Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/108 E. 2022/774 K. 11.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/108 Esas
KARAR NO : 2022/774

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 20/09/2021
KARAR TARİHİ : 11/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket—– plakalı araç,—– şirkete—– — numarası—- bulunan —-plakalı araca yüzde yüz 100 kusurlu bir şekilde çarparak —- nezdinde hasar meydana getirdiğini, meydana gelen kaza sonrasında kusurlu —– plakalı aracın davalı … ‘——nolu poliçe ile——bulunduğu tespit edildiğini, meydana gelen kaza sonrasında müvekkil —– ile sigortalı —- araç maddi hasara uğramış olup —–araçta kaza sebebiyle oluşan ve ekspertiz incelemesiyle tespit edilen hasar miktarının davalının % 100’ lük kusuruna tekabül eden kısmının tamamı olan —– ödendiğini, müvekkil şirket tarafından dava konusu maddi hasarlı trafik kazasına ilişkin hasar dosya örneği delil listesi ekinde ayrıca sayın mahkeme dikkatine sunulduğunu, davalı—- oluşumunda %100 kusurlu olup; kaza sonucunda oluşan ve sigortalıya ödenen hasar—– plakalı aracın kaza tarihinde———– rücuen tahsili amacıyla davalılar aleyhine ————-sayılı dosyası İle yasal takip başlatılmış ise de davalıların süresi içerisindeki itirazı ile takip durmuş ve huzurdaki davanın açılması zorunluluğu doğduğunu, arabuluculuğa başvurulduğunu, ancak davalı şirket ile anlaşma sağlanamadığını, anlaşmamaya ilişkin son tutanak dava dosyası içerisine eklendiğini, borçlunun itirazının iptali ile dava konusu alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasına ayrıca davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere İcra-inkar tazminatına hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili ——– vekilinin cevap dilekçeside özetle; Davacı ———–dosyası ile Müvekkil Şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, mevcut olmayan bir borca dayanmak suretiyle başlatılan icra takibine itiraz ettiklerini, müvekkil şirketin davacıya karşı herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkil şirkete —– yapılan kazaya ilişkin olduğundan ve zarar tazmininden söz konusu aracın sigorta poliçesini düzenleyen ——–olduğundan—-ile davacı arasında bir borç ilişkisi kurulamayacağını, müvekkil şirketin dava konusu olay ile ilgili hiçbir kusuru bulunmadığını, davacının %20 oranında icra- inkar tazminatına hükmedilmesi haksız olmakla birlikte, tamamen hukuka aykırı olduğunu, Müvekkil’in işbu icra takibine konu olaya ilişkin olarak herhangi bir borcu mevcut olmadığını tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini beyan ve talep etmiştir
Davalı …—- cevap dilekçesini özetle; HMK 6.maddesi gereğince davalı tarafın davanın açıldığı —- yeri mahkemesi ——olduğunu, davanın konusu —– tarihinde davacı … nezdinde —- poliçesi ile sigortalı ——müvekkil şirkette —–bitiş tarihli —— numaralı ile —- —– plakalı aracın kaza yapmasıyla meydana geldiği hasara ilişkin olarak davacı—–araca ilişkin icra takibi başlatıldığını, müvekkil —- araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmadığını,—- poliçesi genel şartları uygulanması gerektiğini, kusur incelemesi yapılmasını gerektiğini tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini beyan ve talep etmiştir
İNCELEME VE GEREKÇEDava hukuki niteliği haksız fiilden kaynaklanan rücuan tazminat talebinin tahsili için ———. sayılı icra takibine davalıların yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır.
İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.
b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır.
Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.
c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez.
İtirazın iptali istemine konu,—— esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği; borçlu tarafından borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği huzurdaki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
——— sayılı kararı ile yetkisizlik kararı verilmekle dosya mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilmiştir
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi ——-gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından alınan raporda özetle; Taraflar arası tutulan kaza tutanağındaki sürücü beyanları ve ————— değerlendirildiğinde, kazanın nasıl gerçekleştiğinin açıklanmadığı, Kazanın —– bir cismin olmadığı, ——- yolda meydana geldiğinin görüldüğü, dosyada arasında mevcut hasarlı——- değerlendirildiğinde kazanın ——– olarak giden iki aracın birbirine yakınlaşması ve yanlarından paralel olarak birbirine çarpması şeklinde olduğu anlaşıldığı, ancak hangi aracın diğerinin şeridine tecavüz ettiği dosya kapsamında belli olmadığı, bölünmüş ———bir yolda, gündüz, her iki araç sürücüsünün – görüşe —- bulunmadığı bir yolda aynı istikamette farklı şeritlerde seyredekerken birbirinin şeridine şerit ihlalinde bulunarak, kontrolsüzce geçiş yaptığı, her iki aracın %50 kusurlu olduğu, davaya konu —– plakalı aracın ——- olan hususi engelli aracı—— olduğu ——– olduğu, kazanın oluş şekli ve dosyaya sunulan hasarlı araç fotoğrafları dikkate alındığında, sigorta hasar ekspertiz raporunda yer alan değişen ve onarılan hasarlı parçalar——-ile uyumludur. ——-raporunda yer alan hasarlanan parça fiyatı ve işçilik bedelleri kadri maruftur. Değişen parçanın sovtaj değeri bulunmadığı aşağıya kırılan dış dikiz aynasının yetkili servis orijinal parça fiyatı alındığı, uygulanan fiyat birebir aynı olup üstelik %40 da iskonto yapıldığı, —- plakalı araç sürücüsü —- kazanın meydana gelmesinde %50 kusurlu,— plakalı aracın sürücüsü ——-kazanın meydana gelmesinde %50 kusurlu olduğu, araç gerçek hasar zararının —-olduğu, davacının toplamda davaya konu hasar için —- ödeme yaptığı, Davalı …. kazaya —- kamyonun ——– sayılı poliçesi ile —– olduğu. Araç başına maddi tazminat limiti ——– olduğu, davalının —- tarihli beyan yazısı —- hasar dosyası açıldığını, ancak bu dosya kapsamında ödeme yapılmadığını bildirdiği, 3 kişilere verilen araç hasar zararlarının —– teminatı altında olduğu, davalı … şirketinin sigortalısının kusuru oranında ( % 50) ödenen hasar bedelinden sorumlu olduğu, Karayolları Trafik kanuna göre, —– sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, —– teşebbüsün unvanı ———-altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar maddesi uyarınca davalı————– sürücüsünün kusuru oranında (% 50), davacının talep edebileceği zarar miktarından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davalının————-sayılı takip dosyasına yapmış olduğu ———— işlemiş faiz olmak üzere toplam ——- olduğu hususlarını beyan ve rapor etmiştir
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, ———- ————– sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, ————————- kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Aynı kanunun 91. Maddesinde ise “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere ————- yaptırmaları zorunludur.” şeklinde belirtilmiştir.
