Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/1062 Esas
KARAR NO : 2021/555
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/12/2019
KARAR TARİHİ: 13/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin ————– üretim sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı tarafın davacı müvekkilden kargo poşeti, termal etiket, koli bandı ve fatura cebi gibi ürünlerden birden çok defa toptan alımlar yaptığını, müvekkili tarafından davalı şirkete fatura konusu ürünlerin teslim edildiğini ancak satılan ve teslim edilen ürünlerin karşılığı olarak düzenlenen; ——– bedelli olmak üzere toplam— adet faturanın davalıya gönderilmesine ve hiçbir itiraza uğramamasına rağmen, belirtilen fatura toplamı olan —-borcun müvekkile ödenmediğini, yapılan görüşmeler neticesinde, davalının müvekkiline——- seri numaralı çeki keşide ederek verdiğini ve geri kalan tutar olan—— ödeneceğinin belirtildiğini ancak çekin süresi içerisinde ibrazı sağlanamadığından kambiyo vasfını yitiren çek bedeli olan—— dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, bu nedenlerle davalının ————icra dosyasına yaptığı haksız ve hukuka aykırı itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu açık ve net olduğundan, İİK uyarınca müvekkil şirketin alacağının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; İcra takibinde talep edilen miktarın tamamına ve faize itiraz ettiğini beyan etmiştir.
Deliller
Tarafların ——- icra dosyası dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ——- dosyası, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında cari hesap alacağına dayanan ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin ———— sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Davalı taraf davacıya borcu olmadığını iddia etmiştir.
Dosyada, öncelikle davalı tarafın defter incelemesi yapılmak üzere ——— Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, talimat mahkemesince davalıya çıkartılan tebligatın iade dönmesi sebebi ile davalının defter incelemesi yapılamayarak talimat bila ikmal dönmüş, davalı yanın defter ibraz etmemesi sebebi ile HMK 222.madde uyarınca defter ibrazından kaçınmış sayılması gerektiği nazara alınarak, davacının defter incelemesi yapılması amacıyla defter inceleme günü belirlenerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter inceleme gün ve saatinde davacı yanın defterlerini hazır bulundurduğu, —– havale tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği, davacı tarafın davalı tarafa altı adet belgeye karşılık —- mal ve hizmet satışı yaptığı, davalı tarafından—– ödeme kaydının yapıldığı, dava dilekçesinde süresinde ibraz edilemeyen ve kambiyo vasfını yitiren —- tutarındaki çek yönünden herhangi bir ters kayıt tespit edilemediği, icra takip tarihi itibariyle davalının davacıya —– borcu olduğu rapor edilmiş olup, bilirkişi raporunun bu yönleriyle gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunduğu, her ne kadar davacı tarafça —- üzerinden takip yapılmış ise de, tespit edilen alacak miktarının ——– olduğu, tarafların kendi aralarındaki ticari ilişkiye bağlı olarak yapılan anlaşma neticesinde çekin süresinde ibraz edilememiş olduğu ve kambiyo vasfını yitirdiği, aralarındaki anlaşmadan kaynaklı olarak ibraz edilememesinin neticesinde doğacak hukuki sonuçtan ve tüm çek bedelinden davalının sorumlu tutulamayacağı, 3095 sayılı yasaya göre faaliyetin ticari iş sayılması ve ticari temerrüt faizi talep edilebilmesinin mümkün olduğu tespitiyle beraber davanın kısmen kabulü ile ——- takip dosyasında toplam —— üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup———alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Ayrıca her ne kadar dava kısmen kabul edilmiş ise de, dava konusu uyuşmazlıkla ilgili olarak yapılan arabuluculuk görüşmelerine davalının katılmadığı, mazeret de göndermediği anlaşıldığından Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 25/9 ve 26/2. Maddeleri gözetilerek yargılama giderlerinden davalı taraf sorumlu tutulmuş ve dava öncesi ——- bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-Davalının ——– sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİ ile toplam ——– üzerinden takibin devamına, alacağa takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 590,35 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 118,07 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 25/9 ve 26/2. Maddeleri gereğince davacı tarafından yapılan 44,40 TL harç gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti ve 126,40 TL posta masrafı olmak üzere toplam 770,80 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ——— bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 590,35 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.13/07/2021