Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1087 E. 2020/254 K. 01.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/1087
KARAR NO : 2020/254

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 23/12/2019
KARAR TARİHİ : 01/07/2020

Tarafları yukarıda belirtilen davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından ibraz edilen ve duruşmada imzalı beyanla açıklanan dava dilekçesinde özetle, davacı tarafından ——– unvanlı şirket aleyhine dava dilekçesinde açıklanan ticari ilişkiye bağlı cari hesap alacağı nedeni ile İstanbul Anadolu ——–. İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas ve İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı icra dosyaları üzerinden takipler yapıldığı, söz konusu şirketin terkin edildiğinin belirlenmesi üzerine ihyası için bu davanın açılması gerektiği ileri sürülerek sonuçta söz konusu şirketin söz konusu her bir takip yönünden ihyasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı——-vekili cevap dilekçesinde özetle; konuya ilişkin yasal düzenlemeler hatırlatılarak— mevzuata uygun işlem yaptığı ve sorumluluğun tasfiye memurunda olduğu ileri sürülerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı—– tebligat yapıldığı halde bu davalı adına gelen olmamış ve cevap verilmemiştir.
Dava TTK. 547. Maddesi uyarınca ticaret sicilinden terkin edilmiş olan—— unvanlı şirket aleyhine dava dilekçesinde açıklanan ticari ilişkiye bağlı cari hesap alacağı nedeni ile İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —-Esas ve İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı icra dosyaları üzerinden işlem gören takipler nedeni ile ihya edilmesinin gerekip gerekmediği hususunun aydınlatılmasına yöneliktir.
TTK’nin “Ek tasfiye” başlıklı 547.maddesi:
“(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki —-, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.”
hükmünü içermektedir.
—–cevabına göre söz konusu şirketin TTK. 547. Maddeye göre 29/07/2019 tarihinde terkin edildiği, son tasfiye———– olduğu ve Mahkememizin yargı alanı içinde kaldığı belirlenmiştir.
Gerekli kısımlarının örneği celp edilen İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün —- Esas ve İstanbul Anadolu——. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı icra dosyaları üzerinden işlem gören takiplerin davacı tarafından söz konusu şirket aleyhine yürütülen takipler olduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere şirketlerin tüzel kişiliği ticaret sicilinden terkin ile sona ermektedir. Ancak tüzel kişiliğin sona erebilmesi için şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda hukuki bir işlemdir. Bu işlemin veya kararın hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün değildir. Eksik veya hatalı işlem sonucu şirketin sicilden tasfiye sonucu terkinine karar verilmiş ise, bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına sahiptir.
Eldeki dava yönünden, söz konusu şirket hakkında takipler olduğu halde tasfiyenin şeklen ve eksik olarak ticaret sicil kayıtlarına yansıdığı; söz konusu takiplerin yürütülebilmesinin TTK’nin 547. maddesi anlamında ek tasfiye işlemini gerektirdiği ve bunun için söz konusu şirketin ihya edilerek yeniden—- tescilinin zorunlu hale geldiği anlaşılmıştır.
Sonuç olarak söz konusu şirketin ihyası için gerekli yasal ve maddi şartların somut olayda gerçekleştiği ve sübut bulan davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış olup ek tasfiye işlemlerinin de aynı tasfiye memuru tarafından yapılması uygun görülerek yeni bir tasfiye memuru atanmamış ise de yargılama gideri yönünden yapılan irdelemeye bağlı olarak: davalı—–, yasal hasım konumunda olup, tasfiyenin usulsüz kapatılmasından dolayı sorumluluğu bulunmadığından yargılama giderinden sorumlu tutulmamıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın TTK’nin 547. Maddesi uyarınca KABULÜ ile;
a)——– sicil numarasında kayıtlı iken tasfiyesi kapatılmış olan —– ünvanlı şirketin;
) İstanbul Anadolu— İcra Müdürlüğü’nün— Esas sayılı icra takibi yönünden ve takibin infazı işlemleriyle sınırlı olarak ihyası ile şirketin bu konuyla sınırlı olmak üzere ——–yeniden tesciline,
) İstanbul Anadolu—. İcra Müdürlüğü’nün— Esas sayılı icra takibi yönünden ve takibin infazı işlemleriyle sınırlı olarak ihyası ile şirketin bu konuyla sınırlı olmak üzere — yeniden tesciline,
b)Her iki takip yönünden geçerli olmak üzere Ek tasfiye işlemlerinin daha önceki tasfiye memuru-davalı — tarafından yürütülmesine, ek tasfiye bitinceye kadar tasfiye memurunun görevinin devam etmesine,
c)Kararın —- Siciline tescil ve ilanına,
2-Gerekçede açıklanan nedenlerle davalı —- —müdürlüğünün yargılama giderinden sorumlu tutulmasına yer olmadığına,
3-Maktu karar harcından peşin harcın mahsubu ile eksik 10TL harcın davalı——-alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından peşin ödenen harçlar dahil olmak üzere yapılan toplam 189 TL yargılama giderinin davalı —- — alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekili için tarife gereğince belirlenen 3.400,00 TL maktu —- —alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
İlişkin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı aleni olarak yapılan yargılama sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.