Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1114 E. 2020/247 K. 30.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/1114 Esas
KARAR NO: 2020/247
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 26/12/2019
KARAR TARİHİ: 30/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait—————-plakalı aracın davalı sigorta şirketince sigortalandığını, sigorta kapsamında “Aracın veya araç parçalarının çalınması veya çalınmaya teşebbüs edilmesi” ne karşı da teminat altına alındığını, müvekkile ait aracın ——– tarihinde müvekkilin kapalı ve kilitli evine zorla girilerek müvekkilin aracının anahtarlarının ele geçirilmesi suretiyle çalındığını, emniyetçe aramalara rağmen bulunamadığını, rizikonun gerçekleşmesinden kaynaklı zararın giderilmesi için yasal süre içerisinde davalı tarafa başvuruda bulunulduğunu, davalı ile yapılan görüşmelerde araç rayiç bedeli olarak belirlenen ————– müvekkiline ödenmesine dair anlaşıldığını, ancak davalı tarafın —– ödediğini, başkaca bir ödeme yapılmadığını,——— Noterliği’nin ——- yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı şirketten müvekkile ödenmesi gereken ——- geriye kalan ——– ödenmesi istendiğini, ödenmediğinden davalı sigortacı aleyhine ——- İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı dosyası ile icra takibi açıldığını, ancak davalı tarafça itiraz edildiğini, arabuluculuğa gidilmesine rağmen anlaşma sağlanamadığını, bu nedenle takibin kaldığı yerden devamına itirazın iptaline, icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretlerinin davalı tarafa yükletilmesine ve diğer alacaklara ait işlemiş ve işleyecek temerrüt faizleri ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın öncelikle aktif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmesini, davacının zamanaşımına uğrayan tüm taleplerinin reddini, davacıya ait aracın sigortacısı olduklarını, hasar ihbarı nedeniyle hasar dosyası açılarak incelemeye alındığını, inceleme neticesinde ———– bedelde mutabık kaldıklarını, müvekkilce ————– tutar rehin ödemesi olarak yapıldığını, aracın daha sonra bulunduğunu, —– olduğunu, zararın ortadan kalktığını, ödenen paranın iadesinin gerektiğini, davacının açmış olduğu haksız ve yersiz davanın öncelikle usulden, aksi halde esastan reddini, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline dair karar verilmesini savunmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava itirazın iptali davasıdır.
——tarihinde yürürlüğe giren ——————- tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5’inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A maddesine göre: “(1) Bu kanunun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, dava konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”
6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 3’üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen 18/A maddesine göre: “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılmadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Tüm dosya kapsamından; dava arabuluculuğa el verişli olmakla beraber dava şartı arabuluculuk kapsamında kalabilmesi için uyuşmazlık konusunun para alacağının ödenmesine ilişkin olması ve talep sonucunun tazminat veya alacağa ilişkin olması ya da her ikisini birlikte içermesi gerekir. TTK nun 5/A maddesindeki düzenleme ile talep sonucuna değil dava konusuna açıkça vurgu yapılarak dava konusunun bir miktar paranın ödenmesi olması şartı aranmış olduğu, itirazın iptali davasının dava şartı arabuluculuk kapsamında kaldığının kabulü gerekmiştir.
Bu hali dava konusu talep bakımından zorunlu arabuluculuğun söz konusu olduğu, her ne kadar davacı taraf dava dilekçesi ile arabuluculuğa başvurulduğunu belirtmiş ise de, dava dilekçesi ekinde arabuluculuk sürecinin sonlandığına dair arabuluculuk son oturum tutanağını/suretini sunmadığı, mahkememizin —————– tarihli tensip zaptının 17.maddesi ile “7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6235 Sayılı Kanuna eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca davacı tarafça ARABULUCUK son tutanağının aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin 1 haftalık kesin süre içerisinde mahkememize ibraz edilmesine, aksi takdirde davanın dava şartı yokluğundan reddedileceğinin ihtarına, (ihtaratın tensip zaptının tebliği ile yapılmış sayılmasına) “dair karar verildiği, tensip zaptı davacı tarafa ———–tarihinde tebliğ olunmasına rağmen davacı tarafça belirlenen kesin sürede eksiklik giderilmediği gibi daha sonraki tarihlerde ve dahi ön inceleme duruşma gününe kadar da eksikliğin giderilmemiş olduğu ve arabuluculuk son tutanağının sunulmadığı, bu hali ile başlangıçta arabuluculuğa başvurulmuş olsa bile süreç sonlandırılmadan davanın açıldığı kanaatinin mahkememizde hasıl olduğu ve dava şartının gerçekleşmediği, bu hususun da hakim tarafından re’sen gözetilmesi gereken ve eksikliği giderilemeyecek bir konu olduğu, 6100 sayılı HMK 114/2 maddesi gereğince özel kanunlardaki dava şartlarının da incelenmesi gerekeceğinden HMK 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.—————-
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK 114/2 ve HMK 115/2 maddeleri gereği dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 686,12 TL harcın mahsubuyla arta kalan 631,72 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde————– Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.30/06/2020