Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1171 E. 2021/660 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/1171 Esas
KARAR NO: 2021/660
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ: 23/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP ;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin servis taşımacılığı işi yapmakta olduğunu, davalı şirketin bünyesinde anlaşmalı olunan okullar için servis taşımacılığı yapmak üzere anlaşma sağlandığını, müvekkili ile davalı şirketin anlaşmış olduğu —– yaptığını, müvekkili olan şirketin kendi edimlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, yapmış olduğu hizmetler karşılığında fatura kestiğini, davalı şirkete faturalar gönderilmişse de davalı şirketin bir kısmi olarak ödeme yaptığını; ancak alacağın tamamını ödemediğini, müvekkilinin alacağını almak için —- dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı şirketin takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, Ancak itiraz edildikten sonra da müvekkiline haricen bir kısım ödeme daha yaptığını, davalı şirketin itiraz sonrasında yaptığı ödeme neticesinde müvekkilinin —– alacağı kaldığını, bu alacak için arabulucuya başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını belirterek, davalının haksız itirazın iptali ile takibin devamına,%20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /TALEP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin adresinin —- içerisinde olduğunu, bu nedenle Mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, dosyanın yetkili —— gönderilmesini talep ettiklerini, davacının ——- olmadığını, esnaf olduğunu, —- görülmesi gerektiğini, bu nedenle dosyanın görevli — gönderilmesini talep ettiklerini, müvekkili tarafından davacıya eksiksiz olarak ödeme yapıldığını, ——– şeklinde düzenlemenin mevcut olduğunu, bu kapsamda davacı yanın ile hostes ücretlerinin de müvekkili tarafından ödeneceği konusunda anlaşma yapılmış olduğunu ve işbu anlaşma çerçevesinde tüm ödemeler hem davacıya hem de hostesi olan —– eksiksiz olarak yapıldığını, davacı aracında çalıştırılan rehberlerin ücreti dahil müvekkili karşılanmış olduğunu buna rağmen davacı yanca halen haksız olarak bakiye alacak talebinde bulunulduğunu belirterek davanın reddine yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: — dosyası—– dosyadaki diğer bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava ,İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, tarafların sulh olmak istememeleri üzerine uyuşmazlık belirlenmiş ve tahkikata geçilerek tahkikat işlemleri yerine getirilmiş deliller değerlendirilmiş ve duruşmaya katılan taraf vekillerinin son sözleri dinlenerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Davaya esas ——dosyası getirtilerek, incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusu ile uyumlu olduğu görülmüştür. Dosyaya mübrez Arabuluculuk tutanağına göre de zorunlu arabuluculuk şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Öncelikle davanın yasal dayanığının hatırlatılmasında yarar vardır.——– Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak,——- alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. —— Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın ——- yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. —–Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.—– Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” hükmüne amirdir.
Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre —— dosyasından davalı hakkında cari hesap ilişkisine bağlı olarak kesilen faturalar kapsamında icra takibi başlatıldığı ,takibe yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu ve bir senelik yasal süre içerisinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizc taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve dosya her iki tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak rapor düzenlenmesi için bir bilirkişiye verilmiştir. —— tarafından hazırlanarak dosyaya ibraz edilen rapor taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Bilirkişi tarafından her iki tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda hazırlanan işbu rapora göre tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu ve lehlerine delil kabiliyetinin bulunduğu, yapılan ödemelere göre dava tarihi itibariyle—- olduğuna yönelik görüş bildirildiği görülmüştür. Bilirkişi kök raporuna karşı yapılan itirazlar üzerine bilirkişiden ek rapor alınmış ve itirazlar değerlendirilmiştir. Ne var ki bilirkişi ek raporunda bilirkişinin tespit ve görüşlerinin aynen korunduğu görülmüştür. Bu kapsamda alınan bilirkişi raporlarının denetimi yapılmış ve dosya kapsamı ve mübrez delillerle uyumlu olduğu değerlendirilmiştir. Binaenaleyh davacı tarafın davasını, —— maddeleri nazarında usulüne uygun olarak tutulan ve kendi lehlerini delil olarak kabul edilen her iki taraf ticari defter ve kayıtları ile kısmen ispat ettiği anlaşılmıştır. Bu kapsamda dosyaya mübrez sözü geçen bilirkişi raporlarının gerekçeli, denetime açık, hüküm kurmaya elverişli ve yerinde olduğu kabul ve takdir edilerek davacının davasının kısmen kabulü ile —–asıl alacak kısmına yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile icra takibinin işbu asıl alacak kısmına takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle kısa karardaki maddi yazı ve hesap hataları tahsis edilmek suretiyle devamına, fazlaya ilişkin —- reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafın İcra İnkar Tazminatı İsteğine ilişkin yapılan değerlendirmede ise; —- kazanmış uygulamasına göre itirazın iptali davalarında İİK’nın 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak inkar tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada borçlunun itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmamaktadır. Bu yasal koşullar yanında takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması, başka bir ifadeyle borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç gerekse borçlu bakımından bu koşullar mevcut ise ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Somut olayda davalı yönünden borcun miktarı belli ve belirlenebilir, bir başka anlatımla likit ve muayyen olmadığından koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında —-sayılan yargılama giderlerinden sorumluluk —- tarafların haklılık durumu (kabul-ret) esas alınarak belirlenmiştir. Bu kapsamda Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2. Maddeleri gözetilerek dava öncesi —- bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin de kabul -ret oranına göre taraflardan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK’nın 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KISMEN KABUL;KISMEN REDDİNE,
2-)2004 sayılı İİK’nın 67/I maddesi gereğince davalı-borçlunun—- Esas sayılı takip dosyasına — alacak kısmına yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile icra takibinin işbu asıl alacak kısmına takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle DEVAMINA, fazlaya ilişkin —-davanın REDDİNE,
3-)Davacının, 2004 sayılı İİK’nın 67/II maddesi gereğince icra inkar tazminatı talebinin, koşulları oluşmadığından REDDİNE,
4-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 151,64 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubuyla bakiye 107,24 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-)Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı 44,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 88,80 TL Harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-)Davacı tarafından yapılan 57,50 TL posta ücreti ve 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 807,50 TL yargılama giderinden davanın kabul (%66,12) ve red (%33,88) oranına göre 533,91 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerine bırakılmasına, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —-bütçesinden ödenen kabul edilen miktar (%66,12) üzerinden hesaplanan 872,78 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —-bütçesinden ödenen red edilen miktar (%34,15) üzerinden hesaplanan 447,22 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
10-)Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1, 13/2 maddeleri uyarınca 1.467,92 TL nispi vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1,13/2 maddesi uyarınca reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 750,98 TL nispi vekalet ücretinın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
12-)6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinın Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK.’nın 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle kararın kabul ve reddedilen kısımlar yönünden ayrı ayrı miktar itibariyle———— İstinaf kanun yoluna başvuru sınırının altında kaldığı anlaşılmakla KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/09/2021