Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/993 E. 2023/276 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/993 Esas
KARAR NO:2023/276
DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 27/12/2022
KARAR TARİHİ: 02/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılardan ——- tarihinde karıştığı tek taraflı kaza neticesinde ——- yolcu olarak bulunan müvekkilin eşi —— vefat ettiğini, Müvekkilinin ise hafif yaralı olarak kurtulduğunu, kazada otobüs sürücüsü de vefat etmiş olup gerek kaza tespit tutanağında gerekse de ———-sayılı dosyası kapsamında ———- raporda ——– tamamen kusurlu bulunduğunu, kazaya sebep olan aracın davalılardan —- bünyesinde —————-poliçeleri mevcut olduğunu, Bu kapsamda tarafımızca davalı sigorta şirketine ——— tarihli dilekçe ile her iki sigorta poliçesi kapsamında tazminat ödenmesi talebiyle başvuruda bulunulmuş ancak bu başvurudan herhangi bir sonuç alınamadığını, yapılan arabuluculuk görüşmelerinden de bir sonuç alınamadığını beyanla; Tahkikat sonucunda müvekkilinin destekten yoksun kaldığının tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda HMK 107. Madde gereği arttırılmak üzere 20.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı ———- (davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline, 400.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı ——— (davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı ——— (davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı ——vekili cevap dilekçesinde özetle; Davada ——Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili bulunduğunu, kazada illiyet bağının kurulması gerektiğini, müteveffanın desteğinin hesaplanması gerektiğini, ——– tarafından yapılan ödemeler var ise bu ödemelerin mahsubunun gerektiğini, davacı tarafın mütefarik kusurunun söz konusu olduğunu, davada zaman aşımı itirazlarının bulunduğunu beyanla, Mahkemenizin Yetkisizliğine, davanın usulden reddine, davanın esastan reddine yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——- vekili cevap dilekçesinde özetle; Zararın tespit edilmesi gerektiğini, müvekkilin sorumluluğunun teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu,——– yapmış olduğu ödeme var ise ödenecek tazminattan düşülmesi gerektiğini, müteveffanın yolcu olup kaza tarihi sonrasında ———– emniyet kemerinin takılması zorunlu hale getirilmiş olup müteveffanın emniyet kemeri takılı olmadığı anlaşılmış olduğundan %20 den az olmamak kaydıyla müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, talep edilen manevi tazminat bedelleri fahiş olup kabulünün mümkün olmadığını, manevi tazminat zenginleşme sebebi olarak kullanılması gerektiğini beyanla, Usule yönelik itirazların karara bağlanmasına, Haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, Yargılama gideri ve ücreti vekâletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, meydana gelen ölümlü trafik kazası sebebiyle açılan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nispi ticari davalardan olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca TTK’da düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nın 4. Maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır. 6335 Sayılı yasanın 2. maddesi ile 6102 Sayılı TTK’nın 5. maddesinin 3 ve 4 nolu fıkraları değiştirilerek Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki iş bölümü ilişkisi görev ilişkisine dönüştürülmüştür. 6100 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun Görevin Belirlenmesi ve Niteliği başlıklı 1. maddesi gereğince görev kamu düzenindendir. Yine HMK’nın 114/1-c maddesi uyarınca görev, dava şartlarından olup, HMK.’nın 115/1 maddesi uyarınca yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır.
28.05.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa’nın 3/k maddesinde “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” tüketici, 3/ı maddesinde ise “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Aynı Yasa’nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa’nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasının engelleyemeyeceğine değinilmiştir. HMK’nın 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Taraflar arasında desteğin ölümüyle sonuçlanan trafik kazası sırasında miras bırakan —- davalı——– yolcu konumunda bulunduğu konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu durumda ———destek arasındaki ilişki taşıma sözleşmesinden kaynaklanmakta olup; desteğin ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek kişi olması nedeniyle—– tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı yasa gereğince tüketici konumundadır. Dava, sözü edilen kanunun yürürlüğe girmesinden sonra —-tarihinde açılmıştır.————– Davanın konusunu oluşturan temel ilişkinin niteliği gereğince Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olmadığı, Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu görev hususunun HMK 1. maddesi kapsamında kamu düzenini ilgilendirdiği, HMK 114/1-c maddesi uyarınca dava şartı olduğu ve HMK m.115/2 gereğince gereğince; mahkemece, resen ve davanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerektiğinden açılan davada mahkememizin görevsizliğine ve dosyanın görevli —– Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli——–Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı——- vekili ile İhbar olunan vekilinin yüzüne karşı, davalı Sigortanın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/05/2023