Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/424 E. 2021/873 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/424 Esas
KARAR NO: 2021/873
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2019
KARAR TARİHİ: 23/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketle davalı şirket arasındaki mevcut ticari alım-satım ilişkisinden dolayı, sunulan cari hesaptan da anlaşılacağı üzere,—-numaralı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının hiçbir ödeme yapmadığı gibi, —– tarihinde yalnızca borçlu olmadığı gibi muğlak bir ifadeyle, hiçbir açıklama yapmaksızın temelsiz bir şekilde takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, dava şartı gereği arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşmaya varılamadığını, bu nedenlerle davanın kabulüne, davalının haksız itirazının iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
Deliller
Tarafların — —-sorguları dosya arasına alınmıştır.
——– dosyası dosya arasına alınmıştır.
—— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, ——- dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında ticari alım satıma dair dair ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin ——- sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya, defter inceleme günü belirlenerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter inceleme gün ve saatinde tarafların defterlerini hazır bulundurduğu, —– tarihli bilirkişi raporuna göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar, sevk irsaliyesi ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, tarafların ticari defter ve kayıtlarının kendilerine adına delil teşkil ettiği, taraflar arasındaki mal alım satımından kaynaklı ticari ilişkinin düzenlenen satış faturaları ve davacının davalıya verdiği mallar karşılığında düzenlediği faturalar ile gerçekleştiği, davacı tarafın düzenlediği faturalar ve faturalar içeriği malların sevk ve teslimine ilişkin sevk irsaliyelerinin bulunduğu, sevk irsaliyelerinde malları teslim alanların isim ve imzalarının olduğu, davacının teslim edimini yerine getirdiği ancak davalının ödeme edimini yerine getirmediği, her iki tarafın ticari defterlerinde davacı tarafın alacaklı olduğunun tespit edildiği, — takip tarihi itibariyle cari hesap alacağı nedeniyle davacı şirketin, davalı şirketten ——- alacağı olduğu rapor edilmiş olup, bilirkişi raporunun bu yönleriyle gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunduğu, 3095 sayılı yasaya göre taraflar arasındaki faaliyetin ticari iş sayılması ve avans faizi talep edilebilmesinin mümkün olduğu tespitiyle beraber, her ne kadar davacı tarafça — üzerinden takip yapılmış ise de, tespit edilen alacağın ——– olması sebebiyle davanın kısmen kabulü ile —– üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup — asıl alacağın likid olması karşısında —– oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Ayrıca her ne kadar dava kısmen kabul edilmiş ise de, dava konusu uyuşmazlıkla ilgili olarak yapılan arabuluculuk görüşmelerine davalının katılmadığı, mazeret de göndermediği anlaşıldığından Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 25/9 ve 26/2. Maddeleri gözetilerek yargılama giderlerinden davalı taraf sorumlu tutulmuş ve dava öncesi ————–bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-Davalının —- sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, asıl alacak —üzerinden takibin devamına, ——– asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık —- değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 35.406,88 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 7.081,38 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 2.418,64 TL harçtan peşin alınan 604,67 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.813,97 TL davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 25/9 ve 26/2. Maddeleri gereğince davacı tarafından yapılan 604,67 TL harç gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti ve 161,95 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1,366,62 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —– bütçesinden ödenen 680,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.311,03 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/11/2021