Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/138 E. 2023/498 K. 10.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/138 Esas
KARAR NO: 2023/498
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/09/2019
KARAR TARİHİ: 10/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalı …’ün sevk ve idaresinde bulunan dava dışı —– malik olduğu ve davalı —– şirketinin —– sayılı poliçesi ile trafik sigortası ile sigortalanmış olan —— plaka sayılı aracın dava dışı —— plaka sayılı araçla çarpışması neticesinde ——- plaka sayılı otomobil içinde, yolcu olarak bulunan davacının ağır yaralandığını, kazanın oluşumunda davalı sigortacının sigortalısı sürücü, davalı … —— kaza ile ilgili kolluk tarafından tanzim edilen trafik kazası tespit tutanağına göre asli kusurlu olduğunu, kaza sonucu davacının BTM ile giderilemez ölçüde kalça kırığı tanısı ile uzun süre tedavi görerek ameliyat olduğunu ve iş göremezlik raporlarının bulunduğunu, vücudunda takılı platin ile yaşamak zorunda kalarak kalıcı maluliyetinin oluştuğunu, davalılardan sigortacıya başvuruda bulunularak davacının maluliyetine ilişkin olarak 500.000 TL tazminat talebinde bulunulduğunu, sigortacı tarafından eksik belge bildirimlerinde bulunulduğunu ve nihayetinde sigortacı tarafından talep edilen belgelerin 03.05.2019 tarihinde davalı sigortacıya tam olarak teslim edilmiş olduğunu, sigortacı tarafından tazminat ödemesinin yapılmadığını, buna göre davalı sigortacının 19.05.2019 tarihi itibari ile temerrüde düşmüş olduğunu; dava öncesi 24.05.2019 tarihinde arabuluculuk müessesine başvuruda bulunulduğunu, —— sayıyla yapılan arabuluculuk girişiminin 10.07.2019 tarihinde olumsuz sonuçlandığını, maddi tazminat yönünden davanın belirsiz alacak davası olarak kabul edilerek maddi tazminat tutarının yargılama sürecinde tespit edileceğini, manevi tazminat yönünden davacının vücudunda platin takılı olarak yaşamak zorunda kalması, hareketlerini platin yardımı ile yapabilmesi ve geri kalan hayatını bu şekilde sürdürecek olmasıyla oluşan kalıcı sakatlığının yarattığı ruhsal ve yaşamsal olumsuzluklar ve kusur durumu da gözetilerek davalı için 50.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini, davalılardan trafik sigortacısının poliçe limitleri dahilinde olarak sigortalısının davacıya verdiği zarardan sorumlu olduğunu, davacın cismani zarara uğraması nedeni ile maluliyet durumunun tespiti ile belirlenecek olan fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere şimdilik 200 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek olan avans faizi ve yargılama giderleri ve vekâlet ücretlerinin sürücüden tahsiline; davalı sigortacı yönünden; belirlenecek olan maddi tazminat tutarının fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak ve teminat limitleri dâhilinde olmak üzere şimdilik 200 TL sinin temerrüt tarihinden işleyecek olan avans faizi ve yargılama giderleri-vekâlet ücretleri ile birlikte davalı sigortacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP /TALEP:Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Kazanın oluşumunda davacının yolcu olarak bulunduğu dava dışı —— plaka sayılı otomobil sürücüsünün de kusurunun bulunduğunu, davacının kazada BTM ile giderilecek ölçüde yaralanmış olduğunu, davacının yolcu olarak bulunduğu kaza ile ilgili ——- ve yürütülen kovuşturma kapsamında davacının 2013 yılında kaza ile ilgili 9.000-10.000 TL zararının olduğuna dair beyanlarının bulunduğunu, tedavisi bitmiş olan davacının tazminat miktarını ve tazminat yükümlüsünü bu tarihlerde öğrenmiş olduğunun kabul edilerek dava açılabilmesi için 2 yıllık zaman aşımının dolmuş olduğunu, davacının yaralanmasının dava dilekçesinde beyan ettiği gibi ağır yaralanma olmayıp BTM ile giderilebilecek şekilde olduğunu, davacının yolcusu olarak bulunduğu dava dışı —— plakalı araç davacının işyerine ait olduğundan davacının çalıştığı işyerinin işveren olarak sorumlu olduğunu, davacının zararının dava dışı işvereni tarafından giderilip giderilmediğinin tespit edilmesinin gerektiğini, davacının dava olayının üzerinden 7 yıl zaman geçtikten sonra açtığından, iddia ettiği gibi maddi ve manevi zararı bulunduğunun kabul edilemeyeceğini, davalı sürücünün davacının taleplerinden bu davanın ikame edilmesinden sonra haberdar olduğunu, öncesinde davalıdan herhangi bir talepte bulunulmamış olduğundan davalı sürücü için olay tarihinden geçerli avans faizinin kabul edilemeyeceğini, davacının diğer davalı sigortacıya başvurunun gerekli belgelerle olup olmadığının araştırılmasının gerektiği belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı —– şirketi cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından dava şartı olan arabuluculuk müessesine başvurulmadan davanın açılmış olduğunu, davacının davalı sigortacıya yaptığı başvuru üzerine davalı sigortacı tarafından —– nolu hasar dosyasının açılarak davacıya sigortacının atadığı aktüer tarafından yapılan hesaplama sonucunda 14.05.2019 tarihinde 49.473,91 TL maddi tazminat ödemesi yapıldığını, davalı sigortacının bir sorumluluğunun kalmadığını, davalı sigortacının kaza tarihi itibari ile yaralanmalarda teminat limitinin 250.000 TL olduğunu, sorumluluğunun kusurla orantılı olduğu bu nedenle kaza ile ilgili kusur durumunun tespit edilmesinin gerektiğini, davacının talep ettiği geçici iş göremezlik tazminatlarının sağlık giderleri kapsamına kalarak KTK nun 98. Maddesi gereğince —– sorumluluğunda olduğu davalı sigortacının teminatı kapsamında olmadığını, KTK nun 99. Maddesi gereğince davalı sigortacıya gerekli belgelerle başvurulmasından önce sigortacının temerrüdündün bahsedilemeyeceği sigortacı yönünden gerekli belgelerle başvurunun yapılmasının 8. iş günü sonrasında alacağın muaccel olacağı bunun öncesinde sigortacının temerrüdünün kabul edilemeyeceğini, davanın haksız fiil kaynaklı olup ticari iş olarak nitelendirilemeyeceğinden uygulanması gereken faizin yasal faiz olmasının gerektiği belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER: —— Müdürlüğü, ——, —— yazı cevapları, ceza dosyası, aktüerya raporu. —— karar numaralı raporunun incelenmesinde; dosyamız davacısı …. 15.06.2021 tarihli trafik kazası sebebiyle Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 6 (dokuz) aya kadar uzayabileceğinin belirtildiği görülmüştür. Kusur oranının tespiti ve Sürekli İş Göremezlik tazminat hesabı için trafik bilirkişisi ve aktüerya bilirkişisine tevdii edilen dosyaya ilişkin düzenlenen kök ve ek raporların incelenmesinde özetle; davacının içerisinde yolcu olarak bulunduğu araç sürücüsünün %25 oranında, sigortalı araç sürücüsünün ise %75 oranında kusurlu olduğu, davacının dava konusu kaza nedeniyle iş göremezlik tazminatı alacağının —– kayıtlarında davacının istirahatli olduğu sürelere ilişkin olduğunun kabulü halinde kusur oranı dikkate alınarak yapılan hesaplamada 2.200,44 TL TL olduğu, 2 aylık geçici bakıcı giderinin ise 1.390,50 TL olduğu tespit edilmiştir. Davacılar vekili tarafından 24/02/2023 tarihinde bedel arttırım talepli dilekçe sunulduğu görülmüştür.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ VE GEREKÇE:Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle, kazaya karışan aracın —– sigortacısı aleyhine açılan maddi tazminat talebine ilişkindir
