Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1123 E. 2021/396 K. 11.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/1123 Esas
KARAR NO : 2021/396

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 26/12/2019
KARAR TARİHİ : 11/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasında yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilİ şirket tarafından davalı aleyhine—–. Sayılı dosyası—- amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalıya ödeme emri tebliğ edildiğini, icra dosyasına davalı tarafından sunulan dilekçede borçlu; alacaklı müvekkile herhangi bir borcu bulunmadığı iddiası ile borca, talep edilen faize, işlemiş faize ve borcun sair tüm fer’ilerine itiraz ettiğini, İtiraz neticesinde takibin durduğunu ve —–anlaşma yapılmadan sonlandığını, — gerçekleşmesi —–) işbu anlaşma kapsamında müvekkil tarafından, davalı şirketin —– yapıldığını, Ancak avansı gönderilen bu taşıma, davalı şirket tarafından gerçekleştirilmediğini, İşbu sebeplerle; icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı, %20’den az olmamak üzere haksız ve kötü niyetli olan davalı borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir
CEVAP /TALEP : 6100 Sayılı HMK’nın 126-131 maddeleri kapsamında cevap dilekçesi verilmemiştir. Davalı vekili dosyaya vekaletname ibraz etmiş ancak duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER : — Fatura, Banka Kayıt ve dekontu, Vergi dairesi kayıtları, Bilirkişi Raporu , dosyadaki sair bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava , İtirazın İptali ve tazminat (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Basit yargılamaya tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş ve tarafların vaki davete rağmen sulh olmak istememeleri üzerine uyuşmazlık belirlenmiş ve aynı celse tahkikata geçilerek mübrez ve toplanan tüm deliller incelenmiş ve duruşmaya katılan davacı vekilinin son beyanları alınarak aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Öncelikli —– sayılı dosyası getirtilerek dosya arasına alınıp incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusu ile uyumlu olduğu görülmüştür. Ayrıca Dosyaya mübrez Arabuluculuk tutanağına göre de zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Burada öncelikle davanın yasal dayanağının hatırlatılmasında yarar vardır; 2004 Sayılı İİK.’nın 67.maddesi; “(Değişik fıkra: 17/07/2003-4949 S.K./15. md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988-3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. (Mülga fıkra:17/07/2003-4949 S.K./103.md.)Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır. (Ek fıkra:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” hükmüne amirdir.
Yapılan yargılama, anılan yasal düzenleme ve toplanan delillere göre uyuşmazlığa bakıldığında; —- sayılı dosyasından davalı hakkında taşıma sözleşmesi kapsamında ödenen paranın taşama gerçekleşmediğinden iadesi için icra takibi başlatıldığı ,takibe yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu ve bir senelik yasal süre içerisinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce davalı davaya cevap vermediğinden münkir kabul edilerek davacı tarafından gösterilen deliller deliller toplanmış ve dosya bilirkişi raporu düzenlenmesi için bir mali müşavir bilirkişiye verilmiştir—- tarafından hazırlanan rapor davacı vekiline ve davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Bilirkişi tarafından hazırlanan işbu rapora göre davacının—- dava dosyasında bulunan ——– gönderildiği —-yönünde görüş ve rapor verilmiştir. Bilirkişi raporunun denetimi yapılmış ve dosya kapsamı ve mübrez delillerle uyumlu olduğu değerlendirilmiştir. Öncelikle uyuşmazlığın taşıma sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle mutlak ticari dava kapsamında kaldığından mahkememiz görevli sayılarak yargılamaya devam edildiği ve hüküm verildiği ifade edilmelidir. Yapılan değerlendirmede somut olayda davacının taşıma sözleşmesi kapsamında avans olarak 12.248,40 TL para gönderdiği, sözleşmeye işbu bedele ilişkin davalı tarafından ——- düzenlendiği, taşıma işinin gerçekleşmediği ve bu durumun davalı tarafından doğrulanarak avansın gün içinde iade edileceğinin yazıldığı ve ancak iade işleminin gerçekleştirilmediği açıkça ortadadır. Binaenaleh davalının almış olduğu parayı taşıma hizmetini vermediğinden davacı aleyhinde haksız ve sebepsiz zenginleşeceği için iade etmesi yasal zorunluluktur. —- somut olayda davacı tarafın davasını, TMK’nın 6. HMK’nın 25, 190. maddeleri nazarında ispat ettiği sonuç ve kanaati hasıl olmuş ve dosyaya mübrez sözü geçen bilirkişi raporunun gerekçeli, denetime açık, hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olduğu kabul ve takdir edilerek davacının davasının kabulü ile, davalı-borçlunun —– dosyasına yapmış olduğu itirazının İPTALİ ile icra takibinin asıl alacağa (12.248,40 TL) takip tarihinden itibaren avans işlemlerinde uygulanan %19,50 ve değişen oranlarda ticari temerrüt faizi işletilmek suretiyle aynen devamına karar verilmiştir.
Davacının İcra İnkar Tazminatı İsteğine ilişkin yapılan değerlendirmede ise Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre itirazın iptali davalarında İİK’nın 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak inkar tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada borçlunun itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmamaktadır. Bu yasal koşullar yanında takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması, başka bir ifadeyle borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç gerekse borçlu bakımından bu koşullar mevcut ise ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Somut olayda davalının borcunun varlığı ve miktarı banka dekontu ve banka hesaplarına göre açık ve net olarak tespit edilebilir durumdadır. Bu nedenlerle davalının itirazının haksızlığına karar verildiğinden ve borç muayyen olduğundan İcra İflas Kanununun 67/2.maddesi gereğince koşulları oluşmakla asıl alacağın %20’si olan 2.449,68 TL icra inkar tazminatının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nın 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderlerinden, aynı yasanın 326/1. Maddesi gereğince aleyhinde hüküm verilen davalı— tutulmuştur. Ayrıca bu kapsamda Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2. Maddeleri gözetilerek dava öncesi— ödenen arabuluculuk ücretinin de davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK’nın 26, 297/2 maddeleri gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davanın KABULÜNE,
2-) 2004 sayılı İİK’nın 67/I maddesi gereğince davalı-borçlunun—— takip dosyasına yapmış olduğu itirazının İPTALİ ile icra takibinin asıl alacağa (12.248,40 TL) takip tarihinden itibaren avans işlemlerinde uygulanan %19,50 ve değişen oranlarda ticari temerrüt faizi işletilmek suretiyle aynen DEVAMINA,
3-)Davacının, 2004 sayılı İİK’nın 67/II maddesi gereğince icra inkar tazminatı talebinin kabulüyle; asıl alacağın (12.248,40 TL) % 20’si olan 2.449,68 TL icra-inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 836,72 TL karar ve ilam harcınına 209,18 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 627,54 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile —- bütçesinden ödenen — davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-)Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı 209,18 TL peşin harç, 6,40 TL vekalet ücreti ve 131,50 TL posta masrafı ve 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 991,48 TL yargılama giderinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —-. 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL nispi/maktu vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-)6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinın Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek dilekçeyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.