Sorumluluk sigortaları TTK.nın 1473. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. “(1) Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene,—- öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde belirtilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, —–Sigortası; —– —— işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
——–işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu,—–kabul edilmektedir——–
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanun’un 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, —— bulunduğu —— sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya —– bağlı olduğu —- ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Bir —-türü olan ——————-işletenin sorumluluğunu yine ancak sorumlu olduğu çerçevede karşılamakla yükümlüdür. Bu bakımdan—– işletenin poliçe limiti dahilinde tazminat sorumluluğunu yüklenen —- gerçek zarardan, işletenin ve eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında sorumlu tutulabilecektir—- plakalı aracın —sigortacısı, davalı şirket ise aracın malikidir. ————- kapsamaktadır. Kaza ——– gerçekleşmiştir.
Usul ve yasaya uygun bilirkişi raporunda meydana gelen kazada davalının sigortalısının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu uyarınca kusurlu olduğu, ve meyrana gelen kaza nedeniyle ——- plakalı araç sürücüsünün % 50 oranında kusurlu olduğu bilirkişi tarafından verilen rapor ile tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kaza raporu,—— poliçeleri, bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde davalı …—- maliki ve sigortalının; sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı davalı … şirketinin zarardan ——– hükümleri uyanıca sorumlu bulunduğu , davacı tarafın dava dışı sigortalısının zararını tazmin etmekle —— gereği ödediği zararı rücuen davalılardan isteyebileceği hususu birlikte değerlendirilerek usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu hükme esas alınarak açılan davanın kısmen kabulüne fazlaya yönelik talebin kazaya karışan araç sürücülerinin kusur durumu da dikkate alınarak reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden, mahkemece koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kötüniyet tazminatı, takibe girişmekte kötüniyetli bulunduğu borçlu tarafından açıkça kanıtlanmış olan ya da öyle olduğu ayrıca kanıtlanmasına gerek bulunmaksızın dosya kapsamından açıkça anlaşılabilen alacaklıya yönelik bir yaptırım niteliğindedir. Anılan yasa hükmüne göre, alacaklının anılan tazminata mahkum edilebilmesi, açıkça, takibin kötüniyetle yapılmış olması koşuluna bağlanmıştır. Hemen belirtmek gerekir ki, alacaklının icra takibini kötüniyetli olarak yaptığı hususu, borçlu tarafından kanıtlanmalıdır—- uygulamasına göre, alacağının bulunmadığını bildiği veya bilmesi gereken bir durumda olduğu halde, icra takibine girişen alacaklı, kötüniyetli kabul edilir. Açıklanan bu yasal durum ve ilke çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde davalı, davacının icra takibinde kötüniyetli olduğunu yasal delillerle kanıtlayamamış olup, dosya içeriğinde de kötüniyetin varlığını açıkça ortaya koyacak bir yöne rastlanmamıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın KISMEN KABULÜİLE,
2-Davalının————–. sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile takibin 2.641,73 TL asıl alacak, 180,30 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam—– üzerinden devamına fazlaya yönelik talebin reddine
3-Koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine,
4-Karar harcı ———– davacı tarafça peşin olarak yatırılan 92,12 TL harcın mahsubu ile bakiye 100,65‬ TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 92,12 TL peşin harç olmak üzere toplam 151,42‬ TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.076,50 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 563,21 TL sinin davalı taraflardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davanın kabul edilen kısmı için davacı yararına karar tarihinde geçerli ———– esaslara göre belirlenen 2.822,03 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Davanın reddedilen kısmı için davalılar yararına karar tarihinde geçerli —- esaslara göre belirlenen 2.571,87 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
10-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile ——– arabuluculuk ücretinin haklılık oranına göre 690,61 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen 629,39 TL’nin ise davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
11-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı, davalı ..——- Davalı —-vekillerinin yüzüne kararın tebliğinden itibaren miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.