi yanında yargılama yapılarak davanın esasına ilişkin bir karar verilmediğinden işbu istemin reddine karar verilmiştir. Öte yandan davalı taraf icra dosyasına konu borcu ödeyerek dosyayı kapattığından icra takibinin haksız ve kötü niyetli olarak yapıldığına müteallik İİK’nın 67/2 maddesine göre tazminat talebinin de reddine karar verilmesi gerekmiştir.
6100 Sayılı HMK’nin 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderlerinden, 331/1. Maddesi gereğince dava konusu icra takibine konu borcun ödenerek söndürüldüğü anlaşıldığından vaki itiraz nedeniyle davanın açılmasına davalının sebep olduğu sonuç ve kanaatiyle davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin vaki vazgeçmesi nedeniyle vekalet ücreti dışında kalan yargılama giderlerinden davalı vekilinin beyanı da gözetilerek davalı şirket sorumlu tutulmak suretiyle 6100 Sayılı HMK’nın 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Dava konusuz kaldığından; DAVANIN ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-)2004 sayılı İİK’nın 67/2 maddesi gereğince icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-)2004 sayılı İİK’nın 67/2 maddesi gereğince kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
4-) Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59.30 TL karar ve ilam harcına, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu bakiye 14.90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-) Davacı tarafından yapılan 44.40 TL başvurma harcı, 44,40 peşin harç ve 108,25 TL posta masrafı olmak üzere toplam 197,05 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-) Davacı taraf lehine vekalet ücreti hesap ve takdirine yer olmadığına,
7-) Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
😎 Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile ——– uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
9-) 6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçeyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı