Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/390 E. 2022/537 K. 02.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/390 Esas
KARAR NO : 2022/537

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/06/2022
KARAR TARİHİ : 02/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——- karşı —–şirketi nezdinde sigortalı olan —- plakalı aracın karışmış olduğu ölümlü/yaralanmalı trafik kazasında müvekkillerinin kızı ——- vefat ettiğini, uyuşmazlık konusu trafik kazasında —- araç sürücüsü 2918 sayılı KTK’nun ilgili maddeleri uyarınca asli ve tam kusurlu olduğunu,— tarihinde vefat etmesiyle, —- doğumlu——- yoksun kaldıklarını, kaza nedeniyle müvekkillerinin destekten yoksunluk tazminatlarının hesaplanarak ödeme yapılması talebine istinaden—— müvekkillerine——— yılında bir kısım ödemeler yapıldığını, ancak yapılan bu ödemelerin eksik olduğunu, müvekkillerinin zararını tam olarak karşılamadığını, bu nedenle trafik kazasında çocuklarını kaybeden davacıların bilirkişi incelemesine göre hesaplanacak destekten yoksun kalma tazminatlarının karşı tarafça yapılan ödemelerin mahsup edilmesi suretiyle oluşacak bakiye tazminatlar üzerindeki talep değerlerini artırmak üzere, destekten yoksun kalma tazminatlarına ve temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizlerine karşılık gelmek üzere fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107.maddesi uyarınca ——— üzere şimdilik toplam 200,00 TL maddi tazminatın——– tarafımıza ödenmesine, davacılar için ayrı ayrı vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin ——– tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; başvuruya konu kazanın —- tarihinde meydana geldiğini, ancak komisyona açılan davanın tarihi——olup tazminat talep hakkının 8 yıllık zamanaşımı süresine tabi olmasından ve iş bu sürenin başvuru tarihi itibariyle geçmiş olmasından dolayı davanın reddi gerektiğini, zamanaşımı talebinin kabul edilmemesi halinde ise; dava dilekçesinde kazaya karıştığı belirtilen, —-, müvekkil şirkete —-tarihleri arasında geçerli olmak üzere ——- ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limitinin kişi başı ——- olduğunu, davacı taraflara —– tarihinde yeterli ödeme yapıldığını, sigortalı aracın sürücüsünün kusuru olmaması halinde, işletene düşen bir sorumluluğun da bulunmadığını, tazminat sorumluluğunun kabul edilmemesi halinde ise, yapılacak olan bilirkişi incelemesi, Aktüerler Yönetmeliği uyarınca azami poliçe limitleri ve aktüeryal kuralların gözetilmesi gerektiğini, Müteveffanın vefatı sebebi ile işbu davada davacı olmadığı halde destekten yoksun kalan kimseler varsa mahkeme tarafından re’sen tespit edilmesi gerektiğini, bu sebeple müteveffanın kendisinin- anne ve babasının güncel nüfus kayıtlarına göre hesap raporundan ilgili pay oranlarının dikkate alınmasını, destekten yararlanma sürelerinin sınırsız olmadığını, Yerleşik Yargıtay kararlarına göre müteveffa anne veya babanın desteğinden yoksun kalan çocukların bu destekten yararlanma süreleri eğitim, evlenme vb. gibi etkenler ile değişebileceği gibi —- kabul edildiğini, herhangi bir tazminat sorumluluğunun doğması halinde destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanırken, tazminat talep edenlerin ölen kişi ile ilişkileri, yaşları, medeni durumları ve vefat sebebiyle destekten yoksun kalıp kalmadıkları konuları öncelikli olarak belirlenmesini, dsyaya kazaya ilişkin evrak sunulmadığından müteveffanın müterafik kusur durumu belirli olmadığını, müteveffanın—- belirlenmesi hesaplama açısından önem taşıdığını, Karayolları Trafik Kanunu’ndaki düzenleme uyarınca derdest ve açılacak olan tüm davalarda tazminat hesaplaması yapılırken ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan—-faiz kullanılması gerektiğini, aracı sevk ve idare eden ve huzurdaki davaya da konu zarara sebebiyet veren sürücünün veya araç işleteninin ibra edilmiş olması; borçtan müşterek ve müteselsil sorumlu müvekkil şirketi aynı şekilde etkilediğini, Müvekkil Şirkete yapılan müracaatın usulüne uygun gerçekleştirilmediği için Müvekkil şirket temerrüde düşmemiş olup, başvuranın faiz isteme hakkının doğmadığını, davanın açılmasına sebebiyet verilmediğinden; faiz, yargılama gideri ve vekalet ücretinden de sorumlu olmayacağından, bu yöndeki taleplerinin de reddini, davanın zamanaşımı nedeniyle reddini, dava şartı eksikliği nedeniyle reddini, mevcudiyeti halinde müterafik kusur indirimi yapılmasını, usule aykırı başvuru nedeniyle müvekkil şirket temerrüde düşmediğinden müvekkil şirket aleyhine faize hükmedilmemesini, aleyhe yargılama ücreti ve vekalet ücretine hüküm kurulmamasını beyan ettmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, tazminat (ölüm ve cismani zarar nedeniyle açılan) davasıdır.
Davacı vekili 29/08/2022 tarihli dilekçesi ile; davalı taraf ile sulh olduklarını, bu nedenle davadan feragat ettiğini, davalı taraftan yargılama giderleri ile vekalet ücreti talebi bulunmadığını, ancak arabuluculuk ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ettiği, vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili 01/09/2022 havale tarihli dilekçesi ile; davacı taraf ile sulh olduklarını, bu nedenle davacı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinin bulunmadığını beyan etmiştir.
HMK 307. vd maddeleri gereğince davadan feragatin, davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemlerinden olduğu, hüküm ifade edilmesi için karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine de bağlı olmadığı hükme bağlanmış olup davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Davadan feragatin hakkın özünden feragat olmadığı kaaanatiyle arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. ——–
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Feragat Nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Tarafların birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili taraflara iadesine,
5- Arabuluculuk Kanunu’nu ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği uyarınca Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair taraflarırn yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.