Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/95 E. 2023/94 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/95 Esas
KARAR NO: 2023/94
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/02/2022
KARAR TARİHİ: 21/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—— ile Davalı—– sigortalı diğer davalı —– davalı sevk ve idaresindeki—- plakalı araç —– istikametinde dönüş yaptığı esnada——- ihlali ile —– istikametinde seyir halinde bulunan Müvekkil —– ait ve müvekkili sevk ve idaresindeki —- plakalı araca çarpmış ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, kanun gereğince Davalı —- söz konusu kazada asli kusurlu olduğunu, ——- plaka numaralı aracın——olup model yılının ——olduğunu, Kaza anına ve aracın durumuna ilişkin çekilen fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere işbu kazanın Müvekkile ait araç üzerinde ciddi bir değer kaybına yol açtığını,——-Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesi halinde—— göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin etmekle mükelleftir” hükmünü havi olduğunu, bu doğrultuda her ne kadar poliçe kapsamında sorumlu olan Davalı —- değer kaybının tespit edilmesi ve bu bedelin müvekkiline ödenmesi hususunda —– tarihli başvuru dilekçesi gönderildiğini, davalı —- tarafından —- numaralı hasar dosyası ile toplam —–ödeme yapıldığını, gerek kazaya ilişkin faturalardan gerekse de müvekkiline ait araçta meydana gelen hasar nedeniyle yapılan onarımlara ilişkin faturadan da anlaşılacağı üzere araçta oluşan değer kaybının davalı—– tarafından ödenen miktarın oldukça üstünde olduğunu beyanla; bu aşamada —— değer kaybı bedelinin davalılardan faiziyle tahsiline ve müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —- yer alan birtakım hükümlerin iptaline karar verildiğini, Dava konusu kaza sonrasında müvekkili şirkete yapılan ihbar üzerine hasar dosyası açıldığı ve neticede iletilen evraklar kapsamında ekspertiz raporu ile hesaplanan —– değer kaybı tazminatının — tarihinde davacı vekili hesabına ödendiğini, ortak bir değer kaybı tespiti yöntemi oluşturmak adına —– yoluna gidildiğini, —– da belirtildiği üzere, kusur tespiti bakımından ——- rapor alınması gerektiğini, Zira; müvekkil şirketin sorumluluğuna ilişkin bir karar ihdas edilmesi halinde müvekkil şirket sigortalısının kusuru oranında sorumlu olacağını beyanla; Davanın esastan ve usulden reddine, Yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmektedirler.
Davalı —- kendisine usulüne uygun olarak yapılan tebliğe rağmen davacı yanı dava dilekçesine cevap vermemiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, meydana gelen trafik kazısı nedeni ile davacıya ait araçta oluşan değer kaybının tazminine yönelik olarak açılan tazminat davasıdır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından verilen raporda özetle; —– sürücü ——: bölünmüş halde seyir halinde iken —- yaklaşıp sola dönmek suretiyle kendisinden beklenen en basit dikkat ve özeni asgari düzeyde yeterince göstermemesi nedeniyle oluşumuna sebep olduğu kazada —– işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemeleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara, uymak zorunda olduğu; aynı kanunun madde 53 b) Sola dönüşlerde sürücüler; 4. Dönüşe başlamadan, sağdan gelen taşıtlara ilk geçiş hakkını vermeye; 5. Dönüş sırasında, karşıdan gelen ve emniyetle durdurulamayacak kadar kavşağa yaklaşmış olan taşıtların geçmesini beklemeye; aynı kanunun Madde 84 Araç sürücüleri trafik kazalarında; j) Manevraları düzenleyen genel şartlara uymama, hallerinde asli kusurlu sayılırlar; hususu da dikkate alındığında %100 asli kusurlu olduğu; — plaka nolu, ———-dava konusu kazada anayolda seyir halinde iken kazanın oluşumunu engelleyecek durumu olmadığı için atfa kabil bir kusuru olmadığı; —— içtihatleri göz önünde bulundurularak; davacı aracının modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi, hasarının nitelik ve niceliği vs. gibi hususlar göz önünde bulundurularak, kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark (aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi) hususlarında değer kaybı —- olarak hesaplandığı; davalı-1 —– ödendiği dikkate alındığında bakiye bedelin—–olarak davalıların sorumluluğunda olduğu, ” şeklinde rapor sunulmuştur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları ———– maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Aynı kanunun 91. Maddesinde ise “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde belirtilmiştir.
Sorumluluk sigortaları TTK.nın 1473. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. “(1) Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde belirtilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden,—-aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir ——
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanun’un 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Bir zarar sigortası türü olan zorunlu mali sorumluluk sigortasında sigortacı işletenin sorumluluğunu yine ancak sorumlu olduğu çerçevede karşılamakla yükümlüdür. Bu bakımdan zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile işletenin poliçe limiti dahilinde tazminat sorumluluğunu yüklenen sigorta şirketi gerçek zarardan, işletenin ve eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında sorumlu tutulabilecektir ——
Davalı—- plakalı aracın— sigortacısı, davalı — ise malikidir. —– tarihleri arasını kapsamaktadır. Kaza —— tarihinde poliçe yükümlülük tarihleri içerisinde gerçekleşmiştir.
Usul ve yasaya uygun bilirkişi raporunda meydana gelen kazada davalının sigortalısının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu uyarınca %100 kusurlu olduğu, —– plakalı aracın sürücüsünün kusursuz olduğu, davacıya ait araçta değer kaybının —– olduğu bilirkişi tarafından verilen rapor ile tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacı araç maliki ve sigortanın sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı değerlendirilerek bilirkişi tarafında hesaplanan —- değer kaybından sigorta şirketi tarafından yapılan —- ödeme düşüldükten sonra —- üzerinden davanın kabulü yolunda aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Davalı sigorta şirketi tarafından dava konusu kaza sebebiyle toplam —-ödeme yapıldığı, poliçe limitinin ise —-olduğu görüldüğünden davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere karar verilmiştir. Dava ve talep artırım dilekçelerinde faiz başlangıç tarihi açıkça belirtilmediğinden kabulüne karar verilen alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE; 57.323,51 TL değer kaybı bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —– yönünden poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 3.915,76-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 80,70 -TL harç ile 978,94 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 2.856,12-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya verilmesine, ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL peşin nispi harç ve 978,94 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.140,34 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 240,30 -TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.440,30 -TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —- bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile, Hazineye Gelir Kaydına,
Dair; davacı vekili ile davalı ———- vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde —-Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/02/2023