Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/161 Esas
KARAR NO: 2021/252
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2019
KARAR TARİHİ: 21/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasında dosyaya mübrez—– tarihli sulh protokolü nedeniyle dosya resen incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA/TALEP;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında borca konu olan ——numaralı ve —– tarihli fatura bulunduğunu, takibe konu olan çekin ise bu fatura karşılığında iş avansı olarak verilen ancak ödenmeyen bakiye meblağ için verildiğini, bu faturadan kaynaklı iş/ mal için borcuna karşılık iş avansı olarak ——–bedelli çek keşide edilerek müvekkiline verildiğini, ancak çekin vadesinde ödenmemesi nedeniyle ——- sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, ve borçlunun —— tarihinde borca itiraz ettiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, borçlunun bu itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine ve %20’den aşağıda olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili —– üzerinden sunmuş olduğu dilekçesinde ; davalı taraf ile dava konusu hukuki uyuşmazlık üzerinde sulh olduklarını beyanla ekinde taraf vekillerince imzalanan—- tarihli sulh protokolü sunulmuştur.
CEVAP /TALEP : 6100 Sayılı HMK’nın 126-131 maddeleri kapsamında cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER : ——Dosya kapsamındaki sair tüm bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava İtirazın İptali ve tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) isteminden ibarettir.
6100 sayılı HMK 313.maddesinde:”(1) Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir.
(2) Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir.
(3) Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir.
(4) Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir.”
6100 sayılı HMK 314.maddesinde:”1) Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.”
6100 sayılı HMK 315.maddesinde:”(1) Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.
(2) İrade bozukluğu ya da aşırı yararlanma hâllerinde sulhun iptali istenebilir.” denmektedir.
Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler, yargılama süreci ve sulh protokolü nazarında tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafların sulh olduklarının anlaşıldığı, 6100 sayılı HMK’nın 313 ve devamı maddeleri gereği sulhun hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, sulhun ilgili bulunduğu davayı sona erdirdiği ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğu, mahkemenin taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre karar vereceği, somut olayda tarafların sulh sözleşmesine göre karar verilmesini talep etmedikleri anlaşılmakla konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Yargılama giderleri açısından yapılan değerlendirmede ise, tarafların sulh protokolünde birbirinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığından HMK 323.maddesinde sayılan yargılama giderleri her iki tarafın kendi üzerinde bırakılmıştır. Ancak yargılama gideri kapsamında Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. maddesi ile Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/1-ç ve 326. Maddeleri de gözetilerek dava öncesi ——- bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinden ise sulh protokolü ve dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek taraflar 1/2 oranında karşılıklı sorumlu tutulmak suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)6100 Sayılı HMK’nın 315/1 maddesi gereğince sulh nedeniyle davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-)Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-)492 Sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (I) sayılı tarifenin (III) kısmınin 2-a fıkrası gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının, Harçlar Kanununun 22.maddesi gereğince davanın ilk duruşmadan sonra sulhle sonuçlanmış olması nedeniyle 2/3’ü alınacağından, alınması gereken 39,53 TL karar ve ilam harcının, başlangıçta alınan (748,73 TL) peşin harçtan mahsubuyla bakiye 709,20 TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ——bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin; 660,00 TL kısmının davacıdan, 660,00 TL kısmının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-)6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinın Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/04/2021