Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/245 E. 2021/226 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/245 Esas
KARAR NO: 2021/226
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 26/09/2019
KARAR TARİHİ: 08/04/2021
Mahkememizde görülmekte olanİtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ——– plakalı aracın —tarihinde karıştığı trafik kazası sonucu davacı ——- plakalı araç hasara uğramış olup davacının aracın hasar bedeli olarak —– tarihinde —— ödediğini, kazada davalıya ait aracı kullanan sürücünün kusurlu olduğunu, davacının———- sayılı dosyası ——– takip tarihi itibarı ile—- işlemiş ticari faizi ile birlikte toplamda ——– takibi başlatmış olduğunu, davalının başlatılan icra takibine itiraz eettiğini ve icra takibinin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına ve yargılama giderleri davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /TALEP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil firmanın eski çalışanı olan ———– böyle bir trafik kazasına karışmadığını ve tutanak imzalamadığını iddia ettiğini, ——-isticvap edilmesini, kazaya ilişkin tutanaktaki imzanın kendisine ait olup olmadığının sorulmasını talep ettiklerini, Müvekkil firmaya intikal eden bir kaza bildirimi de olmadığını, kaza tutanaklarının anlaşılmaz ve okunaksız olduğunu, iddia edilen olay ile de uyumlu olmadığını, şirket adına kayıtlı —— plakalı aracın ——- tarihleri arasında —– kapsamında teminat altına alındığını, — tarihleri arasında da ———-tarafından düzenlenen ——— teminat altına alındığını, huzurdaki dava ile ilgili olarak, müvekkilinin, araç sahibi sıfatıyla dava edildiğini, ancak aracın sürücüsü ve aynı zamanda müvekkilinin eski işçisi konumunda olan —- kapsamında —- kapsamında da ——davaya fer’i müdahil ihbar edilmesinde hukuki yarar olduğunu, davanın kazayı yapan sürücü ———– ihbarını, davacı tarafça————— aykırı olarak sigortaya başvurma zorunluluğunu gerçekleştirmeden açılan davanın usulden reddini, hukuka aykırı olarak müvekkile karşı başlatılan icra takibi ve açılan huzurdaki dava için davacı tarafın %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini vekaleten talep ederiz, demiştir.
İhbar Olunan ———– vekilinin cevap dilekçesinden Özetle; Dava konusu kazaya karışan —— plakalı vasıtaya ilişkin olarak, müvekkil şirket nezdinde ——-olduğunu, Bu poliçede yer alan —– teminatı ise ancak olay tarihi itibarıyla cari olan —- limitinin bittiği yerden yani —– limitlerini aşan bir zararın varlığı halinde devreye girebileceğini, dava ile talep edilen ————- bedelin olay tarihindeki —- verilen teminat hadlerinin altında kaldığı düşünüldüğünde, müvekkil şirketin sorumluluğunu gerektiren bir durum söz konusu olmadığını, sorumluluğun, kazaya karışan—- plakalı aracın ——- ait olduğunu beyan etmiştir.
İhbar Olunan —–vekilinin cevap dilekçesi ise özetle; Müvekkil şirkete ihbar dilekçesi sebebiyle atfedilen hukuki sorumluluğu kabul etmediklerini, müvekkili şirketin Türk Ticaret Kanunu hükümleri gereği sigorta mukavelesi mucibince mesuliyetinin bulunup bulunmadığı hususu, ancak müvekkil şirketinde taraf olacağı dava neticesinde tespit edilebilecektir. Bu aşamada ihbar dilekçesi sebebiyle doğabilecek sorumluluğu kabul etmiyoruz, şeklindedir.
DELİLLER:—— dosyası ,——— Bilirkişi Raporu, dosyadaki diğer bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava İİtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) istemine ilişkindir.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, uyuşmazlık belirlenmiş ve tarafların sulh olmaması nedeniyle tahkikata geçilmiştir. Tahkikat aşamasında ise toplanıp tartışılmış ve değerlendirilerek son celse duruşmaya katılan taraf vekillerinin son sözleri alınarak aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Öncelikle davanın yasal sebepleri ve dayanaklarının kısaca hatırlatılmasında yarar vardır; Bilindiği üzere Haksız fiil öğretide hukuka aykırı zarar verici fiil olarak tanımlanmaktadır. Haksız fiilin unsurları ise eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağı olarak gösterilmektedir. Buna göre haksız fiilden bahsedebilmek için hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, bu eylemden bir zararın doğmalı, zararlandırıcı eylemde bulunan kişinin kusurlu bulunması ile zarar ile kusur arasında illiyet bağının olması gerekmektedir. Bu beş unsurun varlığı halinde zarar veren kişi eylemden dolayı zarara uğrayan kişi ya da kişileri maddi ve manevi zararlarını karşılamak durumundadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre haksız fiilin unsurlarını ispat etme yükü davacıdadır. Davacı zararı haksız eylemi ve zarar ile haksız eylem arasındaki illiyet bağını ispat etmek durumundadır. 6102 sayılı TTK’nın 1472. maddesinde “sigortacı, sigorta bedelini ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar sigortacıya intikal eder” hükmü bulunmaktadır. 2004 Sayılı İİK.’nın 67.maddesinde ise ——–Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. ———- Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın —–yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.