Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/207 E. 2023/582 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/496 Esas
KARAR NO: 2023/556
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/07/2022
KARAR TARİHİ: 14/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı —— aleyhine, kaçak elektrik kullanımın bedelinin tahsili için —— Esas dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun ise iş bu icra takibi açısından borca ve tüm ferilerine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, dolayısı ile itirazın iptali ile takibin devamına yönelik taraflarınca dava açma zarureti mevcut oluştuğunu, müvekkili şirket yetkililerince davaya konu tesisat adresi olan —— Mah. —— Yolu Cad. No:—- —– Blok —— adresinde yapılan kontrollerde kaçak elektrik kullanımı tespit edildiğini ve hakkında 27.09.2021 tarihinde ——- numaralı kaçak usulsüz elektrik tüketim tespit tutanağı ile kayıt altına alındığını, dava dilekçelerinin ekinde de sundukları, tutanakta; “Perakende satış sözleşmesi/iki anlaşmanız olmadan tüketim yaptığınız tespit edilmiştir” olarak kullanım şeklinin açıklandığını,yönetmeliğe dayanarak davalı/ borçlu’ nun işyerinde kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini ve hakkında 27.09.2021 tarihinde ——– numaralı kaçak elektrik tüketim tespit tutanağı tutulduğunu, bu tutanak gereğince müvekkil şirket görevlilerince yapılan incelemede; perakende satış sözleşmesi yapmadan enerji kullanıldığına ilişkin kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiğini ve bu tutanağa istinaden davalı adına faturalandırma yapıldığını bildirdiğinden bahisle icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı taraf, eldeki davaya herhangi bir cevap vermemiş, HMK 128 madde hükmü uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.

İNCELEME ve GEREKÇE:Dava hukuki niteliği itibariyle, —— Esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır.İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır. Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez. İtirazın iptali istemine konu, ——- Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde buludğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği; borçlu tarafından itiraz dilekçesinde borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği huzurdaki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Mahkememizce aldırılan 30/11/2022 tarihli bilirkişi raporu ile kaçak elektrik tüketim hallerinin, —— Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 42.maddesinde tanımlandığı, davalı tarafından, yönetmeliğin 42. Maddesinin (a) ve (ç) fıkralarında tanımlanan şekilde, Perakende Satış Sözleşmesi olmadan ve kesilen elektriği kurumun izni ve bilgisi dışında açarak kaçak elektrik kullanıldığı, davacı elektrik şirketi tarafından, davaya konu edilen 27.09.2021 tarih ve ——– seri numaralı kaçak usulsüz elektrik tüketim tespit tutanağının, Yönetmeliklere uygun olarak düzenlendiği, davacı alacağının, 2.729,45 TL kaçak tüketim bedeli, 48,04 TL gecikme faizi ve 8,65 TL faizin KDV’si olmak üzere, Toplam 2.786,14 TL olacağı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.Mahkememizce aldırılan 29/03/2023 tarihli ek bilirkişi raporu ile kaçak elektrik tüketim hallerinin,—— Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 42.maddesinde tanımlandığı, Davalı tarafından, yönetmeliğin 42. Maddesinin (a) ve (ç) fıkralarında tanımlanan şekilde, Perakende Satış Sözleşmesi olmadan ve kesilen elektriği kurumun izni ve bilgisi dışında açarak kaçak elektrik kullanıldığı, davacı alacağının, 3.699,20 TL kaçak tüketim bedeli, 65,11 TL faiz ve 11,72 TL faizin KDV’si olmak üzere, Toplam 3.776,03 TL olacağı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davalı tarafından kaçak elektrik kullanımının bulunduğu ve kaçak elektrik kullanımı sebebi ile tahahhuk ettirilen elektrik faturasının ödenmediği, bilirkişi raporu ile de davalının kaçak elektrik kullandığının görülmüştür. Bilirkişi tarafından yapılan teknik inceleme ve hesaplama dosya içeriğine ve hadiseye uygun bulunduğundan mahkememizce de hükme esas kabul edilmiştir. Bu nedenle davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden, mahkemece koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ İLE,
1-Davalının —— E. Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının iptali ile, takibin aynen devamına,
2-Dava konusu alacağın yargılamayı gerektirmesi nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 269,85 TL’den dava açılırken yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 189,15 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 80,70 TL peşin harç, 80,70 başvurma harcı olmak üzere toplam 161,40 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 285,25 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.785,25 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenecek 3.776,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/09/2023