Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/317 E. 2019/21 K. 07.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/71 Esas
KARAR NO : 2019/18

DAVA : Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/09/2019
KARAR TARİHİ : 03/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP ;
Davacı vekilinin 10/09/2019 tarihinde sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin —– günü saat — caddesinde bulanan —- kod ile para çekmek istediğini, bu sırada telefonuna aktivasyon uyarısı geldiğini ve para çekme işlemi yapamadığını, müvekkilinin bilgisi dışında, kredi kartına 13.000,00-TL yatırıldığını, müvekkilinin kredi kartı limitinin 20.000,00-TL ye bilgisi dışında çıkarıldığını, müvekkilinin bu durumu banka görevlilerine ilettiğini, bu sırada kimliği belirsiz kişiler tarafından davacının internet bankacılığına girildiğini, ve davacının —– müşteri numaralı hesabından —- olmak üzere iki adet kredi çekilidğini, çekilen bu krediler ve maaş hesabında bulunan bir kısım para ile birlikte toplam 44.254,00.-TL nakit 5 ayrı işlem ile kredi kartı ödemesi olarak—— nolu kredi kartına aktarıldığını, ardından bu karta bağlı olarak 3 adet sanal kart oluşturularak çeşitli paravan firmalar üzerinden toplam — alışveriş yöntemi ile para çekildiğini, müvekkilinin hiç izni olmadan hesabında oluşturulan kredilerin iptal edilerek mağduriyetinin giderilmesini davalı bankadan talep ettiğin ancak talebinin red edildiğini, bu nedenlerle 42.999,00.-TL’nin 14/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalı bankadan alınıp davacıya verilmesine, mahkeme masraflarının davalıya yükletilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildiğinden davalı tarafça dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER : Dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava, Kredi Kartı ve Hesap üzerinden İnternet ortamında üçüncü kişilerve verilen zararın davalı banka tarafından tazminin edilmesine ilişkindir.
Bilindiği üzere görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu değildir. Mahkemece re’sen ilk önce görevli olup olmadığı incelenip karara bağlamalıdır.
Davanın açıldığı 10/09/2019 tarihinde yürürlükte olan 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında öncelikle görev açısından inceleme yapılmıştır.
28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin birinci fıkrasının (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanunun 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Yukarıda anılan yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalara göre; somut olayda, davacı tüketici tarafından davalı bankaya karşı 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28/05/2014 tarihinden sonra (10/09/2019) Kredi Kartı ve Hesap üzerinden İnternet ortamında üçüncü kişilerve verilen zarar nedeniyle tazminat davası açıldığı ve uyuşmazlığın bankacılık sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmıştır. Böylece davacnını tüketici kapsamında kaldığı ve buna göre görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. Öte yandan dosya kapsamına göre arabuluculuk dava şartının da yerine getirilmediği de görülmüştür. Bu nedenlerle öncelikle 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c maddesi uyarınca mahkememizin görevli olmaması nedeniyle; davanın 6100 sayılı HMK’nın 115/1-2 maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-6100 sayılı HMK’nın 114/1-c maddesi uyarınca mahkememizin görevli olmaması nedeniyle; Davanın, 6100 sayılı HMK’nın 115/1-2 maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 20/1 maddesi uyarınca taraflardan birininin, süresi içinde Kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; veya Kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurarak talepte bulunması halinde dava dosyasının görevli İstanbul Anadolu Tüketici Mahkemesine gönderilmesine
3-Yargılama giderlerinin 6100 Sayılı HMK’nın 331/2 maddesi uyarınca görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesine, görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmezse talep halinde dosya üzerinden davacının yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmesine,
4-6100 Sayılı HMK’nın 20/1 maddesi uyarınca taraflardan birininin,süresi içinde Kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; Kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmemesi halinde mahkememiz tarafından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde yazılı dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.