Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/424 E. 2022/653 K. 05.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/424
KARAR NO: 2022/653
DAVA: Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ: 15/06/2022
KARAR TARİHİ: 05/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına başlattıkları —– sayılı icra takibinde dosya borçlusunun —-olduğu dosyada borçlu —- yapılan hacizde —- istihkak iddiasında bulunduğunu, — karar tensip tutanağı ile, — tarihli hacizde İİK 99. Madde gereğince işlem yapılmasına ve alacaklıya istihkak davası açmak üzere —– süre verilmesine karar verdiğini, İcra müdürlüğünün İİK.99. Maddeye göre işlem yapılmasına ilişkin taraflarınca —- ile icra memur muamelesini şikayet yoluna başvurulduğunu, halihazırda icra müdürünün işlemini şikayet talebimiz sonuçlanmamış olduğundan ayrıca ——-sayılı dosya ile İİK’nun 99. maddesi uyarınca “istihkak iddiasının reddi” davası açıldığını, ancak bu davayı açmış olmamız ispat külfetini üzerine aldığımız anlamına gelmemekte olduğunu, İcra Müdürünün işlemi yanlış olup esasen İİK 97. Maddeye göre işlem yapılması gerekmekte olduğunu, müvekkilinin hak kaybına uğramaması adına—- sayılı dava ikame edildiğini, —- tarihli duruşma tutanağında da görüleceği üzere mahkemece ”davacı vekilinin davalılardan ——- ihyası için dava açmak ve davanın açıldığını mahkeme adı ve dosya numarasını bildirmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmesine, aksi takdirde davanın usulden reddedileceğinin ihtarına ” hükmedildiğini tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile;——– tasfiyesi için ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış olup davaya karşı cevap vermemişler ve duruşmalara katılmamışlardır.
Mahkememizce; —- ihyası talep edilen —- hangi nedenle, hangi usulle, hangi yasal düzenleme gereği, hangi tarihte terkin edildiği hususu sorulmuş ve ——üzerinden celp edilerek, ——– dosyaya eklenerek resen incelenmiştir.
Dava,——tasfiye sonucu terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan Tasfiye Halinde —- istemine ilişkindir.
TTK’nin “Ek tasfiye” başlıklı 547.maddesi “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, ——-bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
——- Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmünü haizdir.
TTK’nin 529. Maddesi “(1) Anonim şirket;
a) Sürenin sona ermesine rağmen işlere fiilen devam etmek suretiyle belirsiz süreli hâle gelmemişse, esas sözleşmede öngörülen sürenin sona ermesiyle,
b) İşletme konusunun gerçekleşmesiyle veya gerçekleşmesinin imkânsız hâle gelmesiyle,
c) Esas sözleşmede öngörülmüş herhangi bir sona erme sebebinin gerçekleşmesiyle,
d) 421 inci maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarına uygun olarak alınan genel kurul kararıyla,
e) İflasına karar verilmesiyle,
f) Kanunlarda öngörülen diğer hâllerde, sona erer.” hükmünü haizdir.
TTK’nin 643. Maddesi uyarınca ——- tasfiye usulü ile tasfiyede şirket organlarının yetkileri hakkında anonim şirketlere ilişkin hükümler uygulanır.
Bilindiği üzere şirketlerin tüzel kişiliği ticaret sicilinden terkin ile sona ermektedir. Ancak tüzel kişiliğin sona erebilmesi için şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda hukuki bir işlemdir. Bu işlemin veya kararın hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün değildir. Eksik veya hatalı işlem sonucu —– tasfiye sonucu terkinine karar verilmiş ise, bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına sahiptir.
Şirket tüzel kişiliğinin ihyası davasının, ihyası istenilen şirketin tasfiyesini yürütmüş olan tasfiye kurulu üyeleri veya tasfiye memuru ile yasal hasım durumundaki —— yapan —— husumet yöneltilerek açılması gerekmekte ve bu hususun mahkemece re’sen nazara alınması icap etmektedir. Bu tür davalarda husumet tüzel kişiliği kalmayan şirkete veya şirket ortaklarına yöneltilemez.
——– tarihli kararında da belirtildiği üzere; “Tüzel kişilik,—– kaydın terkini ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona erdiğinin hukuk açısından kabul edilebilmesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanmış olması gerekir. Eğer tasfiye işlemleri gerçekten tamamlanmamış ve tasfiyede gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel — terkin edilse bile, şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinden söz edilemez.”
Buna göre, davanın gerektirdiği şekilde, —— kayıtları celp edilerek incelenmiştir. Toplanan delillere göre, davacı tarafından ihyası istenilen şirket aleyhine açılan icra takibi ve davanın devamı ve mahkemece verilecek kararın infazı için davayı açmakta hukuki menfaati bulunduğundan, anılan bu şirketin, — sayılı dosyasının görülmesi ve mahkemece verilecek kararın infazı işlemleri ile——dosyasının görülmesi ve verilecek kararın infazı işlemleriyle sınırlı olmak olmak üzere—— terkinine ilişkin kararın kaldırılmak suretiyle ihyasına, —— yeniden tesciline, karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Ek tasfiye işlemlerinin de aynı—- tarafından yapılması uygun görülmüş ve yeni bir —– atanmamıştır.
Davalı——, yasal hasım konumunda olup, tasfiyenin usulsüz kapatılmasından dolayı kusur ve sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, bu davalı harç, yargılama giderleri ve karşı yan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamıştır.
Diğer davalı —— sorumluluğuyla ilgili olarak yapılan incelemede, ihyası istenen şirketin tasfiyesinin — tarihinde tamamlandığı anlaşılmıştır.——dosyasının açılış tarihinin tasfiyenin tamamlanmasından önceye ilişkin olduğu —-, bu durumda davalı —– ihya davası açılmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla, harç, yargılama giderleri ve karşı yan vekalet ücretinden sorumlu tutularak, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM (Yukarıda Açıklanan Nedenlerle):
1-Davanın KABULÜ ile, TTK’nın 547. maddesi uyarınca —- numarasında kayıtlı iken tasfiye sonucu sicilden terkin edilen Tasfiye Halinde —-kaydının,— sayılı dosyasının görülmesi ve mahkemece verilecek kararın infazı işlemleri ile —- icra takip dosyası ile sınırlı olmak üzere, terkin edilen şirket hakkında yürütülen icra takibinin devamı, sonuçlanması ve infazı bakımından sınırlı olmak üzere İHYASI ile şirketin bu konularla sınırlı olmak üzere —- yeniden tesciline,
2-Ek tasfiye işlemlerini yapmak üzere——– —- olarak atanmasına, ek tasfiye bitinceye kadar tasfiye memurunun görevinin devam etmesine,
3-Kararın —— tescil ve ilanına ,
4-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL harç dava açılırken alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yapılan 172,90 TL dava açılış masrafı ve 44,75 TL yargılama masrafından ibaret toplam 217,65 TL yargılama giderinin davalı —– alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı —— alınarak davacıya verilmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı —- ve davalı tasfiye memurunun yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde ————- Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/10/2022