Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/3 E. 2022/297 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/3 Esas
KARAR NO : 2022/297

DAVA : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2022
KARAR TARİHİ : 19/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline, davalı tarafça —– dosya ile başlatılan icra takip talebi üzerine 09/11/2021 tarihinde düzenlenen —– emri tebliğ edildiğini, ödeme emrine itiraz ettiklerini ve icra takibi durdurulduğunu, yapılan takibin usul ve yasaya aykırı olduğunu, icra takibine konu alacağın kesinlikle hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığını, davalı tarafça, haksız ve kötü niyetli olarak başlatılan icra takip talebi müvekkilimizin borç tehdidi altına girmesine sebep olduğunu, takip talebinde alacaklı olarak görünen davalı ..— müvekkili ile aktif husumeti bulunmadığını, davalı …— yetkilisi olduğu ——alacaklı göründüğü dayanak evrak olarak—- faturanın gösterildiği alacaklı tarafın davalı …—- sahibi ve yetkilisi olduğu —–borçlu tarafın müvekkil ve şahıs şirketinin göründüğü —– derdest icra takibi mevcut olduğunu, davaya konu—–fatura dayanak evrak olarak sunulduğunu beyanla; Talebin kabulü ile davalı … ile müvekkil arasında mevcut ve geçerli bir hukuki ilişkinin bulunmadığının Tespitine,—- kaldırılmasına ve iptaline, Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, bu dava sebebiyle uğramış olunan zararların yasa gereği alacağın yüzde yirmisinden az olmamak kaydıyla kötü niyetli davalıdan alınarak müvvekile verilmesine, vekâlet ücreti ve sair yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı yan kendisine yapılan usulüne uygun tebliğe rağmen davacı yanın dava dilekçesine cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Aleyhe yapılan icra takibi nedeni ile borçlu olunmadığının tespitine yönelik olarak açılan Menfi Tespit davasıdır.
TTK’ nun 5(1) maddesi uyarınca ticari davalara bakma görevi Asliye ticaret mahkemesine aittir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için; uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden tacir ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, TTK da veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde bir düzenleme bulunması gerekmektedir .
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde , davanın niteliği itibariyle mutlak ticari dava olmadığı görülmüş olup , nispi ticari dava yönünden değerlendirme yapılması için ilgili—- ve ——– tarafların bir üyeliğinin bulunup bulunmadığı ve hangi sıfatla gelir vergisi yükümlüsü olduğu konularında müzekkere yazılarak , müzekkere cevapları dosya içine alınmıştır.
—-cevabı ve ek belgeler incelendiğinde Davacı ….—- işletme hesabına göre defter tuttuğu, —– hasılatının VUK 177. Maddesindeki haddi aşmadığından—- tacir olmadığını bildirdiği görülmüştür.
—— tarihli cevabı yazısında Davalı .—– gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunmadığının bildirdiği görülmüştür.
——- cevabı ve ek belgeler incelendiğinde davalı ..—–sermaye iradı yönünden mükellef olduğunun, ticari faaliyetinin bilinmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
—- tarihli yazı cevabında, Davalı ..—- kaydına rastlanılmadığı, Davacı …—–olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Davaya konu uyuşmazlığın TTK’da düzenlenen mutlak ticari dava anlamında bir uyuşmazlık niteliğinde olmadığı gibi, davacı tarafın —- hesabına göre defter tuttuğu, davalı tarafın ise gerçek kişiolduğu, tacir sıfatı ve ticari işletmesinin bulunmadığı , dolayısıyla nispi ticari dava ölçüleri yönünden de ilgili şartların oluşmadığı, davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi mümkün olmayıp 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 2/2 maddesi gereğince görüm ve çözüm yerinin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kanaatine varılmıştır.
Yukarıda anlatılan nedenlerle TTK’nun 4(1) maddesindeki düzenleme nedeniyle somut davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması nedeniyle mahkememizin görevsiz olup davaya bakmanın mümkün olmadığı, görevin dava şartlarından olduğu ve HMK nun 115(1) maddesi uyarınca davanın her aşamasında resen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine, görevli Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli —- Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı