Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/78 E. 2022/64 K. 07.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/78 Esas
KARAR NO: 2022/64
DAVA: Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/01/2017
KARAR TARİHİ: 07/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkili şirketin araçlarında trafik kazasına bağlı oluşan değer kaybı sebebiyle —- nezdinde hukuki yardımda bulunması için vekil tayin edildiğini, ancak üstlendiği işler bağlamında şifahi taleplere rağmen bilgi ve belge vermemesi üzerine, azledildiğini, yapılan araştırmalarda—-dosyalarında tahsilatları eksik aktardığının belirlendiğinden bahisle şimdilik —–temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin bir takım değer kaybı dosyalarının yürütülmesi amacıyla tarafına vekalet verdiğini, bu kapsamda avukatlık hizmet sözleşmesi imzalandığını; avukatlık hizmet sözleşmesi doğrucusunda değer kaybı istemine ilişkin öncelikle bilirkişi —-tarafından belirlenen değer kaybı tutarının sigorta şirketinden talebi, akabinde ödenmemesi halinde —- başvuru ve elde edilen ilamların infazının yapıldığını, —– başvuru ücreti, bilirkişi ücreti, icra takip ve masraflarının kendisi tarafından karşılandığını; —- yapılan inceleme sürecinde, herhangi bir bilgi talebinde bulunmayan davacı şirketin, tahsilat aşamasında ofisi aramaya başladığını, her türlü bilginin verildiğini, ancak, —- belirlenen karşı taraf aleyhine verilen vekalet ücreti alacağı, icra vekalet ücreti ile akdi vekalet ücreti olmak üzere—– ayrı ücrete hak kazandığını, bu hususun belirtilmesine rağmen davacının ikna olmadığını; dava dilekçesindeki iddiaların yerinde olmadığını; bilakis davacının azli sebebiyle—–sayılı dosyasındaki alacaklarında alınamadığını, gerçekte hakkını alamayan tarafın kendisi olduğunu, masraf alacaklarıyla vekalet ücreti alacaklarının tenzilinden sonra davacı şirkete isabet eden tutarların gönderildiğinden bahisle yerinde olmayan davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır.
—–sayılı görevsizlik kararı ile gelen dosya mahkememizin yukarıdaki esasına—- tarihinde tevzi edilerek kaydedilmiştir.
6098 Sayılı TBK’ya göre daha özel bir Kanun konumunda olan Avukatlık Kanunu’nda, kamu hizmeti gören avukatların hak ve sorumluluklarına ve avukatlık sözleşmelerinin hüküm ve sonuçlarına ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir. Ancak, bu yöndeki bir belirleme, özel hukuk hükümlerine göre avukat – müvekkil arasında yapılan sözleşmelerin, ——-maddelerinde düzenlenen vekalet sözleşmelerinden ayrı bir sözleşme türü olduğu sonucunu doğurmayacaktır. —– mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden —- veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser—-şeklinde tanımlandığına göre, artık Kanunun bu tanımından hareketle, avukat – müvekkil arasındaki vekalet sözleşmesinden kaynaklı ilişkinin niteliğinin buna göre belirlenmesi gerekeceği açıktır.
Hal böyle olunca, vekil – müvekkil arasında vekalete dayalı sözleşmesel bir ilişki kurulduğu gözetilerek, sözleşmesel ilişkinin temelindeki işlemin, tüketici işlemi olup olmadığının açıklığa kavuşturulması ve sonucuna göre mahkemelerin görevli olup olmadıklarının belirlenmesi gerekeceği tartışmasızdır ———
Somut uyuşmazlıkta davacı taraf ile davalı arasındaki vekalet ilişkisine dayanak temel ilişki; —- yapılan tüketici kapsamında olduğu değerlendirilemeyeceğinden taraflar arasındaki ilişkinin — kaldığı kabul edilmelidir. Ayrıca , davalı tacir niteliği taşımadığından, dava konusu da — kanunda özel olarak düzenlenen hallere girmediğinden, — maddesi hükmünce, davayı ticari dava saymak ve Asliye Ticaret Mahkemesini görevli kabul etmek mümkün değildir. Yukarıda izah edilen nedenlerle; taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamı dışında kaldığına göre davaya bakma hususunda Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. O halde, uyuşmazlıkta davaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gözetilerek 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2. Maddeleri uyarınca, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar vermek gerekmiştir. ——–
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli ——— Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle tensiben verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/02/2022