Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/540 E. 2022/634 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/540 Esas
KARAR NO:2022/634

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:30/10/2019
KARAR TARİHİ:27/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle;— tarihinde, dava dışı sürücü — sevk ve idaresindeki—plakalı araçta, kaza esnasında yolcu olarak bulunan — meydana gelen trafik kazası neticesinde ağır yaralandığını ve hastaneye kaldırılmasını takiben aynı gün vefat ettiğini, kazanın,—plakalı aracın—araç ile çarpışması sonucunda meydana geldiğini, trafik ışıklarından kaynaklanması sebebiyle kusur tespiti yapılamadığını beyan ederek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik destekten yoksun kalınmasından dolayı — destekten yoksun kalma tazminatının davalı —şirketinden poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydıyla — kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin de davalı — şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusunun trafik kazası anılan zamanaşımı süreleri geçtikten çok sonra açıldığnıı bu nedenle zamanaşımı itirazları olduğunu, kazanın meydana geldiği sırada müteveffanın, araç sürücüsü dahil–kişilik kapasiteye sahip sigortalı araca sürücüyle birlikte —kişi olarak bindiğini, bu şekilde kendi hayatını hiçe sayarak kendi rızası ile sigortalı araca binmiş olmasının müteveffanın kendi ölümünde asli ve tam kusurlu olduğunu, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini beyan ile haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, aleyhe hüküm kurulması halinde dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu tutulmalarına, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştitr.Davacılar vekili —- tarihli ıslah dilekçesinde özetle; Davacı —olmak üzere toplamda—artırarak toplamda — olarak ıslah ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı vekili ıslaha karşı beyan dilekçesinde özetle; Daha önce sunulan tüm beyanlarını tekrarla davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Davalı — şirketine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.—yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.—Esas sayılı dosyası dosya arasına alınmıştır.
Davacıların nüfus kayıt — tablosu dosya arasına alınmıştır.
—- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
— raporu dosya arasına alınmıştır.
—alanında — kök ve ek raporları dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, —- tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davalı şirket nezdinde sigortalı bulunan— plakalı araçta yolcu olarak bulunan —- vefat etmesi sebebiyle davacılar yönünden, HMK 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak destekten yoksun kalma maddi tazminat davasıdır.
Dosyada, davalı tarafın zaman aşımı itirazı ön inceleme duruşmasında değerlendirilmiş, davanın süresinde açıldığının kabulüyle yargılamaya devam olunmuş, ön inceleme aşamasında davacılar vekili tarafından davacı—-vefat ettiğinden bahisle beyan dilekçesi, mirasçılık belgesi ve mirasçılara ait vekaletname sunulması üzerine, dosyaya sunulan mirasçılık belgesi ve vekaletname uyarınca, müteveffa— kaldığı anlaşılmış, taraf sıfatı olmayan mirasçılar — davacı/mirasçı olarak kaydı yapılıp yargılamaya devam olunmuştur.Dosyada bulunan delil ve tüm belgelerden davamıza konu trafik kazasında Mahkememizce kusur yönünden —aldırılan ve yöntemince düzenlenen rapora göre, bu kazanın meydana gelmesinde, sürücü— sevk ve idaresindeki araç ile olay mahalli kavşağa geldiğinde kendisine hitaben yanan kırmızı ışığa uyarak durması, kırmızı ışıkta kavşağa giriş yapmaması,ilk geçiş hakkını kavşağa yeşil ışıkta giriş yapan vasıtaya vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, kendisine hitaben yanan kırmızı ışığa rağmen kavşakta durmadığı, ışık ihlalinde bulunup kavşağa giriş yaparak, yeşil ışıkta kavşağa giriş yapmış olan sürücü —idaresindeki araç ile çarpışmış olduğu anlaşılmakla olayda, nizamlara aykırı davranmakla— oranında asli kusurlu olduğu, sürücü — sevk ve idaresindeki araç ile olay mahalli kavşaktan kendisine hitaben yanan yeşil ışıkta geçiş yaptığı sırada meydana gelen olayda, — bir kusuru bulunmadığı rapor edilmiş, dosya arasındaki ceza dosyasında da aynı mahiyette sürücü —- kusurlu olduğu kabulüyle yargılama yapılmış, her iki raporun birbirini teyit ettiği anlaşılmakla mahkememizce de bu— raporuna itibar etmek gerekmiştir.6098 Sayılı TBK’nın 53. maddesi (818 sayılı BK 45. maddesi) gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Bu yasal düzenleme doğrultusunda hükmedilmesi gereken maddi tazminat, davacıların daha önce aldıkları ancak murisin ölümü sonucu artık alamayacakları destek miktarıdır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunması, olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Destekten yoksunluk zararının hesabında müteveffanın sağlığında elde ettiği net gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır.