6098 sayılı TBK 49. maddesi gereğince kusurlu ve hukuka aykırı bir fille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. TBK 56. maddesine göre vücut bütünlüğü, TBK 58. maddesine göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Somut olayda; 16.06.2012 günü sürücü Davacı …—- arka sol koltukta yolcusu olduğu, dava dışı —— plaka sayılı otomobil ile davalının —— sigortacısı olduğu, davalı Sürücü … sevk ve idaresinde bulunan —— plaka sayılı minibüsün çarpışması sonucu davacı … yaralandığı trafik kazasında, sürücü …. %75, davacının içerisinde yolcu olarak yer aldığı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğunun, kaza nedeniyle davacı … maluliyetinin bulunmadığı, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği görülmüştür. Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; kusur ve maluliyete ilişkin dayanak raporlar dikkate alınarak rapor düzenlenmek üzere dosyanın aktüerya bilirkişisine tevdii edildiği, dosyaya ibraz edilen 05/01/2023 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alınmaya elverişli bulunduğu anlaşılmakla davacı vekilinin 24/02/2023 tarihli talep arttırım dilekçesi doğrultusunda davanın kabulü ile davalı … şirketi bakımından poliçede belirtilen limitle sınırlı olarak ve temerrüt tarihi olan 04.04.2019 tarihinden itibaren (22.03.2019 Başvuru tarihi + 8 iş günü), davalı … bakımından kaza tarihi olan 16.06.2012 tarihinden itibaren, kazaya sebebiyet veren aracın ticari amaçla kullanılıyor olması nedeniyle, işleyecek avans faizi ile birlikte 2.200,44 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 1.390,50 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 3.590,94 TL nin tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve —— sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Meydana gelen kaza neticesinde davacı … 2 ayında bakıcıya ihtiyaç duymak suretiyle 6 ay boyunca geçici iş göremezliği oluşacak şekilde yaralanması, davacının bu süreçte çektiği acı ve sıkıntılar göz önünde bulundurulduğunda alelade bir acı yaşamadığı anlaşılmakla matematiksel olmamakla birlikte kusur oranları da gözetilerek davacı lehine manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak, yukarıda yer verilen içtihat ve kanun hükümleri ışığında yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın maddi tazminat talebi bakımından KABULÜ ile 2.200,44 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 1.390,50 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 3.590,94 TL nin davalı … bakımından kaza tarihi olan 16.06.2012 tarihinden itibaren, davalı … şirketi bakımından 04.04.2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
Davanın manevi tazminat talebi bakımından KISMEN KABULÜ ile 12.500,00 TL manevi tazminatın davalı … den kaza tarihi olan 16.06.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … den tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 1.099,17 TL (davalı … şirketi bakımından 245,29 TL ile sınırlı olmak üzere) baştan peşin alınan 857,30 TL peşin harç ve 60,00 TL tamamlama harcı toplamı olan 917,3‬0 TL’den mahsubuyla bakiye 181,87‬ TL nin davalı …’den tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafça yatırılan 44,40 TL başvuru harcı, 857,30 TL peşin harç ve 60,00 TL tamamlama harcı ile yargılama gideri olarak yapılan 2.066,67‬ TL toplamı 3.028,37‬ TL’nin (dava sigorta şirketi bakımından 2.356,36‬ TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
Maddi Tazminat Talebi Bakımından;
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/2 maddesi uyarınca hesaplanan 3.590,94 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
Manevi Tazminat Talebi Bakımından;
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10/1-4 ve 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı …’den tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —– bütçesinden ödenen 1644 TL nin davalı … şirketinden tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
7-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, ( Yazı İşleri Müdürü tarafından Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince resen işlem yapılmasına,)
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/07/2023