Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/294 E. 2022/161 K. 18.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/294 Esas
KARAR NO: 2022/161
DAVA: Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ: 02/10/2019
KARAR TARİHİ: 18/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- ikame ettirdiğini, tatil için ——— halindeyken, davalı şirket sigortalısı dava dışı — sevk ve idaresindeki mülkiyeti —- plakalı araç ile müvekkilinin aracına çarptığını, söz konusu trafik kazasında müvekkilinin yaralanmasına sebebiyet verdiğini, —- tarihli kaza tespit tutanağında açık şekilde sürücü —- kavşaklarda geçiş hakkı olan müvekkile ilk geçiş hakkını vermediğini, bu suretle müvekkilinin aracına yandan çarptığını ve kazanın meydana geldiğini, müvekkilinin davaya konu kaza sonucunda—-tarihine kadar çalışamadığını, müvekkilinin —-olduğunu, müvekkilinin geçici iş göremezlik durumu sebebiyle aylık —– zararda olduğunu,—– tarihinde davalı şirkete zararın detaylı bir şekilde açıklandığı ve ilgili tüm belgelerin sunulduğu sigorta başvurusu gerçekleştirildiğini, ancak davalı şirket tarafından herhangi bir yazılı cevap verilmediğini, yapılan telefon görüşmesinde ise zararın —- —-teminat kapsamı dışında kaldığını bu sebeple talebin reddedildiğinin söylendiğini, bu sebeple davanın kabulüne, müvekkilinin geçici iş göremezlik nedeni ile uğradığı zarara yönelik olarak şimdilik — davalı şirketin temerrüt tarihinden itibaren —- devlet bankalarınca verilen en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karışan —- olduğunu, geçici iş göremezlik talepleri — tarihinde yürürlüğe giren —– sorumluluğunda olduğunu, bu sebeple davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili —- tarihli beyan dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile sulh ve ibra protokolü akdedilerek sulh olduklarını, davalı şirketten yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığını, sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin—-tarihli beyan dilekçesinde özetle; Söz konusu davanın devamı sırasında—- dava konusu olay ve poliçe sebebiyle tazmini gereken “Sürekli -Geçici İş Göremezlik” talebine ilişkin zararın tazmini için, asıl alacak, vekalet ücreti, yargılama gideri, faiz olmak üzere dava sonrasında sulh olunduğunu vekalet ücretlerine gelir vergisi tevfikatı yapılmak suretiyle —- tarihinde toplamda —-ödeme yapıldığını, ödeme yapmış ve ibra edilmiş olunan müvekkili şirket aleyhine hüküm kurulması mümkün olmamakla birlikte, talep sahibi vekili tarafından da iş bu davadan feragat edilmiş olunduğundan davanın reddine karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama masrafı talepleri olmadığını beyan etmiştir.
Deliller
Tarafların —–sorguları dosya arasına alınmıştır.
—- raporu dosya arasına alınmıştır.
—- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—yazılan müzekere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Davalı sigorta şirketine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Trafik konusunda uzman bilirkişi ile aktüer bilirkişi heyet kök raporu ve ek raporları dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava —- tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davalı şirket nezdinde sigortalı bulunan —– plakalı aracın çarpması sonucu davacı yönünden, HMK 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak iş göremezlik tazminatı davasıdır.
6100 sayılı HMK 313.maddesinde:”(1) Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir.
(2) Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir.
(3) Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir.
(4) Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir.”
6100 sayılı HMK 314.maddesinde:”1) Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.”
6100 sayılı HMK 315.maddesinde:”(1) Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.
(2) İrade bozukluğu ya da aşırı yararlanma hâllerinde sulhun iptali istenebilir.” denmektedir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, beyan dilekçeleri, tarafların ibraz ettikleri sulh ve ibra anlaşması başlıklı protokol ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafların sulh olduklarının anlaşıldığı, 6100 sayılı HMK 313 ve devamı maddeleri gereği sulhün hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, sulhün, ilgili bulunduğu davayı sona erdirdiği ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğu, mahkemenin taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre karar vereceği, tarafların sulh sözleşmesine göre karar verilmesini talep etmedikleri anlaşılmakla konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Ayrıca tarafların birbirinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığından yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmış, taraf vekilleri lehine vekalet ücreti takdir edilmemiştir.
Ayrıca sulh ön inceleme aşamasından sonra yapılmış olduğundan Harçlar Kanunu 22.maddesi gereği karar ve ilam harcının 2/3’ü(80,70 TL*2/3) alınmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-6100 sayılı HMK 315 maddesi gereği tarafların sulh oldukları anlaşılmakla konusuz kalan dava bakımından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 53,80 TL harcından peşin alınan 191,79 TL harcın mahsubuyla arta kalan 137,99 TL harcın dosyanın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Tarafların beyanları doğrultusunda vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
7-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde —— Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.18/02/2022