Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/34 E. 2022/106 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/34 Esas
KARAR NO : 2022/106

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/09/2019
KARAR TARİHİ : 08/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde —– davalı sigorta şirketine ————— ait ——— marka ——————- feci şekilde hayatını kaybettiğini, her iki davalıya da konu kazadan dolayı müracaat edildiğini, davalılara yapılan müracaat üzerine açılan hasar dosyalarından şimdiye kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını—— — vefat ettiğini, sorumluluk sigortalarına ek olarak kusurları olsun veya olmasın,—– üzere bulundukları yerlerde—–, gaz kaçırması, yangın çıkarması sonucu meydana gelecek bedeni ve maddi zararları teminat altına almak üzere————– yaptırmak zorunda olduklarını, tüple ölüm olayı arasında nedensellik—- alındığında davalı ——— kapsamında müvekkillerin tüm maddi ve manevi zararlarını karşılamak zorunda olduğunu belirterek, 23.03.2017 tarihinde meydana gelen——- patlaması nedeni ile hayatını kaybeden ——- desteğinden yoksun kalan davacı eş ——— fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik —– destekten yoksun kalma tazminatının, davalı —–yönünden temerrüt tarihinden, diğer davalı ———- tarihinden itibaren ticari avans faizi ile müşterek ve müteselsilen; davacı eş —– toplam ——manevi tazminatın davalı ——- olay tarihinden işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde ———- bulunduğunu, ——olduğunu, öncelikle sorumluluğu kabul anlamına gelmemek üzere, kaza sonucu müvekkili—– gelebilecek———- dikkate alınarak tüm taleplerin beklenerek teminat oranında ——- şirketçe sorumlu olunabilecek tutarın hesaplanması gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğundan bahsedilebilmesi için—- bulundurdukları—– maddi zararlar” kapsamında meydana gelen bir hasar bulunması gerektiğini, ———— veya —– tüketiciye———— kullanılmak üzere bulundurdukları yerlerde —- veya olmasın) verecekleri bedeni ve maddi zararlara karşı sorumluluklarını, aşağıdaki şartlar dairesinde temin eder.” İfadesinin yer aldığını, davaya konu olayda, belirtilen durumlardan herhangi biri mevcut olmadığı için poliçe kapsamında müvekkilinin sorumluluğunun doğmadığını, müteveffanın, dışarıya atılamayan — gazının solunması neticesinde vefat ettiğinin tespit edildiğini, bu nedenle de olayın poliçe teminatında sayılan hallere girmediğini, hasarda tüpün gaz kaçırması ve/veya infilak sonucunda çıkan bir yangının mevcut olmadığının bilirkişi raporlarında belirlenmiş olduğunu mevcut olayın eksik yanma sebebiyle karbon monoksit gazının açığa çıkması şeklinde oluştuğunu, gazın yayılması ile zehirlenmenin meydana geldiğini,— kaçağından, — bağlantılarının hatasından kaynaklanmadığını, tamamen —- müteveffanın yanlış ve hatalı müdahalesinden meydana geldiğini beyan ederek haksız davanın reddine, dava açılmasına sebebiyet verilmediğinden faiz ve ferilere ilişkin taleplerin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı——–vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıların taleplerinin zaman aşımına uğradığını, olaya karışan—– tüpünün —– olduğuna dair dosya kapsamından bir bilgiye ulaşılamamasından ötürü husumet itirazında bulunduklarını, davacı tarafın, manevi zarara uğradığını iddia ettiğini ancak hiçbir dayanak gösteremediklerini, kişiliği dışa karşı koruyan davalardan tazminat davalarının, ancak karşı tarafın kusuru var ise açılabileceğini, davacı yanın müvekkil şirkete atfettiği kusuru ispatlayacak hiçbir delil sunmadığını, iddiaların yalnızca şifahi olduğunu, meydana gelen olaydan müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağının açık olduğunu, nitekim 6098 s. Türk Borçlar Kanununun 56. Maddesinde yer alan manevi tazminat isteminin, somut olaydaki kaza ile illiyet bağı kesilen