Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/325 E. 2023/737 K. 31.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/325 Esas
KARAR NO: 2023/737
DAVA: Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 11/05/2023
KARAR TARİHİ : 31/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin 04.07.2022 tarihinde davalıdan ———– marka telefonu şirket işlerinde kullanmak amacıyla 3.200,00 TL bedelle satın aldığını, bahse konu telefonu müvekkilinin şirket işlerinde kullanılmaya başladığını fakat aradan kısa bir süre geçince telefonda konuşma esnasında kesilmeler meydana geldiğini, ——- ve ———– tuşunun çalışmadığının fark edildiğini, telefon henüz garanti kapsamında olduğu için servise gönderildiğini, 26.01.2023 tarihinde kayıt yapıldığını, ürün servise yolladıktan sonra 20 iş günü geçmesine rağmen müvekkil şirkete herhangi bir bildirimde bulunulmamış, arıza giderimi de sağlanmadığını, bunun akabinde müvekkil şirket ücretsiz onarım veya ayıpsız bir benzeri ile değişim talep ettiğini, davalının bu talebi de reddettiğini, müvekkilinin mağduriyetinin giderilmesi amacıyla 22.03.2023 tarihinde arabuluculuğa başvurmuş olup, 02.05.2023 tarihinde gerçekleşen oturum neticesinde bir anlaşmaya varılamadığını, davanın kabulüne, açıklanan nedenlerle, malın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesine talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının işbu davaya konu uyuşmazlık kapsamında taleplerini yöneltilebileceği tarafın müvekkili şirket olmadığından işbu davanın husumet açısından reddinin gerektiğini, davacı tarafın müvekkil şirketten herhangi bir talepte bulunamayacaklarını müvekkili şirketin söz konusu cihazın satıcısı olmadığını, bu hususun davacının dosyaya ibraz etmiş olduğu faturadan ve servis formundan da anlaşıldığını, hiçbir şekilde davacının taleplerinden müvekkil şirketin sorumlu olduğunun kabulü anlamına gelmemek kaydıyla bir an için taleplerinin müvekkili şirkete yöneltilmesi halinde dahi cihaz garanti kapsamı dışında kaldığını, bu nedenle müvekkil şirkete yöneltilebilecek bir sorumluğun bulunmadığını, mevzuat gereği cihaz garantisi kullanıcı hatası olarak adlandırılan; yetkisiz servis müdahalesi, kullanım hatası, darbe, sıvı teması gibi durumları kapsadığını, Teknik servis, ürün üzerinde yapacağı kontrollerde, garanti dışı durumlarından herhangi birini tespit ettiği takdirde cihaz garanti kapsamının dışına çıktığını, davacıya ücretli onarım teklif edilmişse de davacı tarafından kabul edilmeyen ücretli onarım sonucunda cihazın işlemsiz iade edildiğini beyanla; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Davacı, davalı yetkili servis işletmecisi şirkete açtığı dava ile dava konusu cep telefonun imalattan kaynaklı ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim talebinde bulunmuştur. Dosya içinde mevcut dava dışı ——— tarafından düzenlenen fatura incelenmesinde, dava konusu ürünün, 04/07/2022 tarihinde, 3.200 TL bedel karşılığında davacı tarafından, dava dışı firmadan satın alındığı, servis kayıtlarının incelenmesinde ise 26/01/2023 tarihinde “yolda iken konuşma kesiliyor ——– dahi olmuyor ——– tuşu çalışmıyor” şikayeti ile davalı servise teslim edildiği anlaşılmıştır.Taraflar arasında dava konusu ürünün davacı tarafından, dava dışı firmadan satın alındığına ve davalı firmanın yetkili servis hizmeti verdiğine ilişkin ihtilaf bulunmamaktadır.Dava konusu ürünün satın alındığı tarih itibari ile davada 6502 sayılı Kanun uygulanmalıdır.6502 sayılı Kanun’un 11. maddesinde; “Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.(2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz.(3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.(4) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi durumunda bu talebin satıcıya, üreticiye veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur. Ancak, bu Kanunun 58 inci maddesi uyarınca çıkarılan yönetmelik eki listede yer alan mallara ilişkin, tüketicinin ücretsiz onarım talebi, yönetmelikte belirlenen azami tamir süresi içinde yerine getirilir. Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir.” düzenlemesi bulunmaktadır.Mahkeme yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile; “dava konusu cep telefonunda halen devam eden “açılmama” arızası bulunduğu, cihazdaki arızanın donanımsal arıza olduğu ve cihazın onarılması için ana kartının değişmesi gerektiği, mevcut arıza nedeniyle cihazın kullanılamaz durumda olduğu, cihazın satın alındığı ———- firmasına teslim edilirken cihaz üzerinde bir fonksiyonel inceleme yapıldığı ve bu incelemede cihazın çalışır durumda olduğunun tespit edildiğinin tutanakla sabit olduğu, bu nedenle cihaza yetkili serviste iken zarar verildiği, cihazdaki arızanın onarımla giderilmesinin ekonomik olmadığı,” belirlenmiştir. 6502 sayılı Kanun’un 11/2. maddesine gereğince; ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları satıcının yanında, üretici ve ithalatçıya karşı da kullanılabilecek olup, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talepleri ise üretici ve ithalatçıya yöneltilemeyecektir. Sözleşmeden dönme ve bedel iadesi akdi ilişkinin tarafı olan satıcıdan talep edilebilecektir.Somut olayda, dava konusu ürünün imalattan kaynıklı ayıplı olduğu iddiası ile 6502 sayılı Kanun’un 11. maddesi gereğince seçimlik hakların kullanılmasıya yönelik olarak misli ile değişim talebi ile açmış olup, eldeki davadaki söz konusu talep yönünden yetkili servis olduğu sabit olan davalıya husumet yöneltilemeyecektir Hal böyle olunca mahkemece, davalı yetkili servise karşı açılan dava konusu malı ayıpsız misli ile değişime yönelik davanın pasif husumet (taraf sıfatı) yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından davalı hakkında açılan davanın pasif husumet (taraf sıfatı) yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Karar harcı 269,85-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95-TL harcın, davacı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydı yapılmasına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ———bütçesinden ödenen 3.120,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/10/2023