Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/16 E. 2022/729 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/16 Esas
KARAR NO : 2022/729

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/01/2022
KARAR TARİHİ : 27/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin davalının— bulunan iş yerine — sayılı tesisat numarası ile —hizmeti verdiğini, Davacı müvekkilinin, davalının —- sayılı ——- faturaları tanzim etmiş ve davalıdan adı geçen faturaların ödemesini yasal süresi içerisinde talep ettiğini, faturalardan —faturanın —-kısmı müvekkilimize ödenmiş olup, işbu faturadan kaynaklı alacağın 239,69-TL olduğunu, Davalının anılan faturalardan doğan borcunu müvekkil şirkete ifa etmemesi üzerine, müvekkil şirketin alacağının tahsili amacı ile davalı-borçlu aleyhine ——— icra takibi başlattığını, başlatılan icra takibine davalı borçlunun itiraz ettiğini ve takibin durduğunu,— görüşmelerinden bir sonuç alınamadığını beyanla; davanın kabulü ile itirazı iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine %20.den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf, eldeki davaya herhangi bir cevap vermemiş HMK 128. madde hükmü uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle,——– icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini —sağlamak amacı ile açılır.
İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.
b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır.
Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.
c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez.
İtirazın iptali istemine konu,———-takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde buludğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği; davalı tarafından itiraz dilekçesinde borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, huzurdaki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından ——- özetle; ” Davacı——– bulunan—————————-verdiği, Davacı taraf , davalının —– arasında————————- bedelinin ödenmesi için faturaları tanzim etmiş ve davalıdan adı geçen faturaların ödemesini yasal süresi içerisinde talep ettiği, Davalı ——- üzerine düşen yükümlükleri yerine getirmediği, taraflar arasında akdedilen sözleşme çerçevesinde kullanmış —— bedellerini ödemediği,—— ödenmeyen—– üzerinden borçlu aleyhine takip başlatıldığı tespiti yapıldığı, ——Davalı —— Elektrik Enerjisinden Yararlandığı Gözetildiğinde 3065 S. Katma Değer Vergisi Kanunu’na ————————– benzeri ———-sağlanan her türlü ——–bulunmaktadır. Bu kapsamda, bir teslim ve hizmet bedelinin ödenmesine bağlı olarak ortaya çıkan gecikme zammı ve faizleri, —– dahil olacağı, Davacı —- YÖNETMELİĞİ madde: 35/6’ya göre ödenmeyen faturadan alacaklı olduğu kanaatine varıldığı, Davacı ——- HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ madde: 24/3’e göre ödenmeyen faturadan alacaklı olduğu kanaatine varıldığı,——– TÜKETİCİ HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ madde: 35/6’ya göre ” (6) Tüketicilerin zamanında ödenmeyen borçlarına, görevli —– belirlenen oranı aşmamak üzere, gecikme zammı uygulanır.—–. ” Hükmü bulunduğu, ELEKTRİK PİYASASI MÜŞTERİ HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ madde: 24/3’e göre *(3) Perakende satış sözleşmesinde belirlenen gecikme zammı fatura son ödeme tarihinden itibaren alınır Uygulanacak gecikme zammı, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranını aşamaz. ” Hükmü bulunduğu, Davalı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesinin Mahkemenin takdirinde olduğu kanaatine varıldığı, Davacı tarafın dilekçesinde belirttiği gibi —- zammı bedelinin————- olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı, ———– yapılmıştır , nihai ve hukuki takdirin mahkemeye ait olduğu,——– Dava takip tarihi ile —–bedellerinin ödeneceği tarihe kadar geçen ———— kısa ———– işlemlerine uyguladığı değişen oranlarda avans faizi uygulanması talebi hakkında hukuki değerlendirme ve takdirin Mahkemeye ” şeklinde rapor sunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davalı ———— aboneliğe tahahhuk ettirilen elektrik faturasının ödenmediği, davacı tarafından hizmetin sunulduğu, davalı tarafından da elektrik kullandığı tespit edilmiştir. Usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulü yolunda hüküm tesis edilmiştir.
İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Takip talebi ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde alacak likit olduğu anlaşılmakla asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalının tahsiline ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE;
2——- alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın İİK 67. maddesi uyarınca iptaline, takibin devamına,
3-Kabulüne karar verilen asıl alacak miktarı %20 ‘si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar harcı 87,44-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 80,70 -TL harcın mahsubu ile bakiye 6,74-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL peşin nispi harc olmak üzere toplam 161,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
6-Davacı tarafından yapılan 111,00 -TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.300,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.411,00-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —— esaslara göre belirlenen———-nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
10-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile—- bütçesinden ödenen —ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.