Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/472 E. 2019/41 K. 31.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/472 Esas
KARAR NO: 2019/41
DAVA : İtirazın İptali
DAVANIN AÇILDIĞI TARİH : 27/05/2019
MAHKEMEMİZETEVZİ TARİHİ: 21/10/2019
KARAR TARİH: 31/10/2019
İstanbul Anadolu 11. İcra Hukuk Mahkemesinin ——-tarihli —— Esas —— Karar sayılı kesinleşen görevsizlik kararı üzerine davacı vekilinin talebiyle mahkememize tevzi edilen dosyanın tensiben yapılan incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkilinin 4 palet zeytinyağını yurdışına sevketmek için lojistik firması olan davalı ile anlaştıklarını, hazırlıkların tamamlandığını, —– Çarşamba günü hasarsız bir şekilde teslim edildiğini, —— tarihinde davalı şirket yetkilisi antrepo yetkililerinden forklift teknisyeninin bir palet zeytinyağını hasara uğrattığını bildiren bir mail aldığını, ancak hasar tespit raporlarından hasarın daha büyük olduğu ve tenekelerin delindiğinin anlaşıldığını, tenekelerin değiştirilmesi konusunda davalı taraftan yardım istendiğini, ancak hasara kendilerinin sebep olmadığından antrepo yetkililerinin çözmesi gerektiğinin bildirildiğini, ticari ilişkinin zarar görmemesi açısından temiz koli ve yağlar hasarlı olan kutularla değiştirildiğini, müvekkil şirket ürünü hasar gördüğünü, Davalıya 16 adet 5 litrelik zeytinyağı teneke kutu ücreti mukabilinde bir fatura kesilmiş (ek-4) ve ödeme yapılması talep edilmişsede davalı yetkililerince tehtidle karşılaşıldığını, davalı şirkete karşı İstanbul Anadolu 8. İcra dairesi müdürlüğünün ——– esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptıklarını, ancak ödeme emrine itiraz edildiğini, borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İstanbul Anadolu 11. İcra Hukuk Mahkemesinin — tarihli —- Esas sayılı kararıyla mahkemelerinin görevsizliğine dair “1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,” karar verilmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, itirazın iptali davasıdır
—-tarihinde yürürlüğe giren——- tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5’inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A maddesine göre: “(1) Bu kanunun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, dava konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”
6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 3’üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen 18/A maddesine göre: “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılmadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Tüm dosya kapsamından; dava arabuluculuğa el verişli olmakla beraber dava şartı arabuluculuk kapsamında kalabilmesi için uyuşmazlık konusunun para alacağının ödenmesine ilişkin olması ve talep sonucunun tazminat veya alacağa ilişkin olması ya da her ikisini birlikte içermesi gerekir. TTK nun 5/A maddesindeki düzenleme ile talep sonucuna değil dava konusuna açıkça vurgu yapılarak dava konusunun bir miktar paranın ödenmesi olması şartı aranmış olduğu, itirazın iptali davalarının esas itibariyle bir miktar paranın ödemesine ilişkin olmaları da dikkate alındığında dava şartı arabuluculuk kapsamında kaldığının kabulü gerekmiştir. Aksinin kabulü halinde hem kanun koyucunun amacına aykırı yorum yapılmış olacak hem de uygulamada büyük bir kargaşa yaşanacaktır.
Bu hali ile davacı yanın arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı ve dava konusu itirazın iptali talebi bakımından davanın ilk açılış tarihi olan ———- tarihi itibarıyle zorunlu arabuluculuğun söz konusu olduğu, dava şartının gerçekleşmediği, bu hususun da hakim tarafından re’sen gözetilmesi gereken ve eksikliği giderilemeyecek bir konu olduğu, 6100 sayılı HMK 114/2 maddesi gereğince özel kanunlardaki dava şartlarının da incelenmesi gerekeceğinden HMK 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.————
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 138. Maddesi Gereğince: ”(1) Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir. ”
Ayrıca her ne kadar iş bu dosyaya henüz ön inceleme günü tayin edilmemiş ise de usulen dinlenmesi mümkün olmayan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş olup, dava şartlarının hakim tarafından yargılamanın her aşamasında resen incelenmesi gerektiğinden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan dava değeri ———— TL olarak gösterilmiş olup bu bedel üzerinden harç ve vekalet ücreti değerlendirilmiştir. Her ne kadar karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre asgari ücret 2.725,00 TL ise de vekalet ücreti müddeabihi geçemeyeceğinden davacı lehine 2.091,09 TL vekalet ücretine hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK’nın 114/2 ve HMK 115/2 maddeleri gereği dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken harç peşin olarak alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.091,09 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere karar verildi.31/10/2019