Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/392 Esas
KARAR NO: 2023/127
DAVA: Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/06/2022
KARAR TARİHİ: 02/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan sözleşmeye istinaden, davacı müvekkilinin satış vaadi sözleşmesinde kararlaştırılan edim yükümlülüklerini ve bağımsız bölümün bedeli olan —- bedeli sözleşmeye ve hukuka uygun olarak ifa ettiğini, buna rağmen davacı müvekkiline —–tarihinde teslim edilmesi gereken dava konusu ——– ölçümlü dava konusu taşınmazın müvekkili tarafından çekilen iki ayrı ihtara rağmen usulüne uygun teslim edilmediğini, sadece ilk anahtarın teslim edildiğini, diğer anahtar ve teslim işleminin yapılmadığını bildirdiğinden bahisle davalı tarafın davacı müvekkiline gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı ve vaat ettiği ilgili bağımsız bölümünü geç teslim etmesi sebebiyle meydana gelen hak mahrumiyet bedelleri ve gecikme bedelleri de hesaplanarak gecikme tarihinden itibaren işleyen en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesini, davalının davacıdan tahsil ettiği diğer masraflar ve imalat artış bedelinin iadesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu bağımsız bölümün süresinde teslim edildiğini, davaya konu bağımsız bölümün teslim tarihinin sözleşmede yazılı olarak belirtildiğini beyanla mahkememiz yetki ve görevine itiraz ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE:
Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde belirlenen bağımsız bölümün geç teslimi nedeniyle oluşan hak mahrumiyet bedelleri ve gecikme bedelleri talepli tazminat, haksız tahsil edilen alacak istemine ilişkindir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da “Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı gerçek kişi gelen müzekkere cevaplarından anlaşılacağı üzere tacir olmadığı, kat karşılığı inşaat sözleşmeleri sonucunda oluşun tazminat davaları ve alacak davaları Türk Ticaret Kanunu 4. maddesinde yer alan mutlak ticari davalardan da bulunmadığından davanın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekir. HMK 1. maddesinde de görev kamu düzenine ilişkin olup taraflarca her zaman ileri sürülebileceği gibi mahkemesince de resen dikkate alınmalıdır.
Tüm bu yapılan açıklamalar neticesinde, görev hususu dava şartı olduğundan,——- ilamı doğrultusunda dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddesine göre mahkememizin görevsizliğine ve davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli —— Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile——-Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/03/2023