Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/756 E. 2023/400 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/740 Esas
KARAR NO: 2023/369
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/10/2022
KARAR TARİHİ: 01/06/2023
YAZIM TARİHİ: 14/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——- işletmesinin müvekkil şirket
tarafından yürütüldüğünü, davalı-borçluya ait —— plakalı araçların, provizyon kaydındaki, araçların, 25.10.2019-22.12.2020 tarihleri arasında ücret ödenmeksizin ihlalli geçişler yapıldığını, İhlalli geçiş listesinin dosyaya sunulduğunu, geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerine, 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 7. fıkrası gereğince, ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş günlük süre içerisinde geçiş bedellerini cezasız olarak ödeyebilme imkanı verilmekte ise de, işbu davaya konu ihlalli geçiş ücretlerinin anılan süre içerisinde ödenmediğinin tespit edildiğini, geçiş ücretlerinin süresi içerisinde ödenmemesi üzerine müvekkili şirketçe; davalı-borçlu aleyhine ——- sayılı dosyası ile ödenmeyen geçiş ücretleri ve geçiş ücretlerine 6001 Sayılı Kanunun 30/5 maddesi uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretinin 4 katı tutarındaki gecikme cezası alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın ——- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, avans faiz oranlarında yapılan değişiklikler uyarınca faizin değişen oranlarda kademeli olarak hesaplanmasının gerektiği göz önünde bulundurularak devamına,——- sayılı dosyasına konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkil şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından yasal süresi içerisinde —— hesap bakiyelerinden gerekli ücret kesinti sürecinin de işletilmediğini bu sebeple müvekkili şirketten talep edebileceği herhangi bir alacak hakkının bulunmadığını, davacı tarafından icra takibinin davalı tarafı temerrüte düşürmeksizin ceza prosedürü uygulayarak haksız ve hukuka aykırı şekilde başlatıldığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE :Dava, ihlalli geçiş bedelinin tahsili için yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır.İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır.
Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez.
İtirazın iptali istemine konu, —— sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde buluduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği; borçlu tarafından itiraz dilekçesinde borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği huzurdaki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi raporunda; Davalı şirkete ait araçların, Tablo-1’de belirtilen geçişlerinden kaynaklı, 6.367,90 TL
geçiş ücreti ve 25.471,60 TL ceza bedeli olmak üzere, Toplam 31.839,50 TL tutarındaki bedelden sorumlu olacağı, davacı şirket tarafından talep edilen 5.816,33 TL tutarındaki işlemiş faiz ve 1.047,10 TL tutarındaki KDV bedelinin değerlendirmesinin Sayın Mahkemenin taktirinde olduğu, Sonuç ve kanaatine varıldığını, takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere saygılarımla arz ederim şeklinde rapor düzenlemiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde , davalıya ait araçların ihlali geçiş yaptığı bedelini 15 günlük süre içinde ödemediği, dosya kapsamı usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu ile sabit olduğundan ,bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacı şirketin ihlali geçişler nedeni ile 6.367,90 TL geçiş ücreti , 25.471,60 TL gecikme cezası , 5.816,60 TL işlemiş faiz ve 1.047,10 TL KDV olmak üzere toplam 31.839,50TL alacağının bulunduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Takip talebi ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde alacak likit olduğu anlaşılmakla asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalının tahsiline ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen KABULÜNE, davalı tarafından ——- sayılı dosyasına yönelik itirazın kısmen iptali ile 6.367,90 TL geçiş ücreti , 25.471,60 TL gecikme cezası, 5.816,33 TL işlemiş faiz ve 1.047,10TL KDV üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan asıl alacağın %20 ‘si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine
3-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 2.643,80 TL’nin dava açılırken davacı tarafça peşin olarak yatırılan 467,70 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 2.176,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 467,70 TL peşin harç olmak üzere toplam 548,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 8.500,00 TL bilirkişi ücreti, 228,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 8.728,00 TL yargılama giderinin davada haklı çıktığı %99,94 oranında olmak üzere 8.722,76 TL sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ ye göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ ye göre belirlenen 22,25 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
9-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —— Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.01/06/2023