—-yazılan yazıya verilen cevapta, müteveffanın—hizmet dökümü gönderilmiştir.Müteveffa — vefatı sebebiyle davacıların, kızlarının desteğinden yoksun kaldığının kabulü gerekmiş olup, davalı—2918 sayılı KTK’nın 97 ve devamı maddelerine göre sorumlu kabul edilmiştir.
Mahkememizce aldırılan gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınan— raporunda davacı — vefat etmesi nedeniyle destekten yoksun kalma tazminat miktarının yerleşik içtihatlar uyarınca — Tablosu göre —- olarak, müteveffa davacı —mirasçılarının, kızı—– vefat etmesi nedeniyle destekten yoksun kalma tazminat miktarının yerleşik içtihatlar uyarınca —olarak hesaplandığı, limiti aşan kısımlar ve faiz hariç davalı şirketin sorumluluğunun davacı — için —- müteveffa davacı —mirasçıları için —- olarak belirlendiği, itirazlar irdelenerek sunulan ek rapora göre de, — ek rapordaki görüş ve kanaatinin kök rapordaki ile aynı olduğu, davacılar tarafından miktar yönünden,—için —olarak davanın ıslah edildiği, hesaplanan miktarın poliçe limitleri dahilinde kaldığı tespit edilmiştir.—nezdinde— poliçesi ile sigortalı bulunan müvekkilinin desteği ve murisi olan eşi — sevk ve idaresindeki —-, dava dışı — sevk ve idaresindeki araçla çarpışması nedeniyle—tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde vefat ettiğini, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin desteğinin kusurlu ve sorumlu olduğunu, müvekkilinin zarar gören 3.kişi konumunda olduğunu beyanla, eşinin desteğinden mahrum kalan müvekkili için fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak — destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; kazaya karışan aracın müvekkili şirket nezdinde — poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacının taleplerinin poliçe kapsamı dışında olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen —raporuna göre; davanın kabulüne, —- dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dair verilen karar davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekilince tazminat için temerrüt faizi olarak ticari faiz(avans faizi) istenilmiş, mahkemece tazminatta davalı —- yönünden avans faizine hükmedilmiştir. Oysa, zarara neden olan araç —olup ticari araç değildir. Bu halde temerrüt faizi olarak davalı —yönünden yasal faize hükmedilmesi gerekirken avans faizine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.” belirtilmiştir.Kazanın meydana geldiği tarihte yürürlükte bulunan KTK’nın 97. maddesine göre sigorta şirketinin temerrüdü kendisine müracaat tarihinden — günü sonra başlayacağından temerrüt tarihi — tarihi olarak kabul edilmiştir. Ayrıca yukarıda anılan içtihat uyarınca her ne kadar davacı tarafça ticari faiz talebinde bulunulmuş ise de, kazaya neden olan araç ticari araç olmayıp hususi araç olduğundan yasal faize hükmetmek gerekmiş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, toplam —destekten yoksun kalma tazminatının;—temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı —- verilmesine,
—– temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile vefat eden davacı—mirasçıları olan davacılar — yevmiye numaralı mirasçılık belgesindeki miras payları oranında verilmesine,
2—- yevmiye numaralı mirasçılık belgesinin hükmün eki sayılmasına,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken — harçtan peşin alınan— ıslah harcının toplamı olan — harcın mahsubu ile bakiye — harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacılar tarafından yapılan peşin alınan — harç ile — ıslah harcının toplamı olan — harç gideri,— bilirkişi ücreti, — rapor ücreti olmak üzere toplam—yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —bütçesinden ödenen—arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-Davacılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca —- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
7-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesineDair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren — hafta içerisinde — Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.