Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/825 E. 2023/846 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/825 Esas
KARAR NO: 2023/846
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/11/2023
KARAR TARİHİ: 30/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkili ile davalı firma arasında kalorifer petekleri, klozet, parke toplu alımı için anlaşma yapılmış olup bu anlaşma gereği davalı tarafın müvekkile 900.000 TL’lik malzeme temin edecek; karşılığında ödemenin 600.000 TL’sini nakden alacak, kalan 300.000 TL’lik ödeme için çek alacak ancak çekin ibraz tarihinden önce malzemelerin tamamını müvekkil firmaya teslim etmiş olacak şekilde anlaşma yapıldığını, müvekkili firmanın davalı ile olan anlaşması gereği 600.000 TL ödeme yaptığını ve yapmış olduğu ödeme karşılığı olan malzemeleri temin ettiğini, ancak tarafların Eylül 2023 tarihinde anlaşmış olmasına rağmen kalan 300.000 TL’lik malzemenin henüz müvekkil firmaya teslim edilmediğini, müvekkili firmanın Eylül 2023 tarihinde davalı firmaya güvenerek ——— / ——- Şubesine ait ——– seri numaralı 29/11/2023 vade tarihli, 300.000 TL bedelli çek keşide ederek verdiğini, bu çek karşılığı olan malzemeyi 2 ay geçmesine rağmen hala teslim alamadığını beyanla; Müvekkili şirketin davalıya çekten kaynaklanan 300.000 TL’lik borcunun olmadığının tespitine, %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Dilekçeler teatisi ve ön inceleme tamamlanmadan dosya üzerinden karar verilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, verilen çek nedeni ile borçlu olunmadığının tespitine yönelik olarak açılan menfi tespit davasıdır.
Tüm dosya kapsamının degerlendirilmesinde özetle; davanın taraflar arasında yapılan anlaşma kapsamında temin edilecek malzeme karşılığı verilen çek nedeni ile, malzemelerin tamamının teslim alınmadığı iddiası ile borçlu olunmadığının tespitinin talep edildiği anlaşılmış olup, 7445 Sayılı Kanunun 31. Maddesi ile yapılan değişiklikle 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan ” paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında ” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında” olarak değiştirilmiş olup ilgili değişikle beraber 01/09/2023 tarihinden itibaren açılacak menfi tespit davalarında arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı haline getirilmiştir. 6325 Sayılı Hukuk Uyusmazlıkların Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Fıkrasında “Davacı arabuluculuk faaliyeti sonunda anlasmaya varılamadıgına iliskin tutanagın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmıs bir örnegini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluga uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanagın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektigi, aksi takdirde davanın usulden reddedilecegi ihtarını içeren davetiye gönderilir. Ihtarın geregi yerine getirilmez ise dava dilekçesi karsı tarafa teblige çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya basvurmadan dava açıldıgının anlasılması halinde herhangi bir islem yapılmaksızın davanın, dava sartı yoklugu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda huzurdaki davanın 29.11.2023 tarihinde ikame edildiği, davacı yana, 30.11.2023 tarihli ara karar ile, iş bu davaya ilişkin arabulucu son tutanak aslını sunmak için süre verildiği, davacı vekilince 30.11.2023 tarihinde arabulucuya müracaat edildiğine dair arabuluculuk başvuru formunun dosyaya sunulduğu görülmüş olup, davacı yanca davanın arabuluculuk dava şartını yerine getirmeden açıldığı görülmüştür. Anılan düzenlemelere göre dava açılmadan arabuluculuğa basvurulması gerektiği, iş bu dava şartının sonradan tamamlanabilir nitelikte olmadığı, aksinin kabulü düzenlemenin amacına aykırı olacağı, bu hali ile arabulucuya başvuru şartının dava açılmadan önce yerine getirilmediği, açıklanan nedenlerle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddi gerektigi yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmustur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-7155 Sayılı Kanunun 20’nci maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi ve 7155 Sayılı Kanunun 23’üncü maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A, 6325 sayılı Kanunun 18/A-2, Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile davanın USULDEN REDDİNE,
2-Karar harcı 269,85-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 5.123,25 TL harcın mahsubu ile artan 4.853,4‬0-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde ——— Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/11/2023