Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/216 E. 2023/302 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/216 Esas
KARAR NO : 2023/302

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım), Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/03/2022
KARAR TARİHİ : 11/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım), Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirkete yönelik davalı firma tarafından, —–sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak bahsi geçen icra takibi kötü niyet teşkil etmekle beraber maddi hakikate de açıkça aykırı olduğunu, bu doğrultuda başlatılan ve müvekkil şirketin kusuru dışında elemanının tebligatı süresinde iletmemesi nedeniyle itiraz süresinin sehven kaçırıldığını, bu nedenle haksız olarak kesinleşen icra takibine yönelik, müvekkilin böyle bir borcunun bulunmadığını ispatlayabilmek adına işbu ihtiyati tedbir talepli menfi tespit davasını açma zarureti hasıl olduğunu, dava şartı olan arabuluculuk görüşmelerinin —— Arabuluculuk numarası ile tamamlandığı, 12.01.2022 tarihli son görüşmenin anlaşamama kararı ile neticelendirildiğini beyanla; Müvekkil şirketin —– sayılı ödeme emri kapsamında davalı şirkete borcunun bulunmadığının Tespitine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan alınmasına karar verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA
Davalı ——vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkemeye taşınan haksız ve mesnetsiz iddialara dayanak işin kaynak sözleşmesinde yetkili Hukuk seçimi Türk Hukuku olmadığı, İşbu davanın öncelikle bu nedenle reddinin gerektiğini, Davacı şirket yetkilisi —– sürecin devamında, —–ile kendi Şirketi —–arasında gerçek dışı, mesnetsiz Sözleşmeler imzalanmasını sağlayarak, dolandırıcılık eylemini daha sağlam bir zemine oturtmaya çabaladığını, Müvekkillerin Davacı Şirket yetkilisi —— ve suça karışan diğer kişilerin alımına söz verdikleri —— marka eldivenlerin fabrika sahibi olan —— ile görüştüklerini, süreçten bahsettiklerinde kendileriyle herhangi eldiven alışverişi yapılmadığını öğrendiklerini, Durum karşısında oldukça şaşıran ve başlarına gelen dolandırıcılık hadisesini derinden kavrayan Müştekilerin elinde bu duruma dair yazılı bir belge de bulunmadığını, Davalı Müvekkili Şirket Davacı’dan 12.000 USD ve sair masraflar toplamının alacaklısı olduğunu beyanla, davaya konu haksız iddiaların kaynağı işlemlerin dayanağı sözleşmede uyuşmazlık halinde yetkili kılınan Mahkemenin Türk Mahkemeleri olmaması nedeniyle davanın usülden reddine, Mahkeme’nin iradesi davaya devam etmek olacak ise de——. Ağır Ceza Mahkemesi’nin ——Sayılı dosyasından çıkacak kararın bekletici mesele yapılmasını, yargılama masrafıyla ücreti vekaletin Davacı tarafa yükletilmesine manan verilmesini talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile menfi tespit davasına ilişkindir.
HMK 116 maddesi kapsamında davalının ileri sürdüğü tahkim ilk itirazı değerlendirilmiştir.
Dosyaya sunulan tarafların kabulünde olan sözleşmenin 14. Maddesinde Bu Sözleşme, Uluslararası Ticaret Odası —– yasalarına tabi olacaktır.Bu Sözleşmeden veya bu Sözleşmeyle bağlantılı olarak ortaya çıkan herhangi bir ihtilaf veya bunun varlığı veya ihlali veya yorumlanması veya performansından doğan herhangi bir ihtilaf, Tarafların burada geri dönülmez bir şekilde yargı yetkisine sunacağı Uluslararası Ticaret Odasının—–münhasır yargı yetkisine tabi olacaktır. Tahkim, İngilizce dilinde yapılacaktır hükmü düzenlenmiştir.
Davalı ilk itiraz olarak uyuşmazlığın tahkim yolu ile çözümlenmesi gerektiğini ileri sürmek suretiyle davanın reddini talep etmiştir.Milletlerarası Tahkim Kanunu 5.maddesi, “Tahkim anlaşmasının konusunu oluşturan bir uyuşmazlıkta dava mahkemede açılmışsa; karşı taraf, tahkim itirazında bulunabilir. Tahkim itirazının ileri sürülmesi ve tahkim anlaşmasının geçerliliğine ilişkin uyuşmazlıkların çözülmesi, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilk itirazlara ilişkin hükümlerine tabidir. Tahkim itirazının kabulü halinde, mahkeme davayı usulden reddeder” şeklindedir.Tahkim sözleşmesi asıl sözleşmeye konan bir tahkim şartı veya ayrı bir sözleşme ile yapılabilir. Tahkim sözleşmesi veya şartının uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi yolundaki taraf iradesini tereddüte yol açmayacak şekilde içermesi gerekmektedir. Tarafların ihtilafın hakemde görülmesi iradesinin kesin ve kararlı olması gerekir. Dava konusu uyuşmazlık taraflar arasında düzenlenen sözleşmeden kaynaklanmakta olduğu anlaşılmakla sözleşmenin 14. maddesinde yer alan tahkim şartı geçerli olduğundan tahkim şartına havi sözleşmeden kaynaklı bir uyuşmazlık nedeniyle süresinde davalı tarafından ileri sürülen tahkim ilk itirazının yerinde olduğu sonucuna varılmıştır. Davacının sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkla ilgili sözleşmede yer alan çözüm sürecini takip etmeden doğrudan dava açtığı sabit olduğundan geçerli tahkim şartına rağmen davacının doğrudan dava açma olanağının bulunmadığı dolayısı ile mahkememizin esasa ilişkin inceleme yapamayacağı anlaşılmış, tahkim ilk itirazı yerinde görülmekle davanın HMK 413/1 maddesi uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraflar arasında tanzim olunan sözleşmedeki tahkim şartı nedeniyle mahkememiz görevsiz olmakla davanın usulden reddine,
2-Karar harcı 179,90-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 3.148,37 TL harcın mahsubu ile artan 2.968,47 -TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca—– bütçesinden ödenen 1.560-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde —–Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.