Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/759 Esas
KARAR NO: 2023/190
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 11/10/2022
KARAR TARİHİ: 24/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil —- davalı—- alacağını tahsil için——-sayılı dosyası ile başlattığımız ilamsız icra takibi, borçlunun vaki haksız ve kötü niyetli itirazı neticesinde durduğunu, davacı alacaklı ———- davalı borçlu arasında 08.03.2021 tarihinde ——— kurulduğunu, sözleşme hükümleri gereği davalı, müvekkile 03-08.08.2021 tarihleri arasında gerçekleşecek ———- organizasyonuna katılımını sağlama ve yer temini için, müvekkilinin de 44.427,75 TL bedel olarak ödemeyi borçlandığını, davalının kendi kusuruyla temerrüde düştüğünü ve hizmet vermediğini, arabuluculuk görüşmelerinde anlama sağlanamadığını, tüm bu nedenlerle açılan davanın kabulüne davalı şirketin alacaklılarından mal kaçırmasını önlemek ve müvekkil şirketin alacağının tahsilini mümkün kılmak için davalı şirketin haczi kabil mal/hak/alacaklarından anapara borca yeteri kadarı hakkında (44.427,75 TL) 2004 Sayılı İİK 257. vd maddeleri uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesine, itirazın iptaline, takibin devamına, davalının takibe konu alacak üzerinden %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı şirket arasında 19-24 ocak 2021 tarihleri arasında düzenlenecek———- akdedildiğini, covid-19 salgını nedeniyle fuar, haklı sebeplerle ileri bir tarihe ertelendiğini, müvekkil şirket pandemi nedeniyle devlet tarafından alınan kararlar ve yayınlanan genelgeler nedeni ile fuarı ertelemek zorunda kalmış, belirlenen tarihte yurt dışından misafirlerin pandemi nedeniyle katılamayacak olmaları nedeniyle fuar katılımcıları tarafından ertlenmesi talep edildiğini, yargıtay kararlarında, mücbir sebeple ertelenen fuarlardan organizatör şirketin sorumlu tutulamayacağı, bu sebeple sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesinin istenemeyeceği ifade edildiğini, müvekkil şirketin, fuarın tarihini değiştirme hakkı bulunmadığını, fuar tarihinin değiştirilmesi katılımcılara sözleşmeyi fesih ve ödenen bedelin iadesi hakkı vermediğini, fuarın uzak bir tarihe ertelenmesinde müvekkil şirketin bir kusuru bulunmadığını tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle,——– sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır.
İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.
b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır.
Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.
c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez.
İtirazın iptali istemine konu, ——— sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği; borçlu tarafından borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği huzurdaki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava, taraflar arasında düzenlenen fuar katılım sözleşmesi kapsamında davacı tarafça davalıya verilen ve ödenen senetten dolayı davalı tarafın temerrütü nedeniyle ödenen bono bedellerin iadesi için davalı aleyhine açılmış takibe yönelik itirazın iptali davasından ibarettir.
Dosya kapsamına göre, taraflar arasında ———- günleri isimli fuara katılım sözleşmesinin imzalandığı; sözleşme bedelinin davaya konu edilen bonolar ile ödenmesi kararlaştırılmış olup davacı taraf düzenlenen fuar katılım sözleşmesi kapsamında verilen ve ödenen senetten dolayı davalı tarafın temerrütü nedeniyle ödenen bono bedellerin iadesi içindavalı aleyhine açılmış takibe yönelik itirazın iptalini talep etmektedir. Somut olayda söz konusu fuarın iptal edilmediği, Covid salgını nedeniyle ertelendiği, nitekim fuarın ———– tarihleri arasında gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 2. maddesinde ” davacı katılımcı, fuar katılım koşulları, fuar yeri, katılımcının fuar alanındaki yeri, düzenleme tarihleri vb hususlarda düzenleyicinin, sektörün talebi, ekonomik durumu, organizasyon gerekleri veya kendi takdiri ile yapacağı değişiklikleri peşinen kabul edeceği, bu durum sözleşmenin fesih sebebi olmadığı, katılımcının ücret ödeme yükümlülüğü devam edeceği…” kararlaştırılmıştır. Görüldüğü üzere davalı tarafın sözleşmeye konu fuarı tek taraflı olarak erteleme yetkisinin bulunduğu, sözleşmenin ertelemesi durumunda davacının ödeme yükümlülüğünün devam edeceği anlaşılmakla davalının takibe itirazında haklı olduğu anlaşılmakla açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.——–
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2- Karar harcı 179,90 TL den başlangıçta peşin olarak yatırılan 520,88 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 340,98 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ———- bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde———–Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/03/2023