Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1133 E. 2020/125 K. 26.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/1133
KARAR NO: 2020/125
DAVA: Hakem Tayini
DAVA TARİHİ : 20/09/2019
KARAR TARİHİ : 26/02/2020
——- Asliye Hukuk Mahkemesinin — tarihinde kesinleşen, ———— sayılı görevsizlik kararının kesinleşmesi ve süresinde yapılan başvuruya bağlı olarak Mahkememizin başlıktaki esasına tevzi edilen ve tarafları yukarıda belirtilen davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından ibraz edilen dava dilekçesinde özetle, müvekkili ile karşı taraf arasında —————– imzalanarak hükümlerinin teyit edildiğini, müvekkili şirketin, mutabakat gereği üzerine düşen tüm sorumlulukları gereği gibi yerine getirmesine rağmen, muhatap şirketin borcunun ifasını, geçerli hiçbir hukuki sebebi bulunmadığı halde gerektiği şekilde gerçekleştirmeyerek müvekkilini maddi ve manevi zarara uğrattığını, taraflar arasında imzalanmış olan ——— Maddesi ile ——— faturadan kaynaklanabilecek uyuşmazlıkların tahkim yoluyla çözümlenmesi kararlaştırıldığından ve karşı tarafa gönderilen ihtara rağmen verilen süre içinde kendisine hakem olarak seçtiği kişiyi bildirmediğinden, 4686 Saylı Milletlerarası Tahkim Kanunu’nun 7. Maddesi uyarınca karşı taraf adına mahkemece hakem tayin edilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davacı vekili duruşmada da dava dilekçesini tekrar etmiştir.
Davalı vekili duruşmadaki beyanında davalının borcunun olması ihtimalinde ekonomik sıkıntıdan kaynaklı olduğunu, taahhütün yerine getirilememesinin sebebinin karşılıklı yaşanan sorunlar olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu’nun 7. Maddesi uyarınca davalı tarafı temsil etmek üzere bir hakem tayin edilmesine ilişkindir.
Söz konusu 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu’nun 7. Maddesi:
” Madde 7 – A) Taraflar, hakemlerin sayısını belirlemekte serbesttirler. Ancak bu sayı tek olmalıdır.
Hakemlerin sayısı taraflarca kararlaştırılmamışsa üç hakem seçilir.
B) Taraflarca aksi kararlaştırılmamışsa hakem seçiminde aşağıdaki kurallar uygulanır:
1. Ancak gerçek kişiler hakem seçilebilir.
2. Tek hakem seçilecek ise ve taraflar hakem seçiminde anlaşamazlarsa hakem, taraflardan birinin istemi üzerine asliye hukuk mahkemesi tarafından seçilir.
3. Üç hakem seçilecek ise, taraflardan her biri bir hakem seçer; bu şekilde seçilen iki hakem üçüncü hakemi belirler. Taraflardan biri, diğer tarafın bu yoldaki isteminin kendisine ulaşmasından itibaren otuz gün içinde hakemini seçmezse veya tarafların seçtiği iki hakem seçilmelerinden sonraki otuz gün içinde üçüncü hakemi belirlemezlerse, taraflardan birinin istemi üzerine asliye hukuk mahkemesi tarafından hakem seçimi yapılır. Üçüncü hakem, başkan olarak görev yapar.
4. Üçten fazla hakem seçilecek ise, son hakemi seçecek olan hakemler yukarıdaki bentte belirtilen usule göre taraflarca eşit sayıda belirlenir.
Hakemlerin seçimi usulünü kararlaştırmış olmalarına rağmen;
1. Taraflardan biri anlaşmaya uymazsa,
2. Kararlaştırılmış olan usule göre tarafların veya taraflarca seçilen hakemlerin hakem seçimi konusunda birlikte karar vermeleri gerektiği halde, taraflar ya da hakemler bu konuda anlaşamazlarsa,
3. Hakem seçimi ile yetkilendirilen üçüncü kişi, kurum veya kuruluş, hakemi ya da hakem kurulunu seçmezse,
Hakem veya hakem kurulunun seçimi, taraflardan birinin istemi üzerine asliye hukuk mahkemesi tarafından yapılır.
