Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/374 E. 2020/69 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/374
KARAR NO : 2020/69
DAVA: Ticari Şirkete Temsil Kayyımı Atanması
DAVA TARİHİ: 10/10/2019
KARAR TARİHİ: 05/02/2020
Tarafları yukarıda belirtilen davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından ibraz edilen dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalı şirketin müdürü ve ortağı olduğu, şirkete ait —————- parselde kayıtlı taşınmaz üzerindeki ——-yılı aşkın süredir işletmecilik yapmak sureti ile işgal eden ———– karşı ———-Asliye Hukuk Mahkemesinde ———— Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını meni müdahale ve ecrimisil davasında şirketin diğer ortağı-davalı …’ın davadan feragat ettiği, feragat işlemine karşı itiraz etmeleri üzerine ortaklar arasında ihtilaf çıktığından ———— tarihli duruşmada davayı açtıran ve feragat eden her iki ortak arasında ihtilaf olması sebebiyle TMK’nun 427/4 hükmü uyarınca davacı şirkete bu davaya münhasır olarak temsil kayyımı atanması hususunda gerekli işlemleri yapmak üzere kendilerine yetki ve süre verilmesine dair ara kararı oluşturulduğu, —————- Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde ——— Esas sayılı dosya süresinde dava açıldığını ancak bu davanın usül eksikliği sebebiyle reddedildiği için bu kez eldeki bu davanın işaret edilen usul eksikliği de giderilerek açıldığı ileri sürülmek suretiyle sonuçta ——- Asliye Hukuk Mahkemesinin ———– Esas sayılı davaya münhasır olmak üzere temsil kayyımı atanmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı şirket vekili tarafında ibraz edilen ve ön inceleme duruşmasında da tekrar edilen cevap dilekçesinde ortaklar arasında doğan uyuşmazlıkların veya haklı ilişkilerden kaynaklı anlaşmazlıkların şirkete kayyım atanmasını gerektirmediği ileri sürülerek davanın reddine karar verilmesi istenmiştir.
Davalı … adına tebligat yapıldığı halde bu davalı yönünden gelen olmamış ve davaya cevap verilmemiştir.
Diğer davada konu olan taşınmazın celp edilen tapu kaydı örneğine göre taşınmazın davalı şirket adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
———–cevabına göre davalı şirketin faal olduğu, ortaklarının ve müştereken temsilcilerinin davacı ile davalı … oldukları ve şirketin adresinin ——————– olduğu belirlenmiştir.
Gerekli kısımları temin edilen ———–Asliye Ticaret Mahkemesinin ———— Esas sayılı dosyası üzerinden işlem gören davanın davacısının eldeki davanın davacısı olduğu ve hasımsız açıldığı, şirket davalı gösterilmeden hasımsız açılması doğru görülmeyerek davanın bu nedenle husumet yokluğundan reddine karar verildiği ve eldeki dava yönünden bir engel teşkil etmediği, esasen eldeki davanın söz konusu karar doğrultusunda ve hasımlı olarak açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Gerekli kısımları temin edilen ————- Asliye Hukuk Mahkemesinin ———– Esas sayılı dosyası üzerinden işlem gören davanın davacısının bu davanın tarafı olan ———–Olduğu, davalısının ise —————– isimli şahıs firması olduğu, dava konusu ————- parselde kayıtlı taşınmaz ile ilgili olarak müdahalenin meni ve ecrimisil talebine ilişkin davanın yargılaması kapsamında davacı temsilcilerinden … tarafından ibraz edilen ——– havale tarihli dilekçe ile davadan feragat edildiği ancak diğer ortak ve temsilci tarafından bu feragatin kabul edilmeyerek davacı şirket adına davanın sürdürülmek istendiği ve davacı şirket vekilinin …’ın tek başına feragat yetkisinin olmadığını ileri sürerek davaya devam edilmesini talep ettiği bunun üzerine Mahkemece —————- tarihinde oluşturulan ara karar ile HMK. 427/4 düzenlemesine bağlı olarak davacı şirkete davaya münhasır olarak temsil kayyımı atanması için davacı vekiline yetki ve süre verildiği eldeki davanın buna bağlı olarak açılmış olduğu belirlenmiştir.
Sonuç olarak ———- kayıtlarına, söz konusu ——–Esas sayılı dosya üzerinden oluşturulan ———-tarihli ara karar gereğine, o davanın taraflarına nazaran davacı şirketin müştereken temsile yetkili olan ortaklar-temsilciler olan davacı … ile davalı … arasında meydana gelen ihtilaf nedeniyle şirketin temsili yönünden irade birliğinin sağlanamamış olması ile tüm dosya kapsamına nazaran ————- Esas sayılı davada davacı olan ve eldeki bu davada davalı olan şirketi temsil etmek üzere temsil kayyımı atanması için gerekli yasal ve maddi şartların olayda gerçekleştiği kanaatine varıldığından sübut bulan davanın kabulüne ilişkin olmak üzere aşağıdaki şekilde karar verilmiş olup davanın niteliği gözetilerek yargılama giderlerinden davalı şirket sorumlu tutulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KABULÜ ile; ——-Asliye Hukuk Mahkemesinin ———– Esas sayılı dosyası üzerinden işlem gören davada————— ünvanlı davalı şirketi temsil etmek üzere ——– temsil kayyımı olarak görevlendirilmesine,
2-Kayyımın sarf edeceği emek ve mesaisi, davanın görüldüğü yer birlikte değerlendirildiğinde kayyım için maktu 6.000,00 TL ücret takdirine,
3-Nihai sorumlu davalı şirket olmak üzere kararın kesinleşmesine bağlı olarak kayyımın görevinin başlamasına esas olmak üzere kayyım ücretinin avans olarak davacı vekili tarafından yatırılması gereğinin gözetilmesine,
4-Kayyımın görevinin kararın kesinleşmesinden ve kayyım ücretinin avans olarak yatırılmasından sonra gerekçeli kararın kayyıma tebliğ ile başlamasına,
5-Maktu karar harcından peşin harcın mahsubu ile eksik 10 TL harcın davalı şirketten alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından peşin ödenen harçlar dahil olmak üzere davacı tarafça yapılan toplam 203 TL yargılama giderinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı vekili için tarife gereğince belirlenen 3.400 TL maktu avukatlık ücretinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
8-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
İlişkin olmak üzere davacı vekilinin ve davalı şirket vekilinin yüzüne karşı aleni olarak yapılan yargılama sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —————Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 05/02/2020