müvekkiline yükletilemeyeceğini, kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydı, davacı yanın manevi tazminat istemlerinin fahiş olduğunu, davacı tarafından meydana geldiği iddia edilen olayın gerçekleşmesinde müvekkilinin ihmal derecesinde dahi kusuru bulunmadığını, söz konusu ——– tutulduğunu, her dolum öncesi tekrar teste tabi tutulduğunu, sağlam olduğundan emin olunduktan sonra piyasaya sürüldüğünü,—– haricen bir müdahaleye maruz kalmaksızın gaz kaçırmasının fizik kuralları açısından mümkün olmadığını, eğer—- bulunsaydı, söz konusu ——–intikal edinceye kadar bu durumun farkına varılacağını, davacı tarafından sunulan delillere göre olayın müvekkil —- hata veya kusurundan kaynaklandığını gösterir hiçbir belgenin olmadığını,— sıfatıyla müvekkilin sorumluluğunun — sorumluluğuna girdiğini, –, ancak kusurunun varlığı halinde sorumlu olabileceğini, müvekkili şirketin gerek yasal düzenlemelerin gerekse de teknik koşulların gerektirdiği tüm yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirdiğini,—- göre eğitime tabi tutulduğunu, —ayrıca tamimler ve —- ile —- kurallara uyması için azami özeni gösterildiğini beyan ederek, olaya karışan—– ——-markalı olması halinde dahi ——- kusursuz olması sebebiyle haksız davanın reddine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili bila tarihli ıslah dilekçesinde özetle; Müvekkili —— tutarında destekten yoksun kalma tazminatının 32.743,91 TL olarak belirlenmesine bağlı olarak —- tutarı kadar arttırarak taleplerini ıslah ettiklerini, müvekkili——— tutarında destekten yoksun kalma tazminatının davalı —— teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihinden itibaren ticari avans faiziyle, diğer davalı —– yönünden ——- tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, dava masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller ——– arasına alınmıştır.
—– dosyasının ——- dosya arasına alınmıştır.
——— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Davalı —-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Müteveffa — veraset ilamı dosyaya sunulmuştur.
——müzekkere — bilirkişi isim listesinin gönderilmesi istenmiş, müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—- hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi ve makine mühendisi bilirkişi heyet raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 23.03.2017 tarihinde meydana gelen şofben patlamasına bağlı yangın sebebiyle davalı sigorta şirketi nezdinde —-bulunan davalı ——- — patlaması sonucu müteveffa —— mirasçıları olan davacılar yönünden HMK 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak destekten yoksun kalmaya ilişkin maddi tazminat ile manevi tazminat davasıdır.
Dosyada davalı— vekili tarafından zaman aşımı itirazında bulunulmuş, itiraz ön inceleme duruşmasında değerlendirilmiş, davanın süresinde açıldığı kabulüyle yargılamaya devam olunmuştur.
— uzman bilirkişi isim listesinin gönderilmesi istenmiş, müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Dosya,—- bilirkişi, sigorta hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi ve makine mühendisi bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, 28.03.2021 tarihli rapora göre, 23.03.2017 olay gününde —-amirliği tarafından hazırlanan tahkikat evrakında belirtildiği üzere,— verdiği kendi sözlü beyanına göre, banyoda bulunan tüplü sofbeni yakarken, gazın alev alması sonucunda meydana gelen patlamada vücudunun %80’inde 2.-3. derecede yanık meydana geldiği ve tedavi amacıyla kaldırıldığı hastanede— tarihinde vefat ettiği;
—- tarihli tutanakta; banyonun ikametin giriş kapısından girildiğinde sağ tarafta olduğu, banyo girişinde sağ tarafta patlamadan oluşan ısıdan kaynaklı yanık vaziyette bir kablo olduğu, patlamaya sebep olan tüpün kapı girişinin tam karşısında bulunan duvarın sol köşesinde ve yerde olduğu, banyo kapısının camının kırık olduğunun tespit edildiği, tüpün markası ve büyüklüğünün belirtilmediği;
