Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/117 E. 2023/821 K. 17.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/117
KARAR NO : 2023/821

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/02/2023
KARAR TARİHİ : 17/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 1
0.08.2022 tarihinde saat 10:30’da —- ilçesinde Davalılardan —-sevk ve idaresindeki —– plaka sayılı otomobili ile otoyolda durma kurallarına uymamasından sebeple Davacı —- sahibi bulunduğu —-plaka sayılı —-marka—-model araç arasında çarpışmaya dayalı kaza meydana geldiğini, —-plaka sayılı aracın %100 kusurlu bulunduğunu, Kaza sonrası Davacının maliki olduğu —- plaka sayılı araç —-işyerine çekici vasıtası ile çektirilerek onarımı yapıldığını, davacıya ait araçtaki hasar miktarı 63.175,98-TL olarak tespit edildiğini, davacının olayda herhangi bir kusuru bulunmadığını,—-sevk ve idaresindeki kazaya karışan—– plaka sayılı araç —-poliçe numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile —– Şirketi adına Davalılardan —– Şirketi tarafından sigortalandığını, arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını, tüm bu nedenlerle açılan davanın kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesinde özetle; Maddi tazminat olarak dava dilekçesi ile 5.000 TL talep edilmiş ise de bu talebi toplam 10.826,00 TL olarak (5.826,00 TL artırarak) ıslah ettiklerini beyan ve talep etmiştir.

Davalı —- Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle;
Kazaya karışan —–plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde—– poliçe numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza dolayısıyla davacı tarafından müvekkil şirkete yapılan başvuru üzerine —- numaralı hasar dosyası açıldığını, müvekkil Şirket 28.09.2022 tarihinde 19.174,00 TL değer kaybına ilişkin ödeme gerçekleştirdiğini, müvekkil şirket araç hasarına ilişkin olarak ise, 31.10.2022 tarihinde 63.919,98TL rücu ödemesi gerçekleştirildiğini, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçe limitinden ödendiğinden, yapılan hesaplamalarda, başvuran tarafın aracına yapılan araç hasarına ilişkin ödemelerin düşürülmesi gerektiğini, Poliçe limitinin tamamı davacıya ödendiğinden müvekkil şirketin sorumluluğu mevcut olmadığını, müvekkil sigorta şirketin sorumluluğu sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini beyan etmiştir.
Davalı —– cevap dilekçesinden özetle: Davalı —– Tarafından davalıya araç değer kaybı bedeli olarak 19.174,00 TL ödeme yapıldığını bu husus davalının da kabulünde olduğunu, Davalı Sigorta araç değer kaybı tazminatını ödemiş olduğunu, Mini onarımla giderilebilen, plastik parça, sökülüp takılabilir parça olarak adlandırılan aracın plastik tampon aksamı, camları, mekanik motor aksamı gibi bölümlerinde oluşan hasar ve onarımlar araç değer kaybı hesaplamasında dikkate alınmadığını, ayrıca aracın eski hasarının bulunup bulunmadığı tramer kayıtlarından araştırılması gerektiğini, zira aracın eski hasarının bulunması aynı parçaların tekrar hasar alması durumunda değer kabı olmayacağı açık olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkile ait —- plaka sayılı vasıta dava dışı —-11/04/2022-11/04/2023 tarih —– poliçe no ile, Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu Dolayısı ile yargılama sonrası bir tazmin söz konusu olması durumunda müvekkilin sigortacısı —- rücu etme durumu söz konusu olacağından davanın —– ihbarına karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.Davalı —– usulüne uygun yapılan tebliğe rağmen davacının dava dilekçesine cevap vermemiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasıdır.Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından alınan raporda özetle; —-plakalı otomobil sürücüsü —–, kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, —-plakalı otomobil sürücüsü —–kusursuz olduğu, davacının bakiye değer kaybı alacağının 30.000 TL- 19.174 TL— 10.826,00 TL olduğu, —– Şirketi, —–plakalı aracın 08.03.2022 başlangıç tarihi, 08.03.2023 bitiş tarihi olmak üzere —– poliçe numarası ile tarafından ZMM (Trafik sigortası) sigortacısı olduğu, trafik sigortası kapsamında hasar bedelinden ve değer kaybından sorumlu olduğu, 2022 yılı sigorta teminat limitinin 50.000 TL olduğu,—- davaya konu araç için 16.09.2022 tarihinde —– 19.174 TL değer kaybı bedeli, 31.10.2022 tarihinde—–hasar bedeli olarak 63.919,98 TL , olmak üzere toplamda 83.098,93 TL ödemiş olduğu, davaya konu araç için teminat limitinin üzerinde ödeme yaparak sorumluluğunun kalmadığı, —–kazaya etken—- plakalı aracın kasko sigortacısı olduğu, Kasko sigortasının değer kaybı bedelinden sorumlu olmadığı, dava dışı —- kazaya etken —– plakalı aracın1 1.4.2022-11.04.2023 tarihleri arası —- sayılı poliçesi ile İMM Sigortacısı olduğu, teminat limitinin sınırsız olduğu, İMM sigortasının trafik sigortasının teminat limitlerini aşan bakiye hasar bedeli ve bakiye değer kaybından sorumlu olduğu, —- noterler birliğinin 09.03.2023 tarihli yazısına göre: —-plakalı aracın kaza tarihi itibarı ile davalı—- adına tescilli olduğu, Karayolları Trafik kanuna göre, işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar maddesi uyarınca davalı —–şirket sürücüsünün kusuru oranında, %100, diğer davalı, sürücüsü —– ile birlikte müştereken ve müteselsilen talep edilen bakiye değer kaybı bedelinden sorumlu olduğu, temerrüt tarihinin kaza tarihi 10.08.2022 olduğu, hususlarını beyan ve rapor etmiştir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.Aynı kanunun 91. Maddesinde ise “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde belirtilmiştir.
Sorumluluk sigortaları TTK.nın 1473. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. “(1) Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde belirtilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (—–.). 2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanun’un 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.Bir zarar sigortası türü olan zorunlu mali sorumluluk sigortasında sigortacı işletenin sorumluluğunu yine ancak sorumlu olduğu çerçevede karşılamakla yükümlüdür. Bu bakımdan zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile işletenin poliçe limiti dahilinde tazminat sorumluluğunu yüklenen sigorta şirketi gerçek zarardan, işletenin ve eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında sorumlu tutulabilecektir (Yargıtay —-. HD’nin 23.09.2019 t. —-.sayılı kararı).Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporları bir bütün olarak değerlendirildiğinde davalı araç sürücüsü—–KTK madde 56/d maddesini ihlal ettiği ve bilirkişinin bakiye değer kaybı bedeli hesaplamasının usulüne uygun olduğu, yukarıda açıklanacağı üzere teminatın tamamı ödendiğinden —– ödeyebileceği bir teminatın kalmadığı, anlaşılmakla bilirkişi raporu hükme esas alarak kazaya karışan davalı—- ve ve davalı—– Şirketi yönünden davanın kabulü, davalı sigorta yönünden davanın reddine yolunda aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın davalı —- Şirketi yönünden KABULÜ ile değer kaybı tazminatı 10.826,00 TL nin kaza tarihi OLAN 10/08/2022 itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen ilgili davalılardan alınarak davacıya verilmesine, Davalı —— Şirketi Yönünden açılan davanın REDDİNE
2-Karar harcı 739,52 TL ‘den davacı tarafça yatırılan 179,90 TL peşin harç ve 100 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 279,9‬0 TL harcın davalı —- Şirketinden tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 179,90 TL başvurma harcı, 179,90 TL peşin harç ve 100,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 459,8‬0 TL harcın davalı —–Şirketinden alınarak davacıya verilmesine
4-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.814,75 TL yargılama giderinin davalı —– Şirketinden tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 10.826,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı —– Şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı —– Şirketi kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 10.826,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı—— Şirketine verilmesine,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.200,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı —– Şirketinden tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.