—–Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır. ——– Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Davaya esas ——— getirtilerek, incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusuyla uyumlu olduğu görülmüştür. Takibe yapılan itiraz üzerinde bir senelik hak düşürücü süre içinde davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dosyaya mübrez Arabuluculuk tutanağına göre de zorunlu arabuluculuk şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava, görüldüğü üzere dava dışı sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketi tarafından açılmış haksız fiile dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davalı şirket vekilinin talebi üzerine yargılama sırasında davanın 6100 sayılı HMK’nın 61. vd maddeleri gereğince üçüncü kişilere ihbarı usulü de yerine getirilmiş ve tebligat yapılarak duruşmaya katılan ve/veya beyanda bulunan sigorta şirketlerinin beyan ve talepleri de kuşkusuz değerlendirilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre somut olayda uyuşmazlığın temelinin, meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle kusur ve hasar üzerinde yoğunlaştığı anlaşılmıştır. Bu kapsamda taraf beyanları alınmış ve delileri toplanıp, usulü işlemler yerine getirilerek dosya hasar ve kusuru ilişkin rapor düzenlemesi için resen seçilen Makine Mühendisi bir bilirkişiye verilmiştir.Bilirkişi Makine Mühendisi ——- tarafından hazırlanan rapor taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Bilirkişi tarafından davacı dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda hazırlanan işbu rapora göre — tarihinde meydana gelen trafik kazasına karışan — plakalı —- sürücüsünün asli derecede ve (%100) oranında kusurlu olduğu, işbu aracın kaza tarihi itibariyle davalı şirket adına kayıtlı olduğu, kazaya karışan —- Plakalı araçların ise kazada kusurlarının bulunmadığının tespitiyle meydana gelen hasarında —asıl alacak,—- işlemiş faiz olmak üzere toplam ——— olduğu bildirilmiştir. Mahkememizce sunulan bilirkişi raporunun denetimi yapılmıştır. Bu kapsamda öncelikle dosyada mevcut sürücüler tarafından düzenlenen kaza tespit tutanağı, araçların niteliği, bilirkişi raporu ve kazanın yeri, zamanı ve meydana geliş şekli ve sonucuna göre davanın ve uyuşmazlığın temelini oluşturan trafik kazasında kusurun tamamen arkadan çarpma nedeniyle karayolunda seyir güvenliğini ve düzenini bozan davalı şirketin işleteni olduğu araç ——— sürücünde olduğu kabul edilmiştir. Öte yandan meydana gelen ve sigorta şirketince sigortalısına ödenen hasar bedeli de gerek ekspertiz raporu gerekse bilirkişi raporu ile dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde piyasa şartlarına uygun ve kadri maruf sayılmıştır. Mahkememizce dosyaya mübrez işbu bilirkişi raporu gerekçeli, denetime açık, hüküm kurmaya elverişli ve yerinde olduğu kabul ve takdir edilmiştir. Davacı tarafça ödeme tarihinden itibaren ticari avans faizi işletilmesi de taraflar ——— tacir olmakla birlikte taraflar adına kayıtlı araçlar da ticari araç sınıfında olduğundan usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Binaenaleyh davacı sigorta şirketinin, TTK-1472 ,TBK-49, KTK,91/1,85/1-son, TMK-6 ve HMK- 190.maddeleri nazarında davada aktif dava ehliyetinin bulunduğu, davasını ispat ettiği ve davasında haklı olduğu sonuç ve kanaatiyle davanın kabulü ile davalı-borçlunun 2004 sayılı İİK’nın 67/I maddesi gereğince—— Esas sayılı takip dosyasına—– işlemiş faiz olmak üzere toplam ———— yönünden yapmış olduğu itirazın iptali ile icra takibinin asıl alacağa——takip tarihinden itibaren avans işlemlerinde uygulanan —– değişen oranlarda ticari temerrüt faizi işletilmek suretiyle aynen devamına karar verilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nın 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderlerinden, 326/1. Maddesi gereğince tamamen davalı taraf sorumlu tutulmuştur. Ayrıca bu kapsamda Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2. Maddeleri gözetilerek dava öncesi ——– bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilerek 6100 Sayılı HMK’nın 26 ve 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜNE,
2-)2004 sayılı İİK’nın 67/I maddesi gereğince davalı-borçlunun——–sayılı takip dosyasına — asıl alacak, — işlemiş faiz olmak üzere toplam — yönünden yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile icra takibinin asıl alacağa —— takip tarihinden itibaren avans işlemlerinde uygulanan —– değişen oranlarda ticari temerrüt faizi işletilmek suretiyle aynen DEVAMINA,
3-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcınına 44,40 TL peşin harcın mahsubuyla bakiye 14,90 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ——- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-)Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı 44,40 TL peşin harç, 6,40 TL vekalet harcı ve 118,90 TL posta masrafı ve 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 714,10 TL yargılama giderinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
6-)Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1,13/2 maddeleri uyarınca 2.122,62 TL nispi vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-)6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinın Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı 6100 sayılı HMK.’nın 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle kararın miktar yönünden ——– İstinaf kanun yoluna başvuru sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
08/04/2021