Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/113 E. 2023/270 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/113
KARAR NO : 2023/270

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 16/02/2023
KARAR TARİHİ : 26/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —-Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün—-Sicil Numarasında kayıtlı iken tasfiye sebebiyle ticaret sicil kayıtları kapatılan Tasfiye Halinde—- İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı icra takip dosyası ile —– İcra Müdürlüğünün—— Esas sayılı icra takip dosyaları ile sınırlı olmak üzere, terkin edilen şirket hakkında yürütülen söz konusu icra takiplerinin devamı, sonuçlanması ve infazı bakımından sınırlı olmak üzere ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen, davalılar davaya karşı cevap dilekçesi vermemiş ve duruşmalara da katılmamışlardır.Mahkememizce; —–Ticaret Sicil Müdürlüğünden ihyası talep edilen Tasfiye Halinde —- Şirketi’nin, hangi nedenle, hangi usulle, hangi yasal düzenleme gereği, hangi tarihte terkin edildiği hususu sorulmuş ve —- İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı icra takip dosyası ile—– İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı dosyaları celp edilerek incelenmiştir.
Dava, ticaret sicilinden tasfiye sonucu terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan Tasfiye Halinde —— ihyası istemine ilişkindir. TTK’nin “Ek tasfiye” başlıklı 547.maddesi “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmünü haizdir.
TTK’nin 529. Maddesi “(1) Anonim şirket;
a) Sürenin sona ermesine rağmen işlere fiilen devam etmek suretiyle belirsiz süreli hâle gelmemişse, esas sözleşmede öngörülen sürenin sona ermesiyle,
b) İşletme konusunun gerçekleşmesiyle veya gerçekleşmesinin imkânsız hâle gelmesiyle,
c) Esas sözleşmede öngörülmüş herhangi bir sona erme sebebinin gerçekleşmesiyle,
d) 421 inci maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarına uygun olarak alınan genel kurul kararıyla,
e) İflasına karar verilmesiyle,
f) Kanunlarda öngörülen diğer hâllerde, sona erer.” hükmünü haizdir.
TTK’nin 643. Maddesi uyarınca limited şirketlerin tasfiye usulü ile tasfiyede şirket organlarının yetkileri hakkında anonim şirketlere ilişkin hükümler uygulanır. Bilindiği üzere şirketlerin tüzel kişiliği ticaret sicilinden terkin ile sona ermektedir. Ancak tüzel kişiliğin sona erebilmesi için şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda hukuki bir işlemdir. Bu işlemin veya kararın hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün değildir. Eksik veya hatalı işlem sonucu şirketin sicilden tasfiye sonucu terkinine karar verilmiş ise, bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına sahiptir.
Şirket tüzel kişiliğinin ihyası davasının, ihyası istenilen şirketin tasfiyesini yürütmüş olan tasfiye kurulu üyeleri veya tasfiye memuru ile yasal hasım durumundaki terkin işlemini yapan ticaret sicil memurluğuna husumet yöneltilerek açılması gerekmekte ve bu hususun mahkemece re’sen nazara alınması icap etmektedir. Bu tür davalarda husumet tüzel kişiliği kalmayan şirkete veya şirket ortaklarına yöneltilemez.Yüksek Yargıtay ——sayılı 28/11/2011 tarihli kararında da belirtildiği üzere; “Tüzel kişilik, ticaret sicilindeki kaydın terkini ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona erdiğinin hukuk açısından kabul edilebilmesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanmış olması gerekir. Eğer tasfiye işlemleri gerçekten tamamlanmamış ve tasfiyede gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden terkin edilse bile, şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinden söz edilemez.”
Buna göre, davanın gerektirdiği şekilde, —— Ticaret Sicil Memurluğu kayıtları celp edilerek incelenmiştir. Toplanan delillere göre, davacı tarafından ihyası istenilen şirket aleyhine başlatılan icra takiplerinin devamı ve sonuçlanması için işbu davayı açmakta hukuki menfaati bulunduğundan, anılan bu şirketin, —– İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı icra takip dosyası ile —–. İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı icra takip dosyaları ile sınırlı olmak üzere, terkin edilen şirket hakkında yürütülen söz konusu icra takiplerinin devamı, sonuçlanması ve infazı bakımından sınırlı olmak üzere ihyasına, ——Ticaret Sicil Müdürlüğüne yeniden tesciline, karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Ek tasfiye işlemlerinin de aynı tasfiye memuru tarafından yapılması uygun görülmüş ve yeni bir tasfiye memuru atanmamıştır.Davalı ——Ticaret Sicil Memurluğu, yasal hasım konumunda olup, tasfiyenin usulsüz kapatılmasından dolayı kusur ve sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, bu davalı harç, yargılama giderleri ve karşı yan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamıştır.
Diğer davalı tasfiye memurunun sorumluluğuyla ilgili olarak yapılan incelemede, ihyası istenen şirketin tasfiyesinin 30/07/2020 tarihinde tamamlandığı anlaşılmıştır. ——. İcra Müdürlüğünün—–Esas sayılı icra takip dosyası ile——. İcra Müdürlüğünün ——Esas sayılı icra takip dosyalarının açılış tarihinin tasfiyenin tamamlanmasından önceye ilişkin olduğu, bu durumda davalı tasfiye memurunun ihya davası açılmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla, harç, yargılama giderleri ve karşı yan vekalet ücretinden sorumlu tutularak, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM (Yukarıda Açıklanan Nedenlerle):
1-Davanın KABULÜ ile, TTK’nın 547. maddesi uyarınca—–Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün —— sicil numarasında kayıtlı iken tasfiye sonucu sicilden terkin edilen Tasfiye Halinde —–Şirketi’nin ticaret sicil kaydının, —– İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı icra takip dosyası ile ——. İcra Müdürlüğünün ——- Esas sayılı icra takip dosyaları ile sınırlı olmak üzere, terkin edilen şirket hakkında yürütülen söz konusu icra takiplerinin devamı, sonuçlanması ve infazı bakımından sınırlı olmak üzere İHYASI ile şirketin bu konularla sınırlı olmak üzere——Ticaret Siciline yeniden tesciline,
2-Ek tasfiye işlemlerini yapmak üzere —– TC kimlik numaralı davalı —— tasfiye memuru olarak atanmasına, ek tasfiye bitinceye kadar tasfiye memurunun görevinin devam etmesine,
3-Kararın ——- Ticaret Sicil Müdürlüğünce tescil ve ilanına ,
4-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL harç dava açılırken alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yapılan 385,40 TL dava açılış masrafı ve 137,25 TL yargılama masrafından ibaret toplam 522,65‬ TL yargılama giderinin davalı —— alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı—— alınarak davacıya verilmesine,Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü ve davalı tasfiye memurunun yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde—— Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.