—- karar sayılı kararında; “Mağdurun kendi dikkatsizliği ve tedbirsizliği sonucu yaralandığı, olayı bütünü ile mağdurun kendi kusurundan kaynaklandığı, ortada suç, şüpheli veya suçlu bulunmadığı, bu itibarla kendi kusuru neticesinde yaralanması ve akabinde vefat ettiği, olay ile ilgili olarak kovuşturma imkanının bulunmadığı anlaşılmakla açıklanan nedenlerle Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair karar alındığı;
—– içinde—-basıncından daha yüksek bir basınçta olduğu ve bu nedenle sıvı halde olduğu, tüpteki sıvı haldeki gazın, —- adı verilen basınç— basıncı düşürülerek gaz fazına getirildiği ve —çıkışındaki— yakılacağı cihaza (bu olayda— bağlandığı, ——– normal şartlarda– olduğu ancak kullanıcılar tarafından gaz kaçağı fark edilsin ve gerekli önlemler alınsın diye—kokulandırıldığı, kullanıcılar tarafından bu kokunun iyi tanındığı ve fark edildiği, olayda tüpün patlamadığı, olay yeri tutanağında tüpün banyoda bulunduğu, bütünlüğünü koruduğu, bu durumun—- imalat hatası olmadığını,– yarılma, çatlama sonucunda– olmadığını gösterdiği,— — itibaren firmasına göre farklı—- hortumun şofbene bağlantısı ve şofbenden meydana geldiği, gazın banyo hacmine dolmasının,—— bağlantı noktalarından, hortumun eskimesi sonucunda sertleşmesi neticesinde yarılması veya çatlaması sonucu bizatihi kendisinden veya —arızası sonucu — emniyet unsurlarının çalışmamasından kaynaklanmış olabileceği, müteveffanın şofbenin suyu ısıtmadığını beyan etmesinin daha ziyade şofbendeki bir — işaret ettiği, olayda, müteveffa kullanıcı tarafından şofben çalıştırılmaya çalışılırken banyoya yayılan— nedenle alev alarak yanması ve küçük hacimde ani açığa çıkan ısı enerjisi sonucu ortamda sıcaklığın ve bağlı olarak da basıncın aniden yükselmesi ile sonuçlanan patlamanın meydana geldiği, müteveffanın banyoya yayılan gazın kokusunu aldığında, tüm kıvılcım yaratacak unsurları kapatması, hemen mekanı havalandırması ve bir tamirci çağırması gerektiği, dolayısıyla bu olayın meydana gelmesinde müteveffanın arızalı— için— bir uzmana başvurması ve gaz kokusunu aldığında — kullanıcılarının uyması gereken gerekli tedbirleri alması gerekirken, dikkatsiz, tedbirsiz ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışlarının kendi yaralanması ve ölümü ile sonuçlanan olayın meydana gelmesinde tam etkisi olduğu, tüpün yarılması, delinmesi, parçalanması neticesinde—— —-ortama yayılmadağı anlaşıldığından— hatası olmadığı, bu nedenle– yapan — bu patlama olayında kusuru olmadığı, dosyada ve soruşturma evrakında —hiçbir evrakta belirtilmemesi, dosyada bu yönde belge, fotoğraf, bilginin olmaması nedeniyle davalı —- firması ile olay arasında illiyet bağı olmadığı, davalı sigorta şirketinin sorumluluğu yönünden, düzenlenen sigorta poliçesinde; “Zarar meydana geldiğinde sigorta ettirenin kusurlu olup olmadığına bakılmadan zarara uğrayan üçüncü şahısların tazminatı ödenir—— sırasında — hatasından, kullanıcının kullanma hatasından, —– hatasından,———değiştirmez.” ibaresinin yer aldığı, bu madde gereği, davacılar tarafından dava öncesi yapılan başvuru sonrası alınan—- tarihinde müteveffanın eşi olan davacıya 4.000,00 TL maddi tazminat ödemesi yapıldığı, destekten yoksun kalma tazminat hesaplamasının —– tablosuna göre —- formülü kullanılarak, davacı eş —–için hesaplarıan destekten yoksun kalma tazminat tutarının – olduğu, — tarihinde ödenen — maddi tazminatın rapor tarihindeki güncel değeri —– tenzili ile bakiye maddi zarar miktarının — dikkate alındığında davacı eşin yeniden evlenme olasılığı olmadığı,— — söz konusu olmadığı rapor edilmiş olup, raporun bu yönleriyle gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunması sebebiyle yeniden rapor alınması cihetine gidilmemiştir.
