Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1139 E. 2021/325 K. 31.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/826 Esas
KARAR NO : 2021/308

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/11/2019
KARAR TARİHİ : 25/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirkete ait 128.445,06 TL’lik hakediş ödemesinin Gebze — Sulh Hukuk Mahkemesi’nin—-sayılı kararı île davalı bankada açılan hesaba yatırıldığını, bu karardan sonra açılan Gebze (Kapatılan) —Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —–, sayılı davanın reddedilerek kesinleştiğini, davalı bankada bulunan paranın davacı şirkete ödenmesi için Gebze (Kapatılan) —.Asliye Hukuk Mahkemesi dosyalarını devralan Gebze —–. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ara karar kurularak davalı bankaya müzekkere yazıldığını, kararda bankanın yapması gereken işlemlerin açıkça yazılmış olmasına rağmen davalı bankanın mahkeme kararını tanımadan kendisine emanet olarak yatırılan parayı davacı şirkete ödemeyi reddettiğini, bankanın müzekkereye verdiği cevapta hesapta blokeler olduğunu belirttiğini, Mahkemenin 12.12.2017 tarihli ara kararı ile davalı bankaya tekrar müzekkere yazılarak bankanın yaptığı işlemin yanlış olduğunu, hesabın banka tarafından yanlış açıldığını, blokeli hesabın kapatılıp yeni hesap açılarak bu hesaptaki paranın davacı—- kendilerine ödenmesinin istendiğini, davalı bankanın bu kadar açık ve net mahkeme ara kararını yerine getirmediğini, şirkete ait olan parayı hala uhdesinde tuttuğunu, yapılan işlemin açıkça kötü niyetli olduğunu, davalının yaptığı itirazın haksız ve yersiz olduğunu, bu seneplerle itirazının iptaline, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dışı —— — Bölgesi tarafından Gebze— Sulh Hukuk Mahkemesinin —- sayılı dosyasına talepte bulunularak birtakım hakedişler noktasında tevdii mahalli tayini talep edildiğini, verilen karar neticesinde bankanın —tevdii mahalli olarak tayin edildiğini ve mahkeme kararına istinaden bankanın —-Şubesinde davacı şirket adına hesap açıldığını, bu hesaba tevdii mahallini talep eden dava dışı ——, yine dava dışı ——-yatırıldığını, tevdii mahalli olarak tayin edilen hesaba davacı şirketin borçlarından dolayı icra müdürlükleri tarafından haciz konulduğunu, kamu alacaklarına istinaden e-hacizler ve blokeler işlendiğini, işbu blokelerden, kamu haczi vc diğer hacizlerden dolayı davacı şirkete ödeme yapılamadığını, davacı şirketin alacak ve borçlarının aracı kurum olan bankayı ilgilendirmediğini, Gebze –. Asliye Hukuk Mahkemesinin — sayılı dosyasından 15.11.2017 tarihinde bankaya müzekkere yazılarak dava dışı — —-görülmekte olan itirazın iptali davası nedeniyle hesapta bulunan paranın davacı şirketin vekiline ödenmesinin istendiğini, bankanın işbu mahkemeye hitaben —- sayılı cevabi yazısında hesapta bulunan blokeler, kamu hacizleri ve diğer hacizlerden dolayı hesapta bulunan para ile ilgili herhangi bir işlem yapamadığını mahkemeye bildirdiğini, aracı kurum olan bankanın dava konusu olayda hiçbir kusuru ve ihmali olmadığını savunarak haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, davacının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine ve mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Tarafların —-dosya arasına alınmıştır.
Gebze –.SHM’nin —- dosyasının Uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.
Gebze kapatılan—-.AHM’nin —esas sayılı dosyasının Uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.
—- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün—- esas sayılı dosyası dosya arasına alınmıştır.
Bankacılık hukuku alanında uzman bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraflarca dosyaya sunulan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir.
Dosya, bankacılık hukuku alanında uzman bilirkişiye tevdii edilmiş; — tarihli rapora göre, Gebze—. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin —–İş sayılı kararı ile——–karşı açtığı —-davasında davanın kabulüne ve tevdi mahalli talep —– tarafından ödenecek 43.029,00 TL bedelin ödenebilmesi için——- hesap açılmasına karar verildiği;– tarihinde kesinleşen Gebze — Asliye Hukuk Mahkemesinin ——-karar sayılı “——- karşı açtığı itirazın iptali davasının reddi” kararı ile davacı vekilinin talebi üzerine, tevdi mahalli olarak tayin edilen davalı bankaya yatırdıkları bedelin davacı vekiline ödenmesi için müzekkere yazıldığı, davalı bankanın açılan hesap üzerindeki hacizler nedeniyle blokeler olduğunu belirterek ödeme yapmadığı; dosyadaki belgelerden, davacı şirket hakkında icra takipleri başlatıldığı ve tevdi mahalli olarak açılan hesaba İcra Müdürlüklerinin talebi ile haciz uygulandığı, hesaba konulan hacizlerin ve blokelerin yalnız mahkeme kararı ile kaldırılabileceği, davalı bankanın tevdi mahalli olarak tayin edilmesinin bu hususu değiştirmeyeceği, Gebze — Asliye Hukuk Mahkemesinin — karar sayılı karara istinaden davalı bankaya gönderdiği müzekkerenin, sadece anılan karar ile sınırlı olduğu ve diğer yetkili merciiler tarafından konulan haciz ve blokelerin kaldırılması anlamına gelmeyeceği, bankaya yazılan müzekkerede de hacizlerin kaldırılmasına dair bir ibarenin bulunmadığı, davacı tarafın açılan hesap üzerinde bulunan haciz ve blokeleri kaldırdıktan veya ödedikten sonra hesapta kalan miktarı alabileceği rapor edilmiş olup, ek rapor alınması cihetine gidilmeyerek, mahkememizce de hükme esas alınan, denetime elverişli ve gerekçeli bilirkişi raporuna göre davacının davasını ispat edemediği anlaşılmakla sübut bulmayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar davalı taraf husumet itirazında bulunmuş ise de, husumetin doğru– anlaşılmakla işin esasına girilerek yargılama yapılmış ve davalının husumet itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan her ne kadar davalı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş ise de 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluşmadığından talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-İİK 67’deki şartlar oluşmadığından davalı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Davalı tarafın husumet itirazının reddine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.193,53 TL harcın mahsubuyla arta kalan 2.134,23 TL harcın dosyanın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile —— uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan ——uyarınca 16.152,28 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı