Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/324 E. 2021/679 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/324 Esas
KARAR NO: 2021/679
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/10/2019
KARAR TARİHİ : 28/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin — yaptığını, davalının sahibi olduğu iki ayrı aracın müvekkilinin işletiminde olan —- yaptığını, müvekkilinin ücret toplama sisteminden bu plakalı araçların bağlı bulunduğu hesaptan —– istemiş olmasına rağmen ürün hesabında bakiyenin yetersiz olması nedeniyle kara listeye alındığını, davalı tarafından kullanılan ürünün iptal edilmiş olması nedeniyle tahsilatın yapılamadığını, davalının ——– yönünden icra takibi yapıldığını, davalının ödeme emrine itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, davalının icra takibine itirazının tamamen haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, arabuluculuğa müracaat edildiğini ancak anlaşma sağlanamadığını, bu nedenle davanın kabulüne, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı müvekkiline ait olan — geçiş yaptığının doğru bir bilgi olduğunu, araçlarında bulunan —- dönem dönem bakiyesi azaldıkça düzenli olarak para yatırmakta olduğunu, geçiş tarihleri itibari ile özellikle otoyol, köprü ve tünel geçişlerinde, giriş ve çıkışlarda uyarı ekranı bulunmakta olduğunu, bakiyesi yetersiz araçların işletici tarafından eksik bakiye ya da ihlalli geçişlerde uyarılmakta olduğu, bu uyarı üzerine araç sahiplerinin—- hesaplarında yetersiz bakiye olduğunu fark ettiğini ve — gün içerisinde ödeme yapması durumunda herhangi bir cezai işlem uygulanmadığını, araçların — dönemde tünelin girişinde veya çıkışında herhangi bir ekran ya da sesli olarak ihlalli geçiş yaptığına dair şirket tarafından uyarılmadığını, bu nedenle araçların ihlalli geçiş yaptığını fark etmediğini, davacı şirketin icra takibi başlatmadan önce ihlalli geçiş ihtarnamesi başlığı altında — yazı gönderdiğini, bu yazıda — tutarındaki ana para ve —- cezası toplamı borcu olduğunu, bu borcun geçiş tarihinden itibaren —- içerisinde ödenmediğini, tahsili için yasal yollara başvuracağını” belirttiğini, bu ihtarnameyi aldıktan sonra davacı şirket ile irtibata geçmiş olduğunu, kendisine herhangi bir uyarı gelmediğini, araç geçişlerinde tünel girişi veya çıkışlarında herhangi bir uyarı levhası veya sesli uyarı yapılmadığını, buna rağmen —- ceza uygulanmasının yasalara aykırı olduğunu, bu nedenlerle hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddine, davacı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Tarafların — dosya arasına alınmıştır.
—— dosyasının uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.
—- müzekkere cevapları dosya arasına alınmıştır.
— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—– sistemleri uzmanı bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava tünel geçiş ihlali alacağından kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçesi—- sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, davacı taraf davalıya ait— plakalı araçlar ile kendi işletmelerinde olan —- borcun tahsili için takip başlattıklarını, ödenen—mahsubu ile kalan kısım —— üzerinden itirazın iptalini talep ettiklerini beyan etmiş olup davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya elektrik elektronik mühendisi/bilişim sistemleri uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiş, —– tarihli rapora göre davacı tarafın yeterli bilgilendirme ve işlemleri yaptığı, davalı tarafın hesap takibinden kendilerinin sorumlu olduğu yönünde görüş bildirilerek herhangi bir hesaplama yapılmadığı, bunun üzerine hesap hususunda ek rapor alınması için dosyanın aynı bilirkişiye tevdine karar verildiği, bilirkişinin hesaplama yapamayacağını beyan ettiği görülmüştür.
Davaya konu edilen geçişlere ilişkin bilgilerin, ücretlerin ve geçiş görüntülerinin dosyaya ibraz edilmiş olduğu, bahse konu hesaplamanın basit bir —- yargılamanın en az masrafla ve en kısa sürede çözümlenmesine dair usul ekonomisi ilkesi ve yargılamada hedef süre hususları gözetilerek —- tarihli ek rapor alınmasına dair ara karardan rücu edilmiş, ara karardan rücu edilmesine bağlı olarak yeni bilirkişi tayinine yer olmadığına ve hesaplamanın mahkememizce yapılmasına dair —- tarihinde ara karar verilmiştir.
Dosyaya sunulan geçiş kayıtları ve emniyet müzekkere cevabı doğrultusunda davalıya ait —- yaptığı, bu nedenle davacının geçiş bedeli ve —-katı tutarında ceza bedelini isteme hakkını haiz olduğu, bunun basit bir matematik hesabını gerektirmesi gerçekliği karşısında, hakimin yargılamayı en kısa sürede ve en az masrafla bitirmesine ilişkin usul ekonomisi ilkesi ve yargılamada hedef sürenin sağlanması da gözetilerek mahkememizce basit —– yapılmak suretiyle, toplam ihlalli geçiş ana para tutarının— olduğu, davalı tarafça ihlalli geçiş ana para tutarı olan — ödendiği ancak ceza tutarı olan—her ne kadar davalı tarafça ayrıca —- ödendiğinden bahisle dosyaya ödeme dekontu sunulmuş ise de, bahse konu ödemenin icra dosyasındaki masraf ve vekalet ücretine ilişkin bir ödeme olup, bakiye kalan ceza tutarı ile ilgili bir ödeme olmadığı, yine her ne kadar icra takibi —ana para tutarı ve —- ceza tutarı olmak üzere toplam —üzerinden yapılmış ise de davacının dava dilekçesindeki talebinin —- ceza tutarına ilişkin olduğu ve dava açılırken harca esas değerin bu değer olarak gösterildiği tespitiyle beraber, davacının haklı talebinin kabulüne, — dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline asıl alacak—- üzerinden takibin devamına, —- yasaya göre tarafların ticari şirket olduğu dikkate alınarak faaliyetin ticari iş sayılması ve ticari faiz talep edilebilmesinin mümkün olması sebebiyle alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup alacağın likid olması karşısında — oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının —-sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, asıl alacak —üzerinden takibin devamına, alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince — asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen — icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 328,27 TL harçtan peşin alınan 52,03 TL harcın mahsubu ile bakiye 276,24 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 52,03 TL harç gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti ve 167,85 TL posta masrafı olmak üzere toplam 819,88 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —– bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/09/2021