— karar sayılı ilamında;”…Davacılar vekili, —- Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olan ve müvekkillerinin evinde kullanım için bulunan— karbonmonoksit zehirlenmesi neticesinde vefat ettiğini—– ölümünden önce aylık net — gelir elde etmekte olduğunu, vefatı ile müvekkillerinin onun desteğinden yoksun kaldığını ileri sürerek davacı —- -, kızı —-oğlu—– olmak üzere —- destekten yoksun kalma tazminatının, ticari avans faizi ile birlikte müşterek müteselsil sorumluluk dahilinde tahsiline, davacı —– vefatı nedeniyle manevi tazminat olarak —- manevi tazminatın —- tarihinden itibaren işleyecek——- karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacıların —– kendisi tarafından——— iptal ederek —kullanması sonucunda, baca çekişi yetersiz olduğundan şofben söneceği yerde yanmaya devam etmiş, eksik yanma meydana gelmiş ve karbonmonoksitin açığa çıkması ile gazın hol vasıtasıyla salona dolması ile karbonmonoksit gazından zehirlenmesi sonucu meydana gelmiş olduğu, —— şofbeninin baca emniyetini iptal etmesi nedeniyle şofbenin çalışmaya devam etmesinin ölüm olayında etken olduğu,—- ölüm nedenini karbonmonoksit zehirlenmesi (şofbende tam yanma olmaması ve muhtemel baca hatası sonucu oluşması söz konusu olan) olarak tespit ettiği ve bunun dışında gazdan kaynaklanabilecek herhangi bir boğulma vs.’den söz edilmediği için —- ortamda mevcut gözükmediği, dava konusu olayın ——- hatasından kaynaklanmadığı, tamamen şofbenden ve müteveffanın yanlış ve hatalı müdahalesinden kaynaklandığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacılar vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı—verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 20.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.” belirtilmiştir.
Müteveffa—vefatı sebebiyle eşi olan davacı —– eşinin desteğinden yoksun kaldığının kabulü gerekmiş olup, davalı sigorta şirketi, düzenlenen sigorta poliçesi maddelerine göre kusursuz sorumlu kabul edilmiş, davalı ——- olayın meydana gelmesinde herhangi bir kusur ve sorumluluğu bulunmadığından, yukarıda anılan içtihat gereği, iş bu davalı, maddi tazminat ve manevi tazminat talepleri yönünden sorumlu kabul edilmemiştir.
Davacılar vekili mahkememize vermiş olduğu ve harçlandırdığı, ıslah dilekçesinde talebini artırarak davacı —- destekten yoksun kalma tazminatını 32.743,91 TL’ye çıkardığını belirtmiştir. Hesaplanan miktarın poliçe limitleri dahilinde kaldığı tespit edilmiştir.
Davacı tarafça maddi tazminat talebi yönünden temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edilmiş, dava öncesinde davalı sigorta şirketinin temerrüde düşürüldüğüne dair dosyada herhangi bir ihtarname, bilgi ve belge bulunmadığından, davalı sigorta —- tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilmiş ve faiz, bu tarihten itibaren başlatılmıştır. Ayrıca yerleşik içtihatlar uyarınca her ne kadar davacı tarafça ticari faiz talebinde bulunulmuş ise de kazaya neden olan — bir iş için kullanılmayıp, konutta kullanıldığından yasal faize hükmetmek gerekmiş ve davalı —- aleyhine açılan davanın kabulüne,— destekten yoksun kalma tazminatının, dava tarihi olan 05.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı—-ile davacı—-verilmesine, davalı——- aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davalarının sübut bulmadığından ayrı ayrı reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı ——- aleyhine açılan davanın KABULÜ ile; 32.743,91 TL destekten yoksun kalma tazminatının, dava tarihi olan 05.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —- tahsili ile davacı — verilmesine,
2-Davalı—-. aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davalarının sübut bulmadığından ayrı ayrı REDDİNE,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 2.236,74 TL harçtan peşin alınan 700,18 TL ve 98,00 TL ıslah harcının toplamı olan 798,18 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.438,56 TL harcın davalı—- tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 700,18 TL peşin harç ve 98,00 TL ıslah harcının toplamı olan 798,18 TL harç gideri,1.950,00TL bilirkişi ücreti ve 126,05 TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.874,23 TL yargılama giderinin davalı — tahsili ile davacı——- verilmesine,
5-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile —-bütçesinden— ücretinin daval——- alınarak hazineye irad kaydına,
6-Maddi tazminat davası yönünden davacı —- kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan — vekalet ücretinin davalı—– tahsili ile davacı ——— verilmesine,
7-Maddi tazminat davası yönünden davalı—— kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan—- vekalet ücretinin davacı—– tahsili ile davalı—— verilmesine,
8-Maddi tazminat davası yönünden davalılar ——. tarafından yapılan yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Manevi tazminat davası yönünden davalı—- kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan — 10/3 uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalı —- verilmesine,
10-Maddi tazminat davası yönünden davalı —- yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
11-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacılar vekilinin ve davalı ———. vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.