Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/21 E. 2019/93 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/21 Esas
KARAR NO : 2019/93

DAVA : İtirazın İptali (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2019
KARAR TARİHİ : 12/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA-TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkil sigorta şirketine Karayolları Trafik Kanunu ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı … sevk ve idaresindeki —- plakalı araç …’un ağır kusuru sebebiyle takla attığı ve kazanın meydana geldiği,kazada yolcuların yaralandığı,kaza sonrası müvekkil şirket tarafından zarar görenlere iş göremezlik tazminat ödemeleri yapıldığı, İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün —esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına,alacağın asgari %20’si kadar icra inkar tazminatı,mahkeme masrafları vekalet ücreti,işleyen faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP -TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil hakkında İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün — esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine vaki borcu üzerine davacı tarafından açıldığı, iş bu itirazın iptali davası usule aykırı olduğunu, davacı şirket trafik poliçesi ile sigortalı bulunan ———– — plakalı aracın — tarihinde karışmış olduğu kaza neticesinde zarar görenlere ödenen 12.479,22 TL trafik poliçesi genel şartlarına göre ağır kusurlu araç kullanıldığından dolayı rücu hakkının doğduğunu, davacının iddia ettiği gibi ağır kusur söz konusu olmadığını, davacı tarafından yapılan icra takibi ve itirazın iptali davası hukuk ve hakkaniyete aykırı olduğu, müvekkil hakkında açılan iş bu itirazın iptali davasının reddine, takibinde haksız ve kötüniyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödetilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün 2018/38180 esas sayılı dosyası, dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava zorunlu Trafik sigorta sözleşmesine dayalı tazminat alacağının rücuen tahsili istemine ilişkin olarak başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
6/12/2018 tarihli, 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle TTK’ye eklenen 5/A maddesi uyarınca, “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’ nun 18/A maddesi uyarınca, “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Dava şartlarına ilişkin kurallar kamu düzenindendir. “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler”(HMK115.md.).
Yukarıda yapılan açıklamalar,anılan yasal düzenlemeler ve yapılan yargılamaya göre mahkememizce tensip zaptının 5. Numaralı fıkrası uyarınca davacı vekiline arabuluculuk son tutanağının aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin dosyaya sunması için 1 haftalık kesin süre verilmesine karar verildiği ve bu kararda tensip zaptının tebliği ile birlikte ihtarın yapılmış sayılmasına yönelik karar oluşturulduğu, davacı vekiline tensip zaptının usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ancak davacı vekili tarafından ön görülen süre içinde arabuluculuk tutanağının aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğinin dosyaya sunulmadığı, davacı vekilinin iş bu belgenin aslının duruşmada ibraz ettiği ve böylece verilen süre içesinde arabuluculuk tutanağının aslının veya onaylı örneğinin sunulmadığının sabit olduğu anlaşılmakla 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114(2) ve 115. maddeleri gereğince, davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Yukarıda yapılan açıklamalar ve gösterilen yasal düzenlemeler uyarınca TTK’nin 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Bendinin son cümlesi ve HMK’nin 114/(2) ve 115. Maddeleri uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın, TTK’nin 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Bendinin son cümlesi uyarınca ” son tutanağının aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin 1 haftalık kesin süre içerisende sunulmaması nedeniyle” 6100 sayılı HMK’nin 114/(2) ve 115. Maddelerine göre dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken —— karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan peşin harçtan mahsubuyla fazla yatan —- Harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan —- gereğince hesaplanan— maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından re’sen işlem yapılmasına,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.