Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/598 E. 2021/439 K. 21.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/598 Esas
KARAR NO: 2021/439
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/11/2019
KARAR TARİHİ: 21/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin —- yaptığını, davalıya ait— plakalı araç ile ——— ihlalli geçiş yaptığını, ancak süresi içeresinde geçiş ücretinin ödenmediğini ve ihlalli geçiş ücretinin dört katı tutarında ceza işletildiğini, bugüne kadar ödenmeyen tutar için davalı aleyhine ————– dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafından icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu, arabuluculuğa başvurulduğunu, ancak anlaşma sağlanamadığını, bu nedenle davanın kabulü ile davaya konu icra takibine yapılan itirazın kaldırılmasına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete ait araç bakımından dava konusu edilen ve belirtilen araç geçiş bedelleri için — ödenmesi için ihtarname gönderildiğini, müvekkilinin —— olan ana parayı ödediğini, davacı şirket tarfından talep edilen ceza 6100 sayılı kanun gereğince uygulanan idari para cezası olduğunu belirtilen yasa hükümlerine aykırı olarak tahakkuk ettirilen ve tebliğ ve talep edilen cezanın iptalinin gerektiğini belirterek davanın reddine yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:———– sayılı dosyası, —— Raporu, Arabuluculuk Tutanağı, dosyadaki diğer bilgi ve belgeler.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır.
Mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiştir. Taraf vekillerinin beyanına göre tarafların sulh veya arabuluculuk yoluyla çözüme gitmek istememeleri üzerine davaya konu uyuşmazlık belirlenmek suretiyle tahkikata geçilmiş ve tüm deliller toplanıp incelenerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
2004 Sayılı İİK.’nın 67.maddesi ———- Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. —— Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın —— yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. ——Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler ——- alacağını dava etmek hakkı saklıdır. ——- Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” hükmüne amirdir.
Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre somut olayda ——- sayılı dosyasından davacının işlettiği ——- ihlalli geçiş sebebiyle tahakkuk eden geçiş ücretleri ve 6001 sayılı kanun uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretlerinin dört katı tutarındaki cezaya ilişkin olarak icra takibi başlatıldığı, takibe yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu ve bir senelik yasal süre içerisinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat Ve Görevleri hakkındaki kanunun 30/5 maddesinde “4046,3465 ve 3996 kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarında geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte bu ücretin dört katı tutarında ceza genel hükümlere göre tahsil edilir.” hükmü ile aynı kanunun 30/7.maddesinde ‘Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan ,ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz’ hükmü bulunmaktadır.
Yapılan yargılama, yukarıda alıntılanan yasal düzenlemeler ve toplanan delillere göre somut olayda öncelikle davanın dayanağı ———- sayılı dosyası getirtilerek, incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusu ile uyumlu olduğu görülmüştür. Davaya konu ihlalli geçişi yapan ——– plaka sayılı aracın —— getirtilerek, dosya arasına alınmış ve incelenmiştir. Yapılan incelemede aracın davalı şirket adına kayıtlı olduğu görülmüştür. Yine ——- müzekkere yazılarak ihlalli geçişin yapıldığı tarih aralığında davalı şirkete ait aracın —– ürünü bulunup bulunmadığı sorulmuş verilen yanıtta ihlalli geçişin yapıldığı tarih aralığında — plakalı aracın —- bulunduğu bildirilmiş ve ekinde hesap hareketleri gönderilmiştir. Davacı şirketin ———- yapımı ve işletilmesini üstlendiği , davacı şirket tarafından, —— dosyasından işlettiği tünelden davalı adına kayıtlı aracın — tarihleri arasında —– geçiş yapması nedeniyle tahakkuk eden geçiş ücretleri ve 6001 sayılı kanun uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretlerinin dört katı tutarındaki cezaya ilişkin olarak icra takibi başlatıldığı, takibe yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu ve bir senelik yasal süre içerisinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce gösterilen deliller toplanmış, ilgili kayıt ve belgeler celbedilmiş ve dosya bilirkişi raporu verilmesi için bir bilirkişiye verilmiştir. Bilirkişi tarafından hazırlanan rapor taraflara tebliğ edilmiş ve bilirkişi raporuna karşı bildirilen beyan ve itirazlar değerlendirilmiştir. Bilirkişi tarafından dosya kapsamında yapılan inceleme sonucunda hazırlanan işbu rapora göre sonuç olarak davacının davalıdan icra takibine konu edildiği üzere — geçiş ücreti ve — dört katı ceza olmak üzere toplam ——- alacaklı olduğu yönünde hesap ve görüş bildirildiği görülmüştür. Öte yandan davaya konu olayda ———- tabi tünelden geçiş hizmetinin niteliği gereği ——- hizmeti alanlar tarafından şartları ve sonuçları önceden bilindiğinden ve/veya nesnel olarak bilindiği kabul edildiğinden ——— çıkışında sistem tarafından yapılan ücretsiz geçiş yapıldığına dair uyarı ve ödemenin yapılmasına ilişkin bildirim dışında yasal olarak ihlalli geçiş tutanağı veya idari yaptırım karar tutanağı düzenlenerek muhataba ihbar ve tebliğine dair yasal bir düzenleme de bulunmamaktadır. Sürücünün eylemlerinden sorumlu olan işleten sıfatındaki davalı şirketin basiretli tacir gibi davranma ve bu kapsamda araçlarına —- ürünü alarak hesabında yeterli para —— bulundurma ve/veya ihlali geçişten itibaren on beş gün içinde ödeme yükümlülüğü de bulunmaktadır. —– Bütün bunlara göre davalı şirketin hesabında yeterli bakiye bulundurmadığı gibi ihlalden itibaren on beş gün içinde herhangi bir şekilde ödeme yapmadığı da gözetildiğinde davacının geçiş ücretleri ile birlikte dört katı tutanında ceza miktarı talebinde bulunmasında ve davasında haklı olduğu ve davacı tarafın davasını açıklanan delillerle usulüne uygun olarak ispat ettiği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. Bu kapsamda dosyaya mübrez bilirkişi raporunun da gerekçeli, denetime açık, hüküm kurmaya elverişli ve yerinde olduğu kabul ve takdir edilerek davacının davasının kabulü ile, davalının ——— dosyasına karşı yapmış olduğu itirazının İİK’nın 67/1. maddesi gereğince iptali ile İcra takibinin asıl alacağa takip tarihinden itibaren takip tarihinden itibaren —— değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle aynen devamına karar verilmiştir.
Davacının İcra İnkar Tazminatı İsteğine ilişkin yapılan değerlendirmede ise ——- kararlılık kazanmış uygulamasına göre itirazın iptali davalarında İİK’nın 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak inkar tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada borçlu itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmamaktadır. Bu yasal koşullar yanında takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması böylece borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç gerekse borçlu bakımından bu koşullar mevcut ise ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Olayımızda ise her ne kadar davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş ise de alacağın teknik inceleme ile ortaya çıkması, likid olmaması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluşmadığından talebin reddine karar verilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nın 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderlerinden, 326/1. Maddesi gereğince davanın kabul ve red oranına göre taraflar sorumlu olduğuna karar verilerek 6100 Sayılı HMK’nın 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-) Davalının ——- Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile icra takibinin asıl alacak — takip tarihinden itibaren — değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle aynen DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-) İİK 67’deki şartlar oluşmadığından davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine,
4-) Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 265,56 TL karar ve ilam harcınına 58,69 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 206,87 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, davacı tarafından peşin yatırılan harçtan kabul ve red oranına göre bakiye 5,58 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-) Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 58,69 TL peşin harç, 142,75 TL posta masrafı ve 350 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 595,84 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre 476,67 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan masrafların davacı üzerine bırakılmasına,
6-) Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-) Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ———- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinden davanın kabul ve ret oranına göre 1.056 TL’sinin davalıdan, 264 TL’sinin davacından alınarak hazineye irad kaydına,
😎 Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 3.887,60 TL nispi/maktu vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-) Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 971,90 TL nispi/maktu vekalet ücretinın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-) 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinın Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK.’nın 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle kararın miktar yönünden İstinaf kanun yoluna başvuru sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/06/2021