Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/121 E. 2022/125 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/121 Esas
KARAR NO : 2022/125

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/02/2022
KARAR TARİHİ : 24/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin,——- ikamet ettiğini, Müvekkillerinin, davalı şirketin hak sahibi olduğu ‘—-markasının —- sözleşmesi ile satın alınarak —– İlçesine————–amacıyla ön görüşmeler yaptığını, yapılan ön görüşmelerde davalı şirket yetkilisi ——— isteği ve ısrarı ile sözleşmenin kurulmasını teminat altına almak amacıyla müvekkil tarafından davalının bildirdiği banka hesabına 30.000,00 TL para, kapora adıyla havale edildiğini, sözleşme içerik itibariyle müvekkiller açısından ciddi yatırım ve masrafa sebebiyet vereceğinden müvekkiller, şirket yetkilisi—- yapılacak ödemelerin bir kısmının çek bir kısmının ise nakit yapılmasını teklif ettiğini, ancak davalı şirket yetkilisi —- çek ile ödenecek miktarı, çekin ibraz tarihini vs. kabul etmediğini, bu sebeple taraflar arasında ——- sözleşmesi kurulamadığını ve imzalanmadığını, müvekkillerinin, sözleşme görüşmelerinin olumsuz sonuçlanması üzerine önce telefonla gönderilen paranın iadesini istediğini, davalının bu talebe olumlu yanıt vermemesi üzerine —- hak sahibi olduğu markanın————sözleşmesi ile satın alınması hususunda ön görüşmeler yapılırken müvekkiller tarafından—– kaparo bedelinin iadesi’’ talep edildiğini, söz konusu ihtarname 26/11/2021 tarihinde davalı tarafa tebliğ edilmiş ancak davalı taraf söz konusu ihtarnameye cevap vermediğini, bunun üzerine müvekkiller tarafından, 30.000,00 TL asıl alacağın tahsili için davalı taraf aleyhine ——— Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının ‘borcun sebebine, asıl borcun tamamına ve fer’ilerine dair’ yapmış olduğu itiraz neticesinde takibin durduğunu, bunun üzerine işbu itirazın iptali davası öncesinde arabuluculuk başvurusu yapıldığını ancak bir anlaşmaya varılamadığını beyanla; davanın kabulü ile itirazı iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine %20.den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Dilekçeler teattisi tamamlanmadan dosya üzerinden karar verilmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, ——-sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Dava konusu ihtilaf taraflar arasında —-markasının isim hakkının kullanımı için —- sözleşmesi kurulacağı iddiası ile yapılan ön ödemenin sözleşme kurulamamasından dolayı davalı taraftan iadesinin istenmesidir.
Tescilli markanın lisans sözleşmesi ile kullandırılması 556 sayılı KHK’nın 20. vd. maddelerinde düzenlenmiş bulunmaktadır. KHK’nın 21/9. maddesine göre, sözleşme şartlarının lisans alan tarafından ihlali halinde, tescilli bir markadan doğan haklar, lisans alana karşı dava yoluyla ileri sürülebilir. Somut uyuşmazlıkta davacı taraf, davalının —— kapsamında yer alan markasını kullanmak üzere lisans sözleşmesi kurulması için yapılan ön ödeme sebebinin sözleşmenin kurulamaması sebebi ile tahsili amacıyla işbu davayı açmış olduğu, yargılamanın iddianın dayandırıldığı — Sözleşmesine ilişkin hükümleri uyarınca görülmesi gerektiği ve uyuşmazlığa— Sözleşmesine ilişkin kanuni düzenlemelerin uygulanması gerektiğine, davaya bakma görevi 556 sayılı KHK’nın 63. madde uyarınca Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ne ait olup, mahkememiz görevli değildir.
Nitekim —– Karar sayılı kararında ve —– Sayılı kararlarında franchising sözleşmesinin ihlalinden doğan uyuşmazlıkların çözümü için açılacak olan davaların görev yerinin Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi olduğu hususu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı , davanın niteliği ve davaya konu talep dikkate alındığında uyuşmazlığın mahkememizin görevi dahilinde bulunmadığı, uyuşmazlığın görevli Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği düşüncesi ile mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli —– Nöbetçi FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan incele sonucunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verildi.