Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/650 E. 2022/633 K. 30.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/650 Esas
KARAR NO : 2022/633

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2021
KARAR TARİHİ : 30/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; sahibi ve hissedarı olduğu dava dışı ———-. ile davalı şirket arasında davalının mal sahibi ve müteahhitliğini yapmakta olduğu ——- ————— konu alan eser sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşmede hissedarı olunan şirketin alt yüklenici, davalının ise işveren konumunda olduğunu, davalı mal sahibi ve işveren olarak yapılan eser bedenilinin hukuka uygun bir şekilde ödenmesinden sorumlu olduğu halde, yapılan eserin bedelinin yükleniciye ödenmediği gibi haksız fiil ve işlemlerle hissedarı olunan ——- iflasına sebep verdiğini belirterek, haksız fiil sonucu uğranılan zararın haksız fiil faili davalıdan tazmin edilerek, davalının haksız eylem sonucunda mal varlığından elde ettiği sebepsiz zenginleşmenin geri verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mezkur davaya yönelik yetki, görev, husumet, derdestlik, hak düşürücü süre itirazı ve zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, —— sayılı dosyasında eser davasının ikame ettiğini, davacı yanın, —————- ikame edilen davada feri müdahil olduğu da gözetilerek davanın derdestlik nedeniyle reddinin gerektiğini, davanın yetkisiz ve görevsiz mahkemede açıldığını, müvekkili şirketin ——— olduğunu, —– tarihli ——– uyarınca sözleşmenin ifa edileceği yerin —— şeklinde belirlenmesi sebebiyle davacının hem mevzuata hem de sözleşmede düzenlenen yetki hususunda riayet etmeden davanın ikame edildiğini, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, taraflar arasında yapılan eser sözleşmesinden kaynaklı tazminat davasına ilişkindir.
HUAK’ın 18/A maddesinin 1’inci fıkrası uyarınca, davacı, ——– faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya —- tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Somut uyuşmazlıkta, dava dosyası mahkememize ——–Karar sayılı görevsizlik kararı ile —– tarihinde tevzi edilmiş olup, mahkememizce kurulan ——– tarihli ara karar ile davacı vekiline HUAK’ın 18/A maddesinin 1’inci fıkrası uyarınca, ——————- mahkememize sunulması için bir haftalık kesin süre verilmiş, ara karar —– günü tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından ——- ön ———tarihli dilekçesi ile —-müracaat edildiğini, ——— tarihinde ilk oturumun yapıldığını, uyuşmazlık tutanağının ——— düzenleneceğini ve aynı gün mahkemeye sunulacağını bildirmiştir.
Eldeki dava yönünden, yukarıda açıklandığı gibi HUAK’ın 18/A maddesinin 1’inci fıkrasında öngörülen 1 haftalık süre içerisinde son tutanağın aslının veya onaylı örneğinin sunulmasına ilişkin ihtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesinin karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verileceğine ilişkin —– niteliğindedir. Diğer bir anlatımla bu konuda ——– bulunmadığı gibi son tutanağın 1 haftalık süre içerisinde sunulmaması yasa koyucu tarafından sonradan giderilmesi olanaklı dava şartı olarak öngörülmemiştir.——- ilamı da aynı doğrultudadır.
Anılan düzenlemelere göre dava açılmadan arabuluculuğa basvurulması gerektiği, is bu dava şartının sonradan tamamlanabilir nitelikte olmadığ, aksinin kabulü düzenlemenin amacına aykırı olacağı, bu hali ile arabulucuya başvuru şartının dava açılmadan önce yerine getirilmediği, açıklanan nedenlerle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddi gerektiği — kanaat ile asağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)7155 Sayılı Kanunun 20’nci maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi ve 7155 Sayılı Kanunun 23’üncü maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A, 6325 sayılı Kanunun 18/A-2, Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile davanın USULDEN REDDİNE,
2-Karar harcı 80,70-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 85,39 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 4,69-TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazineye irad kaydı yapılmasına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ———– esaslara göre belirlenen 2.500,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.