Asliye hukuk mahkemesinin gerektiğinde tarafları dinledikten sonra bu fıkra hükümlerine göre verdiği kararlar kesindir. Asliye hukuk mahkemesi, hakem seçiminde tarafların anlaşmalarını, hakemlerin bağımsız ve tarafsız olması, tarafların farklı tabiiyette olmaları halinde tek hakem seçilecek ise bu hakemin tarafların tabiiyetinden olmaması, üç hakem seçilecek ise bunlardan ikisinin bir tarafın tabiiyetinden olmaması ilkelerini göz önünde bulundurur. Üçten fazla hakem seçilecek hallerde de aynı usul uygulanır.
C) Kendisine hakemlik önerilen kimse, bu görevi kabul etmeden önce tarafsızlık ve bağımsızlığından şüphe etmeyi haklı gösteren hal ve şartları açıklamak zorundadır. Taraflar önceden bilgilendirilmemiş oldukları takdirde hakem, daha sonra ortaya çıkan durumları da gecikmeksizin taraflara bildirir.
Hakem, taraflarca kararlaştırılan niteliklere sahip olmadığı, taraflarca kararlaştırılan tahkim usulünde öngörülen bir ret sebebi mevcut bulunduğu, tarafsızlığından şüphe etmeyi haklı gösteren hal ve şartlar gerçekleştiği takdirde reddedilebilir.
D) Taraflar, hakemin reddi usulünü serbestçe kararlaştırabilirler.
Hakemi reddetmek isteyen taraf, hakemin veya hakem kurulunun seçiminden ya da hakemin reddi isteminde bulunabileceği bir durumun ortaya çıktığını öğrendiği tarihten itibaren otuz gün içinde ret isteminde bulunabilir ve bu istemini karşı tarafa yazılı olarak bildirir.
Hakem kurulundan bir veya birden çok hakemin reddini isteyen taraf, ret istemini ve gerekçesini hakem kuruluna bildirir. Ret isteminin kabul edilmediğini öğrenen taraf, bu tarihten itibaren karara karşı otuz gün içinde asliye hukuk mahkemesine başvurarak bu kararın kaldırılmasını ve hakem veya hakemlerin reddine karar verilmesini isteyebilir.
Seçilen hakemin veya hakem kurulunun tümünün ya da karar çoğunluğunu ortadan kaldıracak sayıda hakemin reddi için ancak asliye hukuk mahkemesine başvurulabilir. Asliye hukuk mahkemesinin bu fıkra uyarınca vereceği kararlar kesindir.
Seçilen hakemin veya hakem kurulunun tümünün ya da karar çoğunluğunu ortadan kaldıracak sayıda hakemin reddine asliye hukuk mahkemesince karar verilmesi halinde tahkim sona erer. Ancak tahkim anlaşmasında hakem veya hakemlerin isimleri belirlenmemişse yeniden hakem seçimi yoluna gidilir.
E) Taraflarca aksi kararlaştırılmamışsa, tahkim yargılamasında görevi kabul eden hakem, haklı bir neden olmaksızın görevini yerine getirmekten kaçındığı takdirde, tarafların bu nedenle uğradığı zararı ödemekle yükümlüdür.
F) Bir hakem hukuki veya fiili sebeplerle görevini hiç ya da zamanında yerine getiremediği takdirde hakemlik yetkisi, hakemin çekilmesi veya tarafların bu yönde anlaşmaları ile sona erer.
Taraflardan her biri, aralarında hakemin çekilmesini gerektiren sebeplerin varlığı konusunda uyuşmazlık olursa, asliye hukuk mahkemesinden hakemin yetkisinin sona erdirilmesi konusunda karar verilmesini isteyebilir. Asliye hukuk mahkemesinin vereceği karar kesindir.
Hakemin görevinden çekilmesi veya diğer tarafın hakemin yetkisinin sona ermesine muvafakat etmesi, hakemin ret sebeplerinin varlığının kabulü anlamına gelmez.
G) Hakemlerden birinin görevi herhangi bir sebeple sona ererse, onun yerine seçimindeki usul uygulanarak yeni bir hakem seçilir.
