Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/178 E. 2022/776 K. 11.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/178 Esas
KARAR NO : 2022/776

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2022
KARAR TARİHİ : 11/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—– işlerinin yapımını üstlenmekte, bu yükümlülüklerinin ifasında, aralarında davalının da olduğu —- aldığını—-olan davalı ile müvekkil arasındaki cari hesap —– gerçekleştirilen ——-yapılan ödemelerle kapatıldığını, —- ödemelerindeki aksamalar nedeniyle, düzenli ödeme alamayan davalı müvekkile müracaatla — verilmesini” talep etmiş, bu talebin kabulü üzerine — davalıya teslim edildiğini, taraflar arasındaki cari hesap gerek doğrudan müvekkil tarafından davalıya yapılan ödemelerle, gerek müvekkilin muvafakatiyle müvekkilin alacaklı olduğu —-yapılan ödemelerle kapatıldığını, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığını, davalı söz konusu bonoya dayalı olarak, ———–müvekkil aleyhine icra takibi başlattığını, bononu cari hesaba mahsuben davalıya verilmiş olmakla ayrı bir borç sebebi olmadığını, tüm bu nedenlerle açılan davanın kabulüne, —-taraflar arasındaki cari hesaba mahsuben davalıya teslim edildiğini edildiğini ve bu kapsamda taraflar arasındaki cari hesaptan bağımsız ayrı bir borç doğurmadığının vel hasıl davalının müvekkilden —olmadığının müvekkilin davalıya olan borcunun —- tespitine karar verilmesini müvekkil aleyhine devam eden icra dosyasındaki haciz işlemlerinin durdurulması ve icra dosyası üzerinden gerçekleştirilen hacizlerin kaldırılmasını teminen, mahkememizce takdir olunacak teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini beyan ve talep etmiştir
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, mahkememizin yetkisiz olduğunu, İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu, zira, işbu dava, ——– dosyasına konu, —–bedelli bonodan dolayı açılmış menfi tespit davası olduğunu. söz konusu bonoda yetki şartı mevcut olup, ihtilaf vukununda— Mahkemeleri yetkili kılındığını, tarafların her ikisi de tacir olduğundan yetki sözleşmesi geçerli olduğunu, davacı—– başvuru yapmadığını, davacı ayrıca, dava konusu bononun —- hizmetinden kaynaklı cari hesap alacağına mahsuben verildiğini iddia ettiğini, iddiayı kabul etmediklerini, tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine, icra kasasındaki paranın alacaklıya ödenmemesi yönündeki —–tedbir kararına karşı yetki itirazlarının kabulü ile tedbirin kaldırılmasına, esas hakkındaki yetki itirazımızın kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine dosyanın yetkili —– asliye ticaret mahkemesine gönderilmesine ispat olunamayan haksız ve hukuka aykırı davanın esastan ve usulden reddine, davacının İİK’nın 72/4.maddesi gereğince alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine yargılama giderleri ile ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini vekaleten arz ve talep ederiz.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasıdır.
Dava dilekçesi icra dosyası toplanan deliller ve tüm dosya kapsamıyla; —— sayılı içtihatlarında ” İİK’nun 50. maddesi göndermesiyle, bonoya dayalı olarak, borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde (HMK. 6.md.), bonoda öngörülen ödeme yerinde, ancak, takip tarihinde yürürlükte bulunan 6762 Sayılı TTK’nun 689/3. maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, tanzim yerinin ödeme yeri olduğunun kabulü gerekeceğinden, bononun tanzim yerinde icra takibi yapılabilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde ise; —- doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır” düzenlemesine yer verilmiştir. Yetki sözleşmesine ilişkin olarak yapılan bu düzenlemede, yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için tarafların tacir veya ——olmaları aranmaktadır.. Somut olayda, ————mahkemenin belirlendiği davalı tarafın — dayalı olarak —— senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe başladığı görülmektedir. Bu durumda takip tarihi itibariyle yürürlükte olan HMK’nun 17. maddesi muvacehesinde itirazın değerlendirilmesi gerekmektedir.
Takibe konu —-yetkili mahkemenin—- belirtildiği yetkili mahkemenin —Mahkemelerinin yetkili olması nedeniyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin yetkisizliği nedeniyle, davacının davasının dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE ,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili — GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nın 20/1 maddesi gereğince taraflardan birinin işbu karar süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurmamaları halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
4-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemede hüküm altına alınmasına ancak Mahkememiz yetkisizlik kararı sonrasında görevli ve yetkili mahkemede yargılamaya devam edilmemesi ve bu durum belirtilerek Mahkememizden talepte bulunulması durumunda harç ve yargılama giderleri konusunda Mahkememizce karar verilmesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.