Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/187 E. 2023/789 K. 10.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/211
KARAR NO : 2023/844

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/03/2022
KARAR TARİHİ : 29/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kayyımlık görevinin —– tarafından yürütülmektedir. Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair 6758 sayılı Kanun’un md.19/6 düzenlemesi, “Kayyımlık görevi —-tarafından yürütülen şirketler, açtıkları davalarda harçtan muaftır.” hükmünü amir olduğunu, yasal düzenleme uyarınca, müvekkili şirketin huzurdaki davada harçtan muaftır olduğunu, —-. Sulh Ceza Hakimliği’nin —– sayılı kararı ile 17.11.2015 tarihinde kayyımlara devredildiğini, sonrasında, 22.11.2016 tarihli, —-sayılı —– yayımlanarak yürürlüğe giren 677 sayılı KHK’nin ‘7. Md. uyarınca müvekkili şirket üzerindeki kayyımlık yetkileri —– devredildiğini, müvekkili şirketin, —– iştiraklerinden olup, diğer grup şirketlerinin ürettiği ve genel itibariyle eğitim malzemelerinin ihracatını gerçekleştiren şirket olduğunu, yurt dışına kitap, dergi, okul mobilyası (sıra, akıllı tahta, dolap vb.) ve kıyafet gibi eğitim sektöründeki ürünleri pazarladığını, şirketin, bu satışlar neticesinde, 2012-2016 yılları arasında satış bedellerini tahsil edememesi sonucunda yurt dışında yer alan şirketlerden ticari alacakları doğduğunu, zaman içerisinde davalı taraf ile tahsilata yönelik girişimlerde bulunulduğunu ancak bir neticeye varılamadığını, son olarak arabuluculuk başvurusu yapıldığını ancak arabuluculuk sürecinden de yine bir sonuç alınamadığını, bu sebeple huzurdaki davayı açma zorunluluğu doğduğunu tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile 210.163,70 Amerikan Doları alacaklarının, fatura tarihinden itibaren bankalarca uygulanan en yüksek yabancı para mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine, vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, faturaya dayalı alacak istemine ilişkindir.
Dosya davalısı ——- Devletinde mukim olması nedeniyle, Mahkememizce davalı tarafa gerekli tebliğ işlemlerinin yapılması amacıyla Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü’ne gönderilen istinabe evrakına cevaben Mahkememize gönderilen 28/04/2023 tarihli yazı cevabı ve ekleri uyarınca davalı tarafa tebligat yapılmadığının anlaşıldığı, ancak tebligat evrakları —-Dilinde olduğundan tebligat yapılamama sebebinin anlaşılamadığı, Mahkememizce tebligat evraklarının Türkçe Tercümesinin yapılması hususunda davacı vekiline ihtarlı tebligat gönderildiği, ihtarın 10/05/2023 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davacı vekili tarafından tercüme evraklarının sunulmaması üzerine, mahkememizin 07/11/2023 tarihli ara kararı ile “Davalı —–istinabe yoluyla tebligat yapılmasının sağlanması için Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birlği Genel Müdürlüğü’nün 18/04/2023 tarihli yazı cevabı ekinde yer alan tebligat evraklarının Türkçe tercümesini Mahkememiz dosyasına ibraz etmek veya davalının istinabe yoluyla tebligat yapmaya elverişli güncel adresini bildirmek üzere ara kararın tebliğinden itibaren HMK’nun 94/2 maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süre verilmesine, verilen 2 haftalık sürenin kesin olduğunun ve verilen kesin süre içerisinde —— nolu ara karar gereği yerine getirilmediği takdirde taraf teşkili sağlanamadığından davanın usulden reddine karar verileceğinin davacı vekiline ihtarına,” dair karar verilerek, söz konusu ara karar davacılar vekiline 12/11/2023 tarihinde tebliğ edilmiştir.Davacı vekili ara karar tebliğine rağmen ekik hususu tamamlamak yerine 16/11/2023 tarihinde Mahkememizce beyan dilekçesi sunarak, davalı kurumun diğer bazı kurumlar gibi —–devredilmiş olabileceğinin öğrenildiğini beyan ederek, yurt dışı işlemleri ve tercüme işlemlerinden önce, —– müzekkere yazılarak davalı şirketin vakıflarına devredilip devredilmediği, davayı şirket adına temsil etme yetkilerinin bulunup bulunmadığı hususunun sorulmasını talep ettikleri, Mahkememizce buna istinaden—-müzekkere yazılarak davalı şirketin vakıflarına devredilip devredilmediği hususu sorulmuş, verilen cevaba istinaden davalının ilgili vakfa devredilmediği anlaşılmıştır.Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; 28/03/2022 tarihinde açılan işbu alacak davasında 07/11/2023 ara karar tarihi itibariyle taraf teşkilinin ve dilekçeler aşamasının halen tamamlanamadığı görülmekle; yargılamanın sürüncemede kalmaması ve hedef süre uygulaması da gözetilerek taraf teşkilinin sağlanabilmesi için eksik hususları tamamlamak üzere davacı vekiline kesin süre verilmesine ve verilen kesin sürenin ara karardan beklenen amaca uygun olup, verilen kesin süre içerisinde tercüme evraklarının ibraz edilmediği, dolayısıyla davacının taraf teşkili sağlamaktan vazgeçmiş olduğunun kabulüyle, benzer mahiyetteki—— Bölge Adliye Mahkemesi —-Hukuk Dairesinin —-Karar sayılı ilamı da dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M :Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın USULDEN REDDİNE,
2-)690 Sayılı KHK’nun 73/6. Maddesi uyarınca davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı HMK md. 333 uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde—–Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.