Tahkim süresinin işlemesi, bir veya birden çok hakemin değiştirilmesi nedeniyle durmaz.
Ancak, tahkim anlaşmasında hakemin veya hakem kurulunu oluşturan hakemlerin ad ve soyadları belirtilmiş ise; hakemin, hakem kurulunun ya da kurulun karar çoğunluğunu ortadan kaldıracak sayıda hakemin görevinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde tahkim sona erer.
H) Hakem veya hakem kurulu, tahkim anlaşmasının mevcut veya geçerli olup olmadığına ilişkin itirazlar da dahil olmak üzere, kendi yetkisi hakkında karar verebilir. Bu karar verilirken, bir sözleşmede yer alan tahkim şartı, sözleşmenin diğer hükümlerinden bağımsız olarak değerlendirilir. Hakem veya hakem kurulunun asıl sözleşmenin hükümsüzlüğüne karar vermesi, kendiliğinden tahkim anlaşmasının hükümsüzlüğü sonucunu doğurmaz.
Hakem veya hakem kurulunun yetkisizliğine ilişkin itiraz, en geç ilk cevap dilekçesinde yapılır. Tarafların hakemleri bizzat seçmiş veya hakem seçimine katılmış olmaları, hakem veya hakem kurulunun yetkisine itiraz etme haklarını ortadan kaldırmaz.
Hakem veya hakem kurulunun yetkisini aştığına ilişkin itiraz derhal ileri sürülmezse geçerli olmaz.
Hakem veya hakem kurulu, yukarıda belirtilen her iki halde de, gecikmenin haklı sebebe dayandığı sonucuna varırsa, daha sonra ileri sürülen itirazı kabul edebilir.
Hakem veya hakem kurulu, yetkisizlik itirazını, ön sorun şeklinde inceler ve karara bağlar; yetkili olduğuna karar verirse, tahkim yargılamasını sürdürür ve davayı karara bağlar. ” hükmünü içermektedir.
Konu ile ilgili olup 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda yer alan ilgili maddeler:
” ONBİRİNCİ KISIM: TAHKİM
UYGULANMA ALANI
Madde 407- (1) Bu Kısımda yer alan hükümler, 21/6/2001 tarihli ve 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanununun tanımladığı anlamda yabancılık unsuru içermeyen ve tahkim yerinin Türkiye olarak belirlendiği uyuşmazlıklar hakkında uygulanır.
TAHKİME ELVERİŞLİLİK
Madde 408- (1) Taşınmaz mallar üzerindeki ayni haklardan veya iki tarafın iradelerine tabi olmayan işlerden kaynaklanan uyuşmazlıklar tahkime elverişli değildir.
TAHKİMDE GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME
Madde 410- (1) (Değişik fıkra: 28/2/2018-7101 S.K./57. md) Tahkim yargılamasında, mahkeme tarafından yapılacağı belirtilen işlerde görevli ve yetkili mahkeme, konusuna göre tahkim yeri asliye hukuk veya asliye ticaret mahkemesidir. Tahkim yeri belirlenmemiş ise görevli mahkeme, konusuna göre asliye hukuk veya asliye ticaret mahkemesi, yetkili mahkeme ise davalının Türkiye’deki yerleşim yeri, oturduğu yer veya işyeri mahkemesidir.
HAKEMLERİN SEÇİMİ
Madde 416- (1) ……….
(2) Hakemlerin seçim usulünü kararlaştırmış olmalarına rağmen;
………
c) Hakem seçimi ile yetkilendirilen üçüncü kişi, kurum veya kuruluş, hakemi ya da hakem kurulunu seçmezse,
hakem veya hakem kurulunun seçimi, taraflardan birinin talebi üzerine mahkeme tarafından yapılır. Mahkemenin, gerektiğinde tarafları dinledikten sonra bu fıkra hükümlerine göre verdiği kararlara karşı kanun yoluna *1* başvurulamaz. Mahkeme, hakem seçiminde tarafların sözleşmesini ve hakemlerin bağımsız ve tarafsız olması ilkelerini göz önünde bulundurur. Üçten fazla hakem seçilecek hâllerde de aynı usul uygulanır. “
şeklinde hükümler içermektedir.
Alıcısı davacı şirket, satıcısı davalı şirket olup —— Noterliğinin—— yevmiye nosu ile tercümesi tastik edilmiş ———–başlıklı sözleşmenin tahkim şartına ilişkin 10. Maddesinde:
” Bu ——– Fatura veya bunun icrası ile ilgili tüm uyuşmazlıklar müzakereler yoluyla barışçıl bir şekilde çözülür. Eğer herhangi bir uzlaşmaya varılamazsa, uyuşmazlık konusu tahkime götürülüp, nihai olarak tahkim yoluyla,———– yürürlükteki kuralları çerçevesinde çözülür. Mahkeme tarafından verilen karar, her iki taraf için de nihai ve bağlayıcı olarak kabul edilir. Tahkim ücretleri, mahkeme tarafından aksi yönde karar verilmedikçe, kaybeden taraf tarafından karşılanır. Tahkim yeri —— tahkim —— yasalara tabi olacaktır. ”
şeklinde düzenleme içermektedir.
— Noterliği ———— yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacının seçtiği hakem hakkında bilgilere de yer verilerek davalıya tebliğden itibaren —— gün içinde hakem seçip bildirmesi aksi halde mahkemeye başvurulacağı ihtarında bulunulduğu ve bu ihtarnamenin davalıya ———- tarihinde tebliğ edilmiş olduğu belirlenmiştir.
Taraflar arasında tahkim şartının bulunması, davacının hakemini seçmiş olması, davacı yabancı uyruklu olduğu halde bir ————seçmiş olması, davalıya tebliğe rağmen süresinde davalı tarafça hakemin seçilmemiş olması hususlarında esasen taraflar arasında bir ihtilaf da bulunmamaktadır.
Davalı vekili duruşmadaki savunmasında sözleşmenin ifasına yönelik sebeplere ve sorumluluğa ilişkin beyanlarda bulunmuştur.
Sonuç olarak yukarıya gerekli kısımları alınan konuya ilişkin yasal düzenlemeler, tahkim şartının yer aldığı söz konusu ——- —- söz konusu ihtarname ve tebliğ tarihi ile dava tarihi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında geçerli tahkim şartının bulunduğu, tahkim yerinin ——- olduğu ve tahkimin ——- yasalarına tabi tutulduğu, Mahkememizin görevli ve yetkili olduğu, davacı tarafın bir ——-vatandaşını hakem olarak seçerek davalıya bildirdiği halde davalı tarafça süresi geçtiği halde hakem seçiminin yapılmadığı ve bu seçimin Mahkememizce yapılması gerektiği; bunun için gerekli yasal ve maddi şartların somut olayda gerçekleştiği kanaatine varıldığından sübut bulan davanın kabulü ile ————-davalı hakemi olarak resen seçilmesine ilişkin olmak üzere aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KABULÜ ile; sözleşme hükümleri uyarınca davalı tarafça süresinde yerine getirilmeyen hakem seçimine ilişkin olarak davalı ”…” ünvanlı şirketi tahkim yargılamasında temsil etmek üzere —–Noterliğinin —- tarih ve——– yevmiye nosu ile tercümesi tastik edilmiş —– tarih ve———— başlıklı sözleşmenin tahkim şartına ilişkin 10. Maddesi uyarınca ve 4686 sayılı Kanunun Madde 7 düzenlemesine bağlı olarak ———– davalı hakemi olarak resen seçilmesine,
2-Maktu karar harcından peşin harcın mahsubu ile eksik 10,00 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça peşin ödenen harçlar dahil olmak üzere davacı tarafça yapılan toplam 142,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafça masraf yapılmadığından bu konuda başkaca bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı vekili için tarife gereğince belirlenen 3.400,00 TL maktu avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
İlişkin olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı aleni olarak yapılan yargılama sonunda 4686 sayılı Kanunun Madde 7/B-4 ve HMK. Madde 416/2-c düzenlemelerine bağlı olarak kesin olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/02/2020