Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/857 E. 2022/857 K. 12.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/857 Esas
KARAR NO: 2022/857
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/11/2022
KARAR TARİHİ: 12/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil —– davalı şirkete teslim ettiğini, malların eksiksiz alındığına dair mal teslim tesellüm fişleri imzalandığını, müvekkili ile davalı/borçlu şirket arasındaki ticari ilişkiye dayalı olarak birim fiyatı —— satışına dair —- seri nolu e-fatura düzenlenmiştir——– seri nolu e-fatura alacağı olan ————Dosyası ile ilamsız takip başlatılmış ancak davalı şirket borcunu ödememiş ve borcu olmadığını iddia ederek borca itiraz ettiğini, takibin durduğunu, arabuluculuk görüşmelerine anlaşma sağlanamadığını, tüm bu nedenlerle itirazın iptaline, takibin devamına, davalının takibe konu alacak üzerinden %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacı iş bu itirazın iptali davasını, tarafımızca yapılan borca itiraz üzerine İİK. 67/1 madde hükmüne göre bir yıllık süre içerisinde ikame etmediğini, müvekkilinin davalı yana hiçbir borcu bulunmadığını, davacı ticari satımdan kaynaklanan mal teslim hizmetini gerçekleştirdiğini kendisinin tanzim ettiği mal teslim tesellüm fişi ile ispat edemeyeceğini, her nekadar davacı defterinde alacağın varlığı gözükse de defterler müvekkil bakımından aleyhe delil teşkil etmeyeceğini, mal tesellüm fişinde bulunan imza her ne kadar müvekkil şirket bünyesinde çalışmakta olan işçiye ait olsa da imza sahibi bu çalışanın mal teslim alma yetkisi bulunmadığını, davacı yanın icra takibinde dayandığı e-fatura ise müvekkil ile aralarındaki temel borç ilişkisini de kanıtlamadığını, taraflar arasında herhangi bir mal alım satım sözleşmesi bulunmamakla birlikte e-fatura olarak davacı tarafından tanzim edilen fatura sözleşme niteliğinde olmayıp müvekkil şirket yetkilisinin imzasına da havi olmadığını, tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine, davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasıdır.
Davacı vekili —– tarihli uyap üzerinden gönderdiği dilekçesi ile; açılan davadan feragat ettiklerini, dosyanın kesinleşmesi sonrasında gider avansının taraflarına verilmesini talep ettiğini bildirdiği vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu görüldü.
Davalı vekili —- tarihli dilekçesi ile; davacı tarafın feragat talebini kabul ettiklerini davacıdan herhangi bir yargılama gideri yahut vekalet ücreti talebi bulunmadığını beyan ve talep etmiştir.
HMK 307. vd maddeleri gereğince davadan feragatin, davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemlerinden olduğu, hüküm ifade edilmesi için karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine de bağlı olmadığı hükme bağlanmış olup davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Feragat Nedeni ile REDDİNE,
2-Feragat ilk oturumdan önce gerçekleştiğinden, 492 sayılı Harçlar Kanunu md. 22 uyarınca maktu harcın olan 80,70 TL’nin 1/3’ünün alınması gerektiğinden bu miktarın peşin alınan 1.426,90 TL harçtan mahsubu ile arta kalan 1.373,1‬0 TL harç fazlasının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine
3-Tarafların birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —– bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davacı taraftan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ———- Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 12/12/2022