Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/64 E. 2022/787 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/64 Esas
KARAR NO : 2022/787

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/12/2020
KARAR TARİHİ : 17/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —— Esas sayılı dosyası ile aleyhine icra takibi başlatıldığını, takibin başladığı tarihte 12 yaşında olduğunu, dairenin kapatılarak birleşmesi üzerine ——-Esas sayılı dosyası üzerinden takibin devam ettiğini, yapılan tebligatların eski —– adresine yapıldığını, takip sonrasında banka hesabındaki 354,52 Euro ve 735,40 TL’ nin haczedildiğini, aracının üzerine haciz konulduğunu, bildirdiğinden bahisle takibin başlatıldığı tarihte 12 yaşında olması o yaştaki bir çocuğun çek senet düzenleyemeyeceği hususu göz önünde bulundurularak aracı üzerindeki haczin kaldırılmasını, banka hesapları üzerinden haczedilen tutarın tarafına iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı taraf eldeki davaya herhangi bir cevap vermemiş, HMK 128 madde hükmü uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE:
Eldeki dava, —–Asliye Hukuk Mahkemesinin——-Karar sayılı görevsizlik ilamı ile mahkememize tevzi edilmiştir.
Dava hukuki niteliği itibariyle, borçlu bulunulmadığı halde ödenen bedelin istirdadı davasıdır.Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.Mahkememizce aldırılan 18/07/2022 tarihli bilirkişi raporu ile davacıya ait mukayeseye esas belgelerin incelendiği, çek aslı dosyada bulunmadığından inceleme yapılamadığını bildirir rapor sunulmuştur.İncelemeye esas olmak üzere çek aslı celp edilmiş, dosyanın çek aslı incelenmek ve ek rapor aldırılmak suretiyle bilirkişiye tevdine karar verilmiştir.Bilirkişi tarafından sunulan 06/10/2022 tarihli bilirkişi ek raporu ile inceleme konusu çekteki birinci ciranta imza ile ——ait mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; mukayese örneklerinin iki varyasyon içerdiği, başlangıç hareketlerinde, ara gramalarda ve bitiş hareketlerinde farklılıklar görüldüğünü, bunun yanı sıra istif, işleklik, doğrultu, baskı derecesi ve kalem yürütme alışkanlıkları yönünden—— farklılıklar bulunduğunu, beyaz ışık ve değişik açılarda verilen ışık ışınları, yüksek çözünürlü —– tarayıcı, bilgisayar analiz programları kullanılarak, ——esaslar dahilinde yapılan mukayeseli incelemede; inceleme konusu çekteki birinci ciranta imza ile—— ait mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; mukayese örneklerinin iki varyasyon içerdiği, başlangıç hareketlerinde, ara —–ve bitiş hareketlerinde farklılıklar görüldüğü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından değerlendirildiğinde; inceleme konusu çekteki birinci ciranta imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla——-eli ürünü olmadığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.Eş söyleyişle kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir. Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise, ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir——-. Ayrıca, adi senette borçlu olarak gözüken kimse, senet altındaki imzanın kendisine ait olmadığının ve dolayısıyla, senet borçlusu konumunda bulunmadığının tespiti amacıyla, cebri icra tehdidi ile karşı karşıya ise, icra takibinin yapılmasından önce; süresi içinde ödeme emrine karşı imzaya itiraz yoluyla itirazda bulunmayı ihmal etmiş ve takip kesinleşmişse, takibe başlanılmasından sonraki evrede sahtelik davası açabilir, böyle bir sahtelik davası hukukî niteliği itibariyle 2004 sayılı İİK 72’de düzenlenmiş olan menfi tespit davasıdır.Senet borçlusu tarafından senette yer alan imzanın kendisine ait olmadığının iddia edilmesi halinde çözümü özel veya teknik bilgi gerektirdiğinden bilirkişi incelemesine karar verilir. İmza incelemesinde öncelikle senedin düzenleme tarihinden öncesine ilişkin borçluya ait olduğu muhakkak olan karşılaştırmaya elverişli imzalarını taşıyan belgeler, keşide tarihine en yakın tarihli olanından başlayarak bilirkişi tarafından mukayeseye esas alınmalıdır. Yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, —— yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması; sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay’ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi nedenle farklı veya aynı kişinin eli ürünü olduklarının fotoğraf ya da diğer uygun görüntü teknikleriyle de desteklenmesi şarttır. Nitekim bu ilkeler, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 08.10.2019 tarihli ve —— sayılı kararında da benimsenmiştir.Tarafların iddiaları ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporları tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı aleyhine çeke dayalı icra takibi yapıldığı, davacının icra takibi tehdidi altında ödeme yaptığı, davacının çekteki imzanın kendisine ait olmadığını savunduğu, yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucu çekteki imzanın davacı eli ürünü çıkmadığı, davacının çekteki imzanın sahte olduğunu iddia ettiği, senedin sahte olması senedin hükümsüzlüğüne yönelik olup mutlak defi niteliğinde olduğu ve her hamile karşı ileri sürülebileceği, bu nedenle davalının iyiniyet iddiasının dinlenemeyeceği, çekteki imzanın davacıya ait olmadığı tespit edilmekle çeke dayalı yapılan icra takibinden dolayı davacı tarafın davalı tarafa ödenen bedelin taleple bağlı kalınarak istirdadına, davalının, davacı imzasının ona ait olmadığını bilebilecek durumda olmadığı dolayısıyla kötüniyetli sayılamayacağı sebebiyle koşulları sağlanamayan kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.Yargılama gideri yönünden ise, davalı tarafın davayı kabul etmediği de dikkate alınarak yargılama giderlerinden davalının sorumlu tutulması gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
H ÜK Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile, davacı tarafından ödenen 4.092,55 TL nin 18/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine
3-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 279,56 TL’den dava açılırken yatırılan 69,90 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 209,66 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 69,90 TL peşin harç, 54,40 başvurma harcı, olmak üzere toplam 124,30 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 434,35 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.434,35 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan ——- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,Dair